Tabi sıcağı sıcağına yazmayınca o an ki hisler buraya geçirilemiyor. Ama diyeceğim şu ki; Bizim yaşlarda olup da sanat tarihini sevenler için yurt dışına çıkmadıktan sonra bu resimleri görmek bir hayaldi.O açıdan bakınca sergiler gezerken; ben bambaşka bir ruh haline giriyorum. Kulağımda sanat tarihi hocamız Tuncay Hanım'ın sesi çın çın ötüyor sanki.
Biz o gün annemin deyimiyle 32 çarşambayı bir araya getirip tüm sergileri aynı gün gezdik. Çünkü Zuz'un artık Ayvalık'a dönme günleri yaklaştı.
İlk önce Dali sergisinden söz etmek isterim. Sergi konsepti, Gala ile yemek ve de İlahi Komedya.
Dali hep aşcı olmak istemiş. O yüzden eserlerinin bir kısmında anlatmak istediklerini, yiyecekler üzerinden vermiş.Sürrealizmin doruklarında gezdiriyor insanı...
Beatrice
Aşağıda gördüğünüz resimden söz etmek istiyorum. Kadınlar, Dali'nin hayatında hep çok önemli olmuş.Önce annesi sonra karısı, sevgilisi, menejeri Gala...Hep koltuk değneği olmuşlar neredeyse Dali için. Buradaki koltuk değneğinin simgelediği bu...Kelebek ise karısı Gala...Yani Dali resimlerinde bir kelebek gördünüz mü? anlayın ki O' GALA:)