LİMONLU PASTANIN SIRADIŞI
HÜZNÜ
(The Particular Sadness
of Lemon Cake)
Aimee Bender
2014
İngilizce aslından
çeviren: Suat Ertüzün
Can Yayınları
243 sayfa
Son zamanlarda hüzünçlü
roman okuyamıyorum. Tadım kaçıyor.
Bu kitabı “eğlenceli”
diye tarif ettiler, o yüzden alıp okudum. Ama yine tadımı kaçıracak şeyler
buldum. Şimdi onları göstereceğim.
(Çok marifetmiş gibi.)
Çok Az Spoiler
Minnak bir spoiler
vereceğim burada.
Kitabın ana karakteri
Rose adında bir kız çocuğu. Annesi, babası ve ağabeyi ile normal normal yaşayan
bir aile.
Baba avukat. Anne
marangoz.
Rose, annesinin babasını bir başka adamla aldattığını öğreniyor. Annesi ve babası arasında tutkulu bir
aşk yok. Biraz alışkanlık, biraz boş vermişlik gibi bir hava var karı koca
arasında.
Ancak annesi zaman zaman
hayat dolu olabiliyor. Rose’un da hisleri kuvvetli. Anlıyor annesini mutlu eden
şeyin bir başka erkek olduğunu.
Önce bunu söylemiyor
kimseye. Ama sonra annesine söylüyor bildiğini. Annesi endişeleniyor ama Rose
onu yatıştırıyor kimseye söylemeyeceğine dair. Madem böyle mutlu annesi, onun
mutluluğunu bozmuyor.
Kayıplara Karışan Ağabey
Rose’un ağabeyi çok
okuyan ve yalnızlıktan hoşlanan bir çocuk. Üniversite zamanında sık sık
kayıplara karışıyor. Kimseye haber vermeden ortadan kayboluyor, herkes fellik
fellik onu ararken bir yerlerden çıkıveriyor.
Zor olsa da anne babası
zamanla onun yokluğuna alışıyorlar.
Derin Gurmelik
Yukarıda anlattıklarım
tatsızdı. Tatlı kısım şu; Rose tattığı yemeklerin içinde neler olduğunu
bilebiliyor. Ama normal bilmenin ötesinde, yemeği yapan kişinin ruh halini,
yemeği hangi duygularla yaptığını da söyleyebilecek kadar biliyor.
Örneğin, aşçı bu yemeği
yaparken acele etmiş.
Bu pastayı yapanın canı
sıkkınmış, aklında başka bir şeyler varmış o sırada.
...gibi.
Nitekim sonunda da bu
yönde bir işe girişiyor.
Önceleri bulaşıkçılık
yapıyor. Yaşıtları üniversiteye giderken o gitmiyor. Gitmek istemiyor.
Bulaşıkçılık, garsonluk gibi işler yapıyor. Bir gün bu eşsiz gurmeliğini
gösterebildiği bir ortam bulup bu yönde ilerliyor.
Kek
Bu kitabın bende yarattığı
enteresan bir şeyden bahsetmek istiyorum: Kek yeme isteği. Bu kitap bende kek yeme
isteği uyandırdı. Çılgınlar gibi kek yedim bu kitabı okurken. Halbuki kitapta hiç öyle bir kek özendiriciliği
yok. Niye böyle oldum anlamadım.
O zaman afiyet olsun.