Zaman zaman facebook sayfamda bugün kendin için ne yaptın derseniz; yattım ve sadece tavana baktım diye yazarım...kimi arkadaşımın çok hoşuna gider bu... Dün rastladığım bir yazıda Charles Bukowski'nin de benimle aynı fikirde olcuğunu hem de benim kelimelerimle anlattığını förünce ne yalan söyleyeyim çok sevindim...
işte benimle aynı fikirde olduğunu anlatan yazısı yani neredeyse fikrimi çalıp edebiyat yapmış diyeceğim...
İşte onun sözleri:
"Tembellik etmeyi bilmek lazım.
İşin özü tempodur. Yaptığından tamamen uzaklaşıp doğru zamanda mola almazsan her şeyi kaybedersin.
İster aktör ol, ister ev kadını, fark etmez?
Doruk noktalarının arasında hiçbir şey yapmadığın boşluklar olmalı. Yatağa uzanıp tavanı seyret. Bu çok, çok önemlidir?
Hiçbir şey yapmamak, çok çok önemli. Ve bu çağdaş toplumda kaç kişi yapıyor bunu? Çok az. Bu yüzden herkes kaçık, saldırgan, öfke ve nefret dolu"
Evet tembellik etmeyi de bilmeli, beyni boşaltmak, şarj olmak açısından bu çok ama çok önemli...
Bıgün kalktım kendim için kahvaltıya yumurta salatası yaptım...yerken de şu sabah saatlerinde yayınlanan magazin programlarından birini izledim... Sonra yeni bir kitaba başladım...Mozart'a zamanda yolculuk yaptıran trajikomik bir kitap... Ölüm döşeğindeki Mozart birden bambaşka bir dönemde uyanır. Hiç bir kimliği olmayan Mozart'ın tek yol göstericisi ,pusulası müziktir...2010 yılında Friedrich- Hölderlin Teşvik Ödülüne layık görülmüş...
Sonraa öğle oldu, karnım acıktı :) Ver Fırına da yarışmacılar bugün makarna yapacaklardı... Ben de kendime kıymalı, salçalı şahane bir makarna yaptım ve geçtim karşılarına onlar makarna yaptı ben yedim :)
Bugünlerde size tavsiyem bu tembellik yapın arkadaşlar... Annemin de dediği gibi çok koşmanın bir tek çok yorulmaya faydası var. :)