kurban derisi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
kurban derisi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

24 Aralık 2009 Perşembe

ÖNCE KURBANIN DERİSİNİ ŞİMDİ ARTIK HEPİSİNİ



Kurban Bayramını oldum olası pek sevemedim. Rahetli annemin sık sık yinelediği bir sözü vardı bu bayramla ilgili: "Hatalı Bayram!"

Bir günde binlerce hayvanın kesilmesi, dağıtılması, saklanması, korunması kolay iş mi?

En zoru da üleştirilmesi! Kime, ne kadar pay düşecek?

Hocaya sormuşlar bunu, söylemiş:

"Başı hocanın,
Döşü hocanın,
Yedi payın beşi hocanın,
Geriye kalanı gelin paylaşalım..."

Şaka bir yana, eskiden deri savaşlarına tanık oluyorduk. Kapanın elinde kalıyordu kurban derileri. Yoksul vatandaşın kestiği kurbanların derisinden kimler kimler köşeyi döndü araştırıldı mı?

Yoksul kişiler kesiyor dedim, çünkü yıllardır kayınvalidem- kayınpederim hiç aksatmadan kesiyorlar kurbanlarını. Daha doğrusu birininkini kesiyorlar, diğerininkinin parasını da Mehmetçik Vakfına bağışlıyorlardı. Gelen teşekkür yazısıyla da mutlu oluyorlardı. Hatta bu yıl kayınvalidem rahmetli olan kayın peder için de "kestirecem" diye tutturdu da zorla vazgeçirdik.Aldıkları bir emekli parasıyla yapıyorlar bunu!

Şimdi görüyoruz ki kurbanın sadece derisini değil, hepsini birden götürüyorlarmış. Aferin onlara! Boşuna dinci olunmuyor değil mi?

Ahh şu işi geriye doğru bir araştırsalar, neler neler çıkar; ama yapmazlar, yapamazlar. Yapmak isteyene de bırakmazlar!

Kurban olam sen söyle, bu işte bizim hiç suçumuz yok mu?






Ek: Kesim işini Mayet denen kesicilere vermişler. Daha önceden de yolsuzluk yapmış olduğu yazılan bu şirket, yargıdan kaçırılmış malum kişilerce ... Kurban vurgununu denetlemeye gelenlere ikram ettikleri kolanın içine koydukları müsül ilacıyla denetçileri tuvalete mahkum etmiş bu uyanıklar. İddialar böyle, yargı sonucunda gerçekleri öğreneceğiz. Dur bakalım ne çıkacak? Nereye giderse gitse de görsek...

16 Eylül 2008 Salı

TATİL SONRASI DEPRESYON EMEKLİLİK SONRASI DEPRESYON


Biliyor musunuz özel yaşantımda benim hiç canım sıkılmadı.

Canım sıkılmadı, çünkü hiç boş kalmadım. Sürekli aklımda yapmam gereken bir şeyler vardı... Birini yaparken diğerini ne zaman yapabileceğimi düşünüyordum. Boş kalmadığım için de depresyona yakalanmadım.

Şimdi tatil sonrası , üstelik de emekli olmuşum yeni... Dur bakalım belki depresyona girebilirim. Bir haftayı geçti geleli. Henüz boş kalmadık. Dışarı çıkmak istemiyor canım. Acaba bu depresyon belirtisi mi ?

En kısa zamanda kuaföre gitmem gerekiyor. Denizin saçlarıma yaptığı olumsuz etkilerden kurtulmam zorunlu... Bu ruhuma da iyi gelecek.

Sonra sosyal etkinliklerime başlamalıyım. Üyesi olduğum Atatürkçü Düşünce Derneğine uğramalıyım öncelikle. Bu sıra öğrencilerin bursa ihtiyaçları vardır. Geçen yıllarda dört beş arkadaş birleşerek bir öğrenciye burs veriyorduk. Çocuğun kim olduğunu, nerede olduğunu bilmiyoruz. Yoksul ve okumak istiyor, bu yeterli değil mi yardım için...

Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği de aynı çabalar içindedir. Ne yazık ki bu tür derneklere üye olanların aklı bol ,parası kıt ... Ben diyorum ki Deniz Feneri gibi derneklere para kaptırıp birilerini zenginleştirenler bir kez olsun yardımlarını , gerçek ihtiyaç sahiplerine ulaştıran derneklere verseler n'olur ?

İnanın daha çok sevap kazanacaklardır. Yardımlar yoksulluk nedeniyle okuyamayan çocuklara gidecektir. Kendileri de gönül huzuru duyacak, depresyonla tanışmayacaklardır.

Ülkemiz yoksul... Yardım kaynakları zengin. Çoğu açıkgözün iştahını kabartıyor. Şimdi ramazan fitreleri; Kurban Bayramında kurban derileri peşine düşenlere bakın ! Almanya'da "Gurbetçi" dediğimiz yurttaşlarımızdan toplananlar... Ve seksen bin camiden her gün toplanan kayıtsız kuyutsuz paralar... Ev ev ,kapı kapı dolaşan cami yaptırma dernekleri adına para toplayanlar...

İnsanlar yoğun çalışma ortamında zamansız... Ayağına gelen bu çıkar düşkünlerine yardımlarını vermenin kolaylığına da aldanabiliyorlar...

Bunun bir düzene bağlanması gerekmiyor mu ? Neden devletin kurumları buna el atmaz ki? Teknoloji olanaklarından yararlanmak işleri en azından kayıt altına almaz mı ?

Bankada bir hesap açılsa, tüm yardımlar orada toplansa, gerekli kurumlara dağıtılsa...

Bu yaptığım öneriye ben bile gülüyorum şimdi.

Bankalara güveniyor muyuz ? Hayır.

"Key" kayıtlarının yakılması sonucu yaşadığımız kargaşa, alamadığımız ' key paraları ' son örnek. Öncekiler,batan bankalar, hortumlanan hesaplar, yakınlara dağıtılan krediler...

Resmi Kayıtlara güveniyor muyuz ? Hayır.

Batan Bankalarda da duymuştuk, şimdi Deniz Feneri Davasında da gündeme geldi. İki , hatta üç ayrı hesap tutuluyor !

Birincisi: Resmi incelemelere yönelik tutulan kayıtlar...
İkincisi : Gayrı-resmi incelemeye yönelik tutulan kayıtlar(Resmi incelemelerden kaçırmak amaçlı. Şirketler,TV'ler, partiler kurulması için kullanılmaya ayrılan paralar.)
Üçüncüsü : Resmi ve Gayrı-resmi incelemelerden kaçırılan paralar. Bunların kayıtları yok. Yalnız görevli kişiler, bankadan paraları çekmişler; çok azını resmi kayıtlara yatırmışlar, çoğunu gayrı-resmi kayıtlara geçirmişler, birazını da kendilerine ayırmışlar...

Görüyorsunuz, rant büyük ! İnsanları din duygularını sömürerek kandıranlar, birbirlerini de kandırmış. "Bal tutan parmağını yalamış!"

Kişisel olarak sorunsuz olmanız yetmiyor galiba depresyonla tanışmamıza... Yaşadıklarımıza bakmak yeter de artar bile... Şöyle alt alta sadece adlarını yazıp bırakacağım son zamanlardaki olayları. Siz de depresyona girin istiyorum. Biraz da doktorlar kazansın, bilim kazansın !..

Terör
Şehitlerimiz
PKK
Sınır Ötesi Operasyonlar
GAP
BOP
AB
ABD
Şemdinli Davası(sonuçlandı)
Ergenekon Davası
Deniz Feneri Davası
AKP Kapatma Davası (sonuçlandı)
Laik Demokratik Hukuk Devletini yöneten Hükümetin " Laiklik karşıtı eylemlerin odağı olmasının Anayasa Mahkemesince kabul edilmesi.(sonuçlandı)
DTP Kapatılma Davası
Şaban Dişli yolsuzluğu
Kaçak Kuran Kurslarında Ölen Çocuklarımız
Medyaya sızdırılan bilgiler
Aydın Doğan RTE kavgası
Karapazartesi (Ekonomik Kriz)

Vatandaşa:
Ramazan çadırında oruç açma
Ölmemesi için yiyecek paketi (iş değil, istediği yerden yiyeceğini alması için para değil,kendi adamlarından aldığı ,kendi seçtiği yiyecekler ! Seçme hakkı bile tanınmıyor!)
Donmaması için kömür yardımı...
Elektriğe, doğalgaza, her şeye her şeye zam...

Ben yoruldum. Aynı zamanda depresyona girdim... Doktorumu arayacağım...



KİMSE YOK MU

"bu geceyi bağırtan ben değilim bu geceyi bu bir yürek gibi buğulu bu uğultulu yangın gecesini rezil rezil bağırtan ben değilim gem...