ÇUKURDA
Anton Çehov
1900
Rusça aslından çeviren: Mustafa Kemal Yılmaz
Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
1.Basım - Şubat 2022
51 sayfa
Zenginlik ve fakirlik uçurumunu anlatıyor hikaye.
Hikayedeki zengin aile, zengin ama bir sorun nasıl zengin olmuşlar? Hile hurda ile. Sahte para basarak, sattıkları ürünün kalitesinden kısarak, tartıda hile yaparak…
Bu zenginliğin kurucusu baba Grigori Petrov Tsıbukin. Kendisi “meşanin”
Meşanin: Geçimini dükkancılıkla sağlayan, statü bakımından işçiler ve zanaatkarların üstünde, tüccarların altındaki kişiler.
İki oğlu var adamın:
Büyük oğlu Anisim. Polis teşkilatı soruşturma biriminde görevli. Hafiye.
Küçük oğlu Stepan. Ticaretle uğraşıyor. Sağır. Karısı Aksinya, güzel, becerikli, işleri genelde Aksinya yürütüyor.
*
Anisim’i evlendirmek istiyorlar. Güzel ve fakir Lipa’yı buluyorlar. Evlendiriyorlar ikisini. Lipa azıcık saf bir kız. Fakirliği o kadar içselleştirmiş ki artık zenginliğin içinde yaşamasına rağmen yine de evin temizliği ile, yemekle uğraşıyor, hizmetçilerle yiyip içiyor…
*
Dükkanda hileli mallar sattıkları için Varvara üzülüyor. Anasim’e söylüyor böyle yapmasak olmaz mı diye. O da babası da “Herkes nasibini yaşar.” deyip geçiştiriyor. Sonra da nasibini yaşıyor ve Anisim sahte para basmaktan hapse giriyor.
Lipa, kocasının hapse atılmasından üzgün gözükmüyor. Çünkü kızcağızın genel olarak bir duygusu gözükmüyor.
Oğlu dünyaya geliyor Lipa’nın. Onu da fakirce hislerle oğlum büyüyecek, mujik olacak, beraber gündeliğe gideceğiz diyerek seviyor.
Lipa azıcık alık bir kız. Kendi halinde. Bir işe karışmıyor, çünkü öyle bir aklı ve kabiliyeti yok. Eltisi Aksinya ise hamarat, ailesi için çalışıyor, ticarete yardım ediyor.
Anasim kürek
cezasına çarptırılınca ihtiyar dede ve karısı, torunları olan Anasim’in çocuğunu korumak adına ona arsa vasiyet ediyor. Bunu duyan Aksinya küplere biniyor.
Çalışan ben ama toprak verilen kürek mahkumunun oğlu, ben bu evde köleyim o
hanımefendi… diye karşı çıkıyor. O hınçla Lipa’nın oğluna sıcak su döküyor.
Ölüyor çocuk. Lipa’yı suçluyorlar dikkat etmedin çocuğa diye.
Lipa annesinin yanına fakir hayatına geri dönüyor.
Aksinya işleri kontrolü altına alıyor. İhtiyar adam unutulup gidiyor, kendisine yemek bile verilmediği günler oluyor.
Kitabın sonunda ihtiyar, Lipa ve annesini görüp onların verdiği bir parça ekmeği yiyor.
*
“Şimdi diyorlar ki dünyanın sonu geldi, çünkü ahali gevşedi, ana babaları sayan kalmadı vesaire.” Sf.20 diye yakınma var kitapta.
Hep aynı şey.
Roman okumanın bir faydası denebilir buna. Yüzyıllardır insanların aynı dertlerden muzdarip olduğunu, aynı yakınmaları tekrarlayıp durduğumuzu gösteriyor.
*
Kitap arkasından:
“Çukurda,
karamsar bakış açısı ve dolaysız mesajıyla zamanında hararetli tartışmalara
konu olsa da, aralarında Lev Tolstoy ve Maksim Gorki’nin de bulunduğu birçok
edebiyatçının hayranlığını kazanmış, Rus edebiyatının bir mücevheri olarak
kabul görmüştü.”
*