Aborjinler etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Aborjinler etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

23 Temmuz 2013 Salı

Sabredeni Söyle Kim Aldı?

90. Gün (Sabredeni Söyle Kim Aldı?)

Tüketilen ilişkiler, duygular ve bir türlü doymak bilmeyen insanoğlunun aç gözlülüğü galiba modern çağın en büyük sorunu diye düşünüyorum. Bitmek bilmeyen isteklerimiz ve bu istekleri elde etme çabamız sırasında, galiba en önemli olan şeyi kaçırıyoruz. Yaşamın güzelliklerini anlamayı ve sindirmeyi… Onu anlamlandırmayı beceremediğimiz gibi bir de kaybettiklerimizin neler olduğunun farkına varamıyoruz…

Sanıyoruz ki akıp giden hayatta unuttuklarımızın yerine daha güzelleri gelecek ama bilmiyoruz ki gidenin ne olduğunu anlamayan bizler gelenin nasıl daha güzel olduğunu anlayacağız? Farkında olmadan yaşanan her duygu her an bir kayıptır. İçine sindirmeden bir kenara koyduğun, her sana ait olabilecekken olmayan an, yüreğinde yarattığın mezarlığın biraz daha büyümesine neden olmaktadır.

Bir sürü “Elveda” diyoruz ve öyle bir “Elveda” diyoruz ki yeniden “Merhaba” diyemez hale geliyoruz. Kayıplardayız. Kaybettiklerimiz boynumuzdaki urganın daha da kalınlaşmasını sağlıyor. Bugün bir şarkı dinlediğim ve bir yazı okuduğum için bunları yazmak istedim. Eski bir şarkının yeniden seslendirilmiş haliydi ve gerçekten çok beğendiğimi söyleyebilirim.

Diyor ki şarkıda:
Kaç devir geldi? Kaç nesil geçti?
Yürek öyle sevdalı yollar kavuşmaz.
Hasretin ne tadı kaldı.
Sabır öylece kaldı da
Sabredeni söyle kim aldı?

Sabretmeyi bilmeyenler sabredenleri anlayamadığı için galiba yollarımız kesişemedi…

Okuduğum yazı ise;
Avustralya yerlileri olan Aborjinler sevdikleri insanlara, vedalaşma sırasında söyledikleri;
HER ŞEY YETERLİ OLSUN” u şöyle açıklıyorlar:
Her şey yeterli olsun dediğimizde; karşımızdaki kişinin, onu ayakta tutmaya yetecek kadar güzelliklerle dolu bir yaşam sürmesini dileriz.
Aydınlık bir bakış açısına sahip olmana yetecek kadar güneş diliyorum.
Güneşi daha çok sevmene yetecek kadar yağmur diliyorum.
Ruhunu canlı tutmaya yetecek kadar mutluluk diliyorum.
Yaşamdaki en küçük zevklerin daha büyükmüş gibi algılanmasına yetecek kadar acı diliyorum.
İsteklerini tatmin etmeye yetecek kadar kazanç diliyorum.
Sahip olduğun her şeyi takdir etmene yetecek kadar kayıp diliyorum.
Son ‘Elveda’ yı atlatmana yetecek kadar ‘Merhaba’ diliyorum.”


Hayran kaldığımı bir kez daha yineleyebilirim…
Kendini modern olarak niteleyen ama aslında hiçbir şey anlamayan günümüzün insan yığınları, doğanın döngüsünü anlayan bu insanların sözlerine daha çok kulak vermelidir.

Bir de bu şarkının yeni halini dinleyin… Yazdıklarımın daha da anlamlandığını hissedeceksiniz…


Renk Kodu: C: 22 M: 0 Y: 87 K: 0