
"Batan gün kana benziyor, yaralı cana benziyor esmerim vay vay
Ah ediyor bir gül için, şu bülbül bana benziyor vay benim garip gönlüm
Gece kapladı her yeri, keder sardı dereleri esmerim vay vay
Düşman değil sevda açtı, sinemdeki yareleri vay benim garip gönlüm"
Ah ediyor bir gül için, şu bülbül bana benziyor vay benim garip gönlüm
Gece kapladı her yeri, keder sardı dereleri esmerim vay vay
Düşman değil sevda açtı, sinemdeki yareleri vay benim garip gönlüm"
Miraç'ı televizyonlarda gördüm önce, siz de görmüşsünüzdür. Fotoğrafına bir kez daha bakın lütfen, ben sürekli bakıyorum. "Sevda değil, polis açtı yüzündeki yaraları vay benim canım gencim."
Diğer fotoğraflardaki çocuklar da gitmiyor gözümün önünden.
Bir kızımız hamileymiş, polis dayağıyla çocuğunu düşürmüş.Bundan ötesi var mı? Ece Temelkuran'ı dinledim CNN Türk'te, Ayşegül Yazıcı'nın sunduğu, "Medya Mahallesi"nde. Bu genç kızla yaptığı görüşmeyi anlatıyordu Temelkuran. Yüreğim dayanmadı, utandım insanlık adına. Devletimiz kürtaj parasını ,galiba, ödeyecekmiş... Sevinsek mi?!
Miraç Zonguldaklı bir madencinin çocuğuymuş. Bunu da Yılmaz Özdil'in Hürriyette'ki köşesinden öğrendim. Babası kanserden ölmüş, üç kardeşlermiş, babalarından kalan emekli maaşıyla okuyorlarmış.
Miraç ve arkadaşları, rektörlerle toplantı yapan başbakana üniversitedeki sorunlarını yazdıkları dosyaları ulaştırmak istemişler, polis binaya yaklaşmalarını engellemiş! Engellerken de Miraç'ın yüzü bu hale gelmiş...
Madencilerimizin ölümleri kaderdi, bunu başbakanımızdan öğrenmiştik, hatta iki tanesinin ceseti hala yer altından çıkarılıp ailelerine verilemedi. Bundan vazgeçtik, ama hiç olmazsa madencilerin çocuklarına dayak atmak yerine , derdin nedir söyle, diyebilsek...
Başbakan grup toplantısında: "Demokrasi katkı rejimidir." dedi.
Haklı, ama onun katkıdan anladığı farklı. Katkıyı övgü olarak anlıyor. Çevresinde her yaptığını alkışlayanlar, yanlışa yönlendiriyor bilerek ya da bilmeyerek. Asıl katkıyı; yanlışı, eksiği, olması gerekeni -kişisel çıkarlarım elden gider endişeşi taşımadan- dürüstçe söyleyenler yapıyor. Onların sayısı da o kadar az ki...
Hadi boşverin bunları, hep birlikte şarkı söyleyelim mi?
"Batan gün kana benziyor, yaralı cana benziyor esmerim vay vay
Ah ediyor bir gül için, şu bülbül bana benziyor vay benim garip gönlüm
Gece kapladı her yeri, keder sardı dereleri esmerim vay vay
Düşman değil sevda açtı, sinemdeki yareleri vay benim garip gönlüm"