30 Nisan 2014 Çarşamba

Tanrıça Serisi | Aimee Carter


Kitap: Tanrıça, Tanrıçanın Savaşı, Tanrıça'nın Mirası
Yazar: Aimee Carter
Orijinal Adı: Goddess Test Series
Yayıncı: Ephesus Yayınları 
Tür: Genç Yetişkin, Fantastik
Puanım: 4 

"Kate'in hayatı, en başından beri yalnızca kendisi ve annesinden ibaret olmuştur ancak şimdi annesi ölmek üzeredir. 
Peki ya son isteği? 
Çocukluğunu geçirdiği eve geri dönmek. Bu nedenle Kate bir yandan annesinin sonbaharı çıkaramayacağından endişelenirken, diğer yandan da hiçbir arkadaşı ya da akrabası olmayan bir yerde yeni bir okula başlayacaktır. 

 Sonra Henry ile tanışır. Karanlık, ıstırap dolu ve büyüleyici biri olan Henry, Ölüler Diyarı tanrısı Hades olduğu iddiasındadır. Üstelik, bir anlaşma yapmanın karşılığında, tabi tutulacağı testi geçene kadar Katein annesini hayatta tutacaktır. Kate, Henrynin çıldırmış olduğundan emindir. Ta ki ölü bir kızı hayata döndürdüğüne tanık olana kadar. Artık annesinin hayatını kurtarmak gözüne delicesine mümkün görünmektedir. 
 Testleri geçmeyi başardığı takdirde Henrynin gelecekteki eşi ve bir tanrıça olacaktır. 
Fakat başarısız olursa…"

Bu kitap serisini ardı ardına okumayı istiyordum. Serisi çıkmış kitapların en güzel yanı bu oluyor. Eğer üç kitapsa bölmeden okuyorsunuz. 

Tanrıça serisi güzel bir seri. Okuyucuyu büyülü bir dünyaya çekiyor. Kate'in Eden'de geçirdiği o kış hayatı bir daha asla geri dönmemecesine değişiyor. 

Bir yandan annesini kurtarmak için çaresiz kalıyor, diğer tarafından gizemli yabancı Henry'nin çekiciliğine kapılıyor. 

İlk kitap Tanrıça hızla ilerliyor ve elinizden düşürmeden  okuyorsunuz. İlk kitap çok hoştu. Sonunda o kadar sürprizler bekliyor ki, ters köşe yatırıyor. Zaten üçlemede hep böyleydi. Hiç şöyle olur dediğim şeyler çıkmadığı gibi şaşırttı beni. 

İkinci kitap Tanrıça'nın Savaşı ise başları acayip sıkıcı ilerliyordu. O yüzden bir ay boyunca kitabı okuyamadım. Hatta başka kitap bile okumak içimden gelmedi. Henry'nin o tavırları beni baydı resmen. 
Kate'e hak vermemek imkansız, adam tamamen ilk kitabın sonundan farklı soğuk nevale ilerliyor. Hatta sonraki tavırları bile bana bu konuda inandırıcı gelmedi. 
Kate ise inatla kendini sevdirmeye çalıştı garibim. Sıkıcı bir geçiş kitabı olmuş, sonlarına doğru baya açıldı kitap ama başları öldürdü beni. 

Son kitap Tanrıça'nın Mirası ise daha çok savaşarak, bazı gerçeklerle yüzleşerek geçti. Hatta Tanrıça'nın Savaşı asıl bu kitap. Başından sonuna kadar aksiyon ile ilerledi ve nasıl okudum bilemedim. 

Karakterlere gelirsek baş karakter Kate bazı abuk subuk tavırlarının dışında iyiydi. O tavırları da yaşına vermek lazım. İkinci kitapta ne yaptığı belli olmayan sevgilisine feveran eden kızı gördük. Haklıydı da. Hatta ben olsam muhtemelen çekip gitmiştim ee yeter seninle mi uğraşacağım diye. Son kitapta ise artık daha büyümüş, yaptığı hataların sonuçlarını yaşamış genç bir kadın görüyoruz. Daha ayakları sağlam basıyor. 

Henry'e -Hades- ise hem bayıldım, bir yandan gıcık oldum. Ne yaptığı belli olmayan tavırlar, herkesin onun mutluluğu için kendini parçalaması bayık bir hal aldı. 

Seri bütün olarak gayet güzel, epik bir havası var. İkinci kitabın başlarının dışında çok eksik bir yanı yok. Çok spoilera girmesin diye fazla kişilerden, olaylardan bahsetmek istemiyorum. 


Son olarak kitapları yorumlamam için gönderen Ephesus Yayınları'na da çok teşekkür ederim. 

Bir haftasonunda elimde kitaplarım evimde kıvrılıp okuyayım diyorsanız, hele mitolojik hikayelere bayılıyorsanız bu üç kitabı edinin. 

"Bana inanmayı deneyebilir misin?" dedi. "Şimdilik. Bu şimdiye kadar öğrendiğin her şeyi bir kenara itmek anlamına gelse bile, ne kadar imkansız görünürse görünsün sana söylediklerimi kabul etme lütfunda bulunur musun?"
-Henry sf. 106-



İyi Okumalar...

-Sycorox-

29 Nisan 2014 Salı

Yeni Kazananlar | Helene Wecker - Golem ve Cin


Helene Wecker'ın Golem ve Cin kitabının çekilişi sonlanmıştı biliyorsunuz. Ama daha önce kazananlar bize bilgilerini ulaştırmadıkları için yedeklerle devam ediyoruz. 

Sevgili Elif C. ve Onuray A. lütfen 48 saat içinde amaltheian@gmail.com adresine bilgilerinizi, adres ve telefon numaralarınızı ulaştırın. 
Biz de kitapları artık sahiplerine gönderelim, heyecanla okumanızı bekliyorlar hihi. 



27 Nisan 2014 Pazar

Nilüfer - Beyaz Adam Öncesinde Bir Kızılderili Kızının Öyküsü (Ella Cara Deloria)


Kitabın yazarı Ella Cara Deloria, kendisi de bir Dakota yerlisi olarak Dakota yerlilerinin yaşamını kendi anılarına da dayanarak inceleyen bir antropologmuş. Daha sonra pek çok ayrı inceleme için bölük pörçük tutulan anılar, kendi hayatına dayanan kesitlerle Dakota yerlilerinin günlük yaşamları, dini inanışları, adetleri ve aile bağlarını anlatan öyküler, bir roman halinde bir araya getirilmeye karar verilmiş. Nilüfer, bu anıların bir araya getirilmesinden oluşan bir yarı otobiyografik roman özelliği taşıyor.

Dakota yerlilerinin gündelik yaşamını içeriden bir kız çocuğunun gözünden anlatan kitap, ilk önce Nilüfer'in annesi Mavi Kuş'un, başarısız bir evlilik sonrası Nilüfer'e hamileyken kendi kabilesine geri dönmesini ele alıyor. Buradan itibaren Dakota yerlilerinin akrabalık ilişkilerine, evliliklerine, çocuk yetiştirmelerine tanık oluyoruz. Nilüfer büyüdükçe bir Dakota yerlisinin günü nasıl geçirdiğini, çocukların oynadıkları oyunları, misafirlik alışkanlıklarını, annenin ve babanın görevlerini nasıl paylaştıklarını öğrenmeye başlıyoruz. Nilüfer'in genç kızlığında Dakota yerlilerinin flört alışkanlıklarını öğrenirken tam da bu döneme denk gelen Güneş Dansı Festivali aracılığıyla dini inanışlarını inceleme imkanımız da oluyor. (Tam da burada Sundance Film Festivali'nin de Amerika'da başlayan bir bağımsız film festivali olduğunu araştırıp öğrendikten sonra Amerikanların bu festivalin adını nereden bulduğunu fark ettim.) Kızılderililerin şaman öğretilerine ve Güneş tanrısına bağlı olduklarını, adak adama ve ibadet etme şekillerini, yaşlıların ölümlerinin arkasından onların ruhlarını yad etmek için ne gibi ritüelleri olduğunu ayrıntılı bir şekilde anlatan roman, Nilüfer'in başına gelen zorlukları da anlatıyor. Teknolojiden ve tıptan tamamen uzak bir toplumun nasıl haberleşebildiğini, salgın hastalıklarla nasıl başetmek zorunda kaldığını da öğreniyoruz. Henüz beyazlarla hiçbir şekilde iletişime geçmemiş olan yerliler, beyazlarla konuşmuş olan ve beyazların kasabalarını görmüş olan tanıdıklarının anlattıklarına inanamamaktadır, bir insanın bir dükkana girip de sınırsız renk ve desen seçeneği olan kumaşların arasından istediği herhangi birini alabileceği fikri bile onlara fazlasıyla uzak ve yabancı olan Dakota yerlileri, başlarına gelen her şeyi kendi kendilerine atlatır, giydikleri, yedikleri ve kullandıkları her şeyi kendi imkanlarıyla üretirler, hayatlarının tek amacı akrabalarına ve arkadaşlarına yararlı olabilmektir. Bu kadar kısıtlı imkanlarla ancak yardımlaşma lüksüne sahip olduklarını bildiklerinden toplumsal bağları hem kendi kabilelerinde, hem de komşu kabilelerde çok sıkı olan Dakota yerlilerinin yaşamı, bu romanda gerçekten çok ayrıntılı ve çok güzel işlenmiş. Kitabı, Pinuccia'nın Okuma Şenliği kapsamında "adında bir çiçek adı olan bir kitap okuma" kategorisi için tamamen rastgele okuyup da hayran kaldım. Özellikle Kızılderililerle, şamanizm ve diğer eski dinlerle, eski toplumlarla ilgilenenlere şiddetle öneririm.

Kanlı Seçim | Yasmine Galenorn


Ruhani yaratıklar duyun beni... 
Gecenin kalbi, karanlık derini... 
                  Ölüler diyarından gelen sizler dinleyin beni...


Kitap: Kanlı Seçim
Yazar: Yasmine Galenorn
Orijinal Adı: Blood Wyne
Yayıncı: Martı Yayınları
Sayfa Sayısı: 396
Tür: Urban Fantasy, Fantastik
Puanım: 4

"Biz D'Artigo kardeşleriz, Öteki Dünya Haber Alma Ajansı'nın seksi ve tecrübeli ajanlarıyız...
Yarı insan yarı peri olduğumuz için doğaüstü güçlere sahibiz. Fakat bazen bu güçler başımıza bela olabiliyor..."



Merhaba, en sevdiğim serilerden olan Ay'ın Kızkardeşleri serisinin son kitabı Kanlı Seçim yine vampir kızkardeş Menolly'nin ağzından yazılmış. 

Gitgide karakterlerimizin hayatlarının gelişimine şahit oluyoruz. Yazar halen devam ediyor seriye ve ben bu yazıyı yazarken o muhtemelen Delilah'ın hikayesini yazıyordur. Ne kadar saçmalarsa saçmalasın, bu seriyle resmen "gönül bağı" ile bağlanmış durumdayım her şekilde okurum gibi duruyor. 

Kitapta Menolly bir vampirin islediği cinayetlerle başlıyor. Kentte bir vampir tarafından vahşice öldürülmüş, birbirine benzeyen hayat kadınlarının cesetleri bulunur. ÖDHA'dan Chase Mennolly'e gelir doğal olaraktan. 
Bu arada Menolly'i vampirlerin en kıdemlilerinden Prens Roman arar. Ve ortalık iyice karışır tabii. 

Öncelikle Roman'a bayıldığımı eklemeden edemeyeceğim. Öyle eski vampirleri severim. Hele üstüne ekstra cool olurlarsa tamamdır. Nerissa'yı ise sevemedim gitti ayrılırlarsa direkt ben sevineceğim sanırım. 

Menolly bu kitapta hiç istemediği şeylerde yapmak zorunda kalıyor. Ama durum o kadar kritik oluyor, o denli içinden çıkılmaz halde kaldıklarında, yapılması gerekeni yapıyor doğal olarak. 

Ve yine bol miktarda dövüş, oradan oraya koşturma sahnesi mevcut. Hatta bir ara hızlarına yetişemiyorsunuz. Bu sefer vampir romanı olmanın yanında hayaletlerle de pek haşır neşiriz. 

Camille çok şey yaşıyor ayrıca. Gelecek kitapta neler olacağını az çok tahmin etmeye başladım. 

Delilah ise aşk sarhoşu. Bir önecki kitapta Kemik Öğütücüsü tarafından yaralandığı için çok aktif değil. 

Kitapta yine en sevdiğim şeyler birlikte savaş planları yaparken o mutfakta Iris'in getirdiği çay, kurabiye eşliğinde yapılan fikir teatileri. Evlerinde bir pufta oturmuş onları izliyor gibi oluyorum. O yüzden okurken çayımı eksik etmiyorum tabii. 

Bu kitapta yine çevirmen'in değiştiğini görüyoruz. Yeni çevirmen Ceren Taştan'a merhaba derken, iç kapaktaki yazının maalesef Hasat Avı ile aynı olduğunu söylemek durumundayım umarım yayınevi fark eder durumu. 
Ve ayrıca her kitap sonunda bir diğer kitaptan bir ön okuma eklenirdi ki benim en sevdiğim kısımdı muhtemelen çeviriye başlanmadığı için o kısımı göremedik. 
Umarım yeni kitap Courting Darkness'de aynı şey yapılmaz.  

Yeni çevirmen onu eklemeyip kitabın playlistini eklemiş o kısım yerine. 
Çok mutlu oldum. Başından yapılmalıydı o bölüm. Bu seride en sevdiğim şeydir her kitabın ayrı playlistinin olması. Hatta daha önce yazdığım yazılarda bahsetmiştim bundan. 

Bakalım Camille ile olan yeni kitapta neler yaşanacak, merakla bekliyorum. 

İyi Okumalar

-Sycorox- 



25 Nisan 2014 Cuma

Çekiliş Sonucu | Helene Wecker - Golem ve Cin


Merhaba, Helene Wecker'in Golem ve Cin kitabının iki kazananı belli oldu. 
Kendilerini kutluyor ve 48 saat içinde amaltheian@gmail.com adresine bilgilerini, adres ve telefon numaralarını yollamalari gerektiğini belirtiyoruz. 

 Bir sonra yapacağımız çekilişte görüşürüz ^^ 

24 Nisan 2014 Perşembe

Greg Iles | Intikam Firtinasi ★★★★

650 sayfa olmasina ragmen hic de kendini 650 sayfa gibi hissettirmeyen bir kitapla herkese merhaba! Greg Iles'i daha once bahsettigim bircok yazar gibi Goodreads onerileri sayesinde kesfettim. Okudugum yorumlara ek olarak bir de Stephen King'in yazar hakkinda inanilmaz guzel yorumlar yaptigini gorunce daha da bir hevesle siparisini verdim. Paketi actigim zaman karsima cikan tugla kivamindaki kitabi gorunce de korkmadim degil.

Meger korkulacak hicbir sey yokmus. Kitap oldukca akici bir sekilde basliyor ve o hizda devam ediyor. Ozellikle son 250 sayfada hikaye gittikce kosusturmacali bir hal aliyor. Intikam Firtinasi, birbiri ardina oldurulen kurbanlarla basliyor ve ana karakterimiz icin gittikce kisisel bir hal aliyor. Cocuk istismarini, pedofilleri, intikami ve bastirilmis anilari derinlemesine inceleyen kitapta yazar inis cikislari cok dogru yerlerde kullanmis. Bu nedenle, sozde 650 sayfa okuyorsunuz ama agirligi nedeniyle bileklerinizde biraktigi agri haricinde durumun farkina varmiyorsunuz. Simdi dusunuyorum da oyle bir sansim olsa kitaptan tek bir bolum cikarmazdim.

Simdi kitabin meramina geri donelim. Cocuk ve hatta, bebek sayilacak yaslarda tecavuze ugrayan kiz cocuklarinin yasamlarina goturuyor kitap bizi. Korkularindan oturu susan anneler, hava karardiginda usulca bir bebegin yatagina sokulan erkekler, yasadiklarina anlam veremeyen kiz cocuklari, kendisine yapilani anladigi an bloke edilen anilar, kabuslar, o kabuslarla bas etmek ugruna alkole ya da uyusturucuya saplanan, yanlis erkek secimleriyle hayatlarini tuketen kadinlar, travmalar ve intikam... Hazmetmesi cok zor konular anlayacaginiz. Zor. Cocuk istismari kurbanlarinin nefes almaya, yemeye, uyumaya devam ediyor olmalarina ragmen ruhlarinin cinayete kurban gittigini soyleyen yazara katilmamak elde degil.

Greg Iles'i sevdim. Bayiliyorum boyle cok sayida kitabi olan yazarlari bir anda kesfetmeye! Boyle olunca okuma listeme birden yirmi kitap daha ekleniyor! Sanki cok kisaymis gibi... Adamin tarzi akici, meramlari saglam. Ah bir de Stephen King ile birlikte bir rock grubunda caliyor. Daha ne olsun!?

Cocuklar, mutluluklar, yasasinlar.
Son zamanlarda okudugu adalet ve intikam temali kitaplar nedeniyle 13 yasinda kiz cocuklarina tecavuz edenlerin serbest birakildigi bir ulkeye nasil adalet getirecegini dusunurken aklini kaybedecek olan yazariniz,
Amalth.

Dunya Kitap Gunu

Dun Dunya Kitap Gunuymus.

Dunya Kitap Gunu, okumaya tesvik saglamak icin UNESCO tarafindan ilan edilmis. Tum dunya 23 Nisan'i   Dunya Kitap Gunu olarak kutlarken biz ise "Herkes gider Mersin'e, biz gideriz tersine" sloganini benimsemis bir millet olarak 24 Nisan'da kutluyormusuz bu sevimli gunu. Kutluyor muyuz? Onu bile bilmiyorum aslinda. 23 Nisan kutlamalarinda cocuklarin bile gozaltina alindigi dusunulurse Kitap Gununu kutlamak icin ciksak kitaplarimizi atese verip bizden de kitap atesinde kuzu cevirme yapabilirler.

Neyse.

Dunya Kitap Gununuz kutlu olsun! Umarim her birimiz icin milyonlarca hikayenin icinde kaybolacagimiz kitap dolu bir yil olsun!

Keyifli okumalar,
Amalth.

Gorsel: www.google.com

20 Nisan 2014 Pazar

19. Izmir Kitap Fuari

Gorumcelik hayatimin ilk yazisini bir kitap hakkinda degil, bir etkinlik hakkinda yazayim istedim. On aydir Istanbul'da oldugumu biliyorsunuz; kardesimin dugunu nedeniyle birkac gundur Izmir'deyim. Ve sonunda dun, dovmeli metalci gorumce olarak sahnelerde arz-i endam ettim. Normallesme cabalarimin ilk hareketi olarak da bugun Izmir Kitap Fuari'na gittim.

Izmir'de Kitap Fuarlari bir baska olur ya da bana farkli gelir. Bundan birkac ay once Istanbul'daki kitap fuarinda da bulunmustum ancak Izmir'de aldigim zevki her yanimi saran "Kocanizi dine uygun memnun etmenin yollari" gibi kitaplar nedeniyle Istanbul'da alamamistim!

19. Izmir Kitap Fuari'nda bana ilginc gelen seylerden biri Ayrinti Yayinlarina ait bir stand bulamamis olmamdi. Birkac kisiye de danistim ama saniyorum bu sene Izmir'e gelmemisler. Oteki yandan Domingo ve Trend Yayinevleri ile blogumuz hakkinda iletisim kurabildim. Cogu insanin Raflarin Arasindan'i biliyor olmasi da beni inanilmaz memnun etti. Bunun icin her birinize kucak dolusu tesekkur borcluyuz.

Neyse. Gelelim fasulyenin faydalarina; her ne kadar fuardaki tum kitaplara sahip olmayi istemis olsam da kendime mumkun mertebe hakim olup aldigim kitaplarin sayisini bes ile sinirli tuttum. Neler mi aldim?

Robin Sloan | 24 Saat Acik Kitapcinin Sirri
Osman Aysu | Cikis Yok
Scarlett Thomas | Bay Y'nin Sonu
Rachel Joyce | Harold Fry'in Beklenmedik Yolculugu
Jeremy Dyson | Tekinsiz Kitap

Su anda Greg Iles'in bir kitabini okuyorum. O biter bitmez 24 Saat Acik Kitapcinin Sirri'ni okumaya baslayacagim. Kitabi siz de temin edip benimle birlikte okumak ister misiniz? Sonra hep beraber yorumlariz. Ne dersiniz? Cevabiniz evet ise lutfen bana bir e-posta atin (amaltheian@gmail.com). 

Son olarak; 27 Nisan'da bitecek olan Izmir Kitap Fuari'na muhakkak gidin ve lutfen kitap okumayan insanlari sevmeyin.
Opucukler,
Amalth.

18 Nisan 2014 Cuma

Çekiliş | Helene Wecker - Golem ve Cin



Merhaba, bir kitap çekilişiyle yine beraberiz. 

Doğan Kitap'tan çıkan daha önce incelemesini yazarımız Amalth'ın burada yaptığı Helene Wecker'in Golem ve Cin kitabını yine iki kişiye çekilişle hediye ediyoruz. 
Yapmanız gereken aşağıdaki yönergeleri uygulamak ve çekilişe katılmak. 

Şimdiden iyi şanslar ^^ 






Rafflecopter giveaway

16 Nisan 2014 Çarşamba

Çekiliş Sonucu | Veganizm; Ahlakı, Siyaseti ve Mücadelesi | Zülâl Kalkandelen & Can Başkent


Merhaba, "Veganizm; Ahlakı, Siyaseti ve Mücadelesi" söyleşi e-book'unu kazananlar belli oldu.

Kazananlar 48 saat içinde amaltheian@gmail.com adresine bilgilerini, adreslerini ve telefon numaraları yollaması gerekmektedir.

Bir sonra yapacağımız çekilişte görüşürüz ^^

13 Nisan 2014 Pazar

Can Gurses | En Guzel Gunlerini Demek Bensiz Yasadin ★★★★

Ve Dogan Kitap yine tarzimin disina cikip allak bullak olmama neden oldu! Simdi diyorum ki keske kitabin sosyal paylasim sitelerinde paylasilan kapagina bakip 'Babanneme benzemiyor mu?' diye dusunmekle yetinseymisim:) Guvenli sularda yuzmeye devam etseymisim! Kitap boyunca Kor'u gidip sarsmak, Hicaz'in omzunu sivazlamak, Koza ile raki icmek, Semih'in takildigi mekanlarin onunden bile gecmemek, Korkmaz ve Kivanc'in suratlarini dagitmak, Bal'a 'buyuyunce ben olacaksin' demek, Edibe'yi babaannemle tanistirmak ama en cok, dile gelen o nesnelere dokunmak istedim. Lan... mutluydum ben kanin govdeyi goturdugu cinayet romanlarimla...

En Guzel Gunlerini Demek Bensiz Yasadin, kapagindan son sayfasina kadar nostalji kokan bir kitap. Sayfalari cevirirken bir tas plaktan cikan cizirtilari duydugumu bile dusundum bir ara:) Sicacik, dogrudan insanin ruhuna hitap eden ve cevremizdeki herkesi 200 sayfanin icine sigdirabilmis bir kucucuk ficicik, ici dolu tursucuk....

Can Gurses'in gencecik bir kadin olduguna inanamiyorum. Oyle cok yasanmislik, oyle cok empati, oyle farkli karakterler var ki kitabin icinde; 100 yilin deneyimi bile yazdiramaz cogu insana boylesine gercek bir kitap. Can Gurses'in cogu yerde kitabin icine cekilmemi saglayan dili, bazi yerlerde gereginden fazla agdali bir hal alip sayfanin yarisini tekrar tekrar okumama neden olduysa da basarili. Karakterler dolu ve derin. Kelime oyunlari goze sokulmadan, alttan alttan acitiyor insanin canini. Hele Kor'un cibani icin Koza'nin "bal" onerdigi bir bolum vardi ki... "Bu kadari da haksizlik lan!" dedirtti bana. Oteki yandan en cok kitabin kurgusunu sevdim, o aksam yemeginde masada oturanlarin ic dunyalarina dalmaktansa sarisin duvari, dolma kalemi, fotografi dinlemeyi cok daha lezzetli buldum. Sirf dunyama getirdigi bu yenilikten oturu Can Gurses'i takip edecegim.

Guclu kadinlarin karsilarindaki adamlardan sadece kendileri olmalarini istedikleri bir kitap En Guzel Gunlerini Demek Bensiz Yasadin. Kacmanin cok daha fazla cesaret gerektirdigini anlatan bir kitap. Okuyun.

Ben susayim; sarkilar anlatsin artik.

Topikler, aileler ve fotograflar,
Amalth.

8 Nisan 2014 Salı

Çekiliş; Veganizm; Ahlakı, Siyaseti ve Mücadelesi | Zülâl Kalkandelen & Can Başkent


Merhaba yeni bir çekiliş ile devam ediyoruz ve ilk defa bir e-book çekilişi yapıyoruz.
Bu sefer Propaganda yayınlarından çıkan "Veganizm; Ahlakı, Siyaseti ve Mücadelesi" söyleşi kitabı.

Eğer Vegan yaşam tarzıyla ilgili iseniz gerçekten bu konuda ülkemizde uğraşan, radyo programları yapan, Zülal Kalkandelen'in bu kitabını kaçırmayın derim. Şanslı iki kişiye hediye ediyoruz. 

Bol şanslar...

Dünya Varmış | Güneş Çavması

Bundan bir süre önce Güneş Çavması ile ilgili tanıtıcı bir e-posta aldım. Birkaç e-postadan sonra öğrendim ki o e-postayı bana yazan yayınevi ya da yazar değilmiş. Bir grup okuyucu kitabı öylesine beğenmiş ki daha fazla insana ulaşabilmek adına böyle bir uygulamaya başlamışlar. Öyle güzel yorumlar yazılmıştı ki kitap hakkında... Onlara nasıl destek olabileceğimi düşünürken kendilerinden birer paragraflık yorumlar istemek ve onları bir arada paylaşmak geldi aklıma; zira çok güzel bir iş yapıyorlar! Şimdi sizlerle kitap hakkında bana ulaşan kısa yazıları paylaşıyorum ve sanıyorum ki, bu yorumları okuduktan sonra Güneş Çavması'nı almadan duramayacaksınız. Berrin'e, Gaye'ye, İrem'e, Özlem'e ve Elvan'a çok teşekkür ederim. Onlar sayesinde yeni bir uygulama da başlatmış olacağız. Bundan sonra grup halinde okuduğunuz, aynı şekilde paylaşmak istediğiniz bir kitap olursa lütfen 1Kitap5Yazar adı altında amaltheian@gmail.com adresine bir e-posta atınız.

Ben bu kitabı bitirmem hayatta...Çünkü o biterse hayata bakış açım eskisine döner diye korkuyorum... Ki son 100 sayfam hala okunmayı bekliyor. O bekledikçe bana huzur geliyor, yanımda hep biri var gibi hissediyorum... Evimin en göze çarpan yerine yerleştirdim ki her gördüğümde yüzüme bir gülümseme gelsin... Şu hayatın ne kadar kısa olduğunu ve o yüzden kendince yaşaman gerektiğini o kadar sıcak ve samimi anlatmış ki okudukça şükredeceksiniz bulunduğunuz noktaya... Kitabın en güzel yanı kendinizi sorguluyorsunuz ve sorguladıkça kendinizi keşfetmeye başlıyorsunuz... Amaaaannn ölümlü dünya keyfine bak der herkes ama bir türlü uygulayamaz bunu kimse, Güneş Çavması bunu uygulatıyor... Hayatta yaşadığınız her olayın geçici olduğunu ve geçerken de dik durabileceğinizi size kanıtlayan bir kitap...sonuçta ölmeyecek miyiz? :) Bence ölmeden bu kitabı kesinlikle okumalısınız yoksa boş ölürsünüz :) Mutlu kalın, (Elvan Acar - 32)

Neredeyse 4 parmak kalınlığında bir kitabı, bir solukta bitirip, bittiği için üzülen okurlardan biri de benim. Kitap, hem konusu hem anlatımı ile o kadar etkileyici ki; okurken hayata farklı bir pencereden bakıyorsunuz. Geçmişten günümüze dayatılan anlamsız kurallarla, hani “el alem ne der?” endişesiyle kendi bedenimizde başka birinin hayatını yaşadığımızı fark ettiriyor. Karakterlerin hepsinden o kadar çok şey öğrendim ki.. Hele bir Gülşen karakteri var; uydurduğu masallar kesinlikle ayrı bir kitap olmalı ve tüm çocuklara anlatılmalı bu masallar. Mecnun karakteri, yaşam tarzı ve düşünceleriyle hayran olduğum karakterlerden bir diğeri. Diğer karakterler de birbirinden özel ve hepsi de bizlerden biri. (Özlem Türkeş - 39)

Bu kitabın insana katacağı o kadar çok var ki... Türk toplumunun yanı sıra insanlığın belki de yıllardır süregelen kalıplarını yıkan  aynı zaman da bir ölümü farklı açılardan tatmamızı sağlayan bir roman. İnsanın kendisiyle alakalı bir çok şeyi bulmasını hatta bazen hayatı sorgulamasını içsel yolculuklara çıkıp bambaşka düşünmenizi sağlıyor. Yıllar sonra tekrar elinize alabileceğiniz, kendisini yenileyen günümüz bilgi toplumunda insanları bildiğini sandığı bir çok kavram hakkında düşünmeye iten bir başyapıt olduğunu söyleyebilirim. (İrem Balceli - 20)

Bu kitabı kime tavsiye ettiysem, hayatına dokundu ve geri dönüş yapıp teşekkür etti.. bu kişilerden biri de annemdir.. gecenin saat 1'inde beni arayıp, kitabın içinde geçen müzikleri nasıl bulacağım diye soruyordu..:) hitap ettiği belli bir kitle olmadığından, herkese tavsiye ediyorum.. her yaşa ayrı renkler sunuyor.. büyülü bir yanı var Güneş Çavması’nın, insanı içine alıyor.. heyecanla, umutla, hüzünle, mutlulukla okuyacaksınız.. bir bakmışsınız göz yaşınızı siliyor, bir bakmışsınız kıkır kıkır gülüyorsunuz.. kitabın kalınlığı sizi aldatmasın, öyle çabuk bitecek ki doyamayacaksınız.. (Gaye Hürcan -25)

Kızım bu kitabı okumalısın dediğinde konusunu sordum HAYAT dedi, kitabı okumaya başladığımda; kendime, komşularımıza, iş yaşamımda tanıdığım bir çok kişiye, İçimde biriktirdiklerime ve bize sınırlama getiren öğretilere rastladım. Yazar bizim toplumu öyle tahlil etmiş ki tebrikler. Ancak Handan ile toplumun alıştığının ve bizlere yüklediğinin dışında yaşamaya karar veren bir kişinin kendisiyle birlikte diğer insanların hayatlarına dokunarak hayat sahnesinde gerçekleri itiraf ettirebilmesi tam anlamıyla hayatla yüzleşme, -mış gibi yaşayan insanları yüklerinden kurtarmasına vesile olması muhteşemdi. Bir şey bilip de bin bilirmiş gibi gösteren insanlardan sonra mecnun ile tanışmak, ya o kitapta yer verilen müzikler kitabı okurken ayrıca bir kazanım ne diyeyim, kitabı okurken babamın kızını (ben), gençliğimi, anneliğimi romandaki karakterlerle yeniden farklı bakış açısıyla yeniden yaşadım , sevgi, hüzün, umut, çaresizlik yeniden başlamak için hepsi bir neden, romanı sonunu merak ederek 4 günde okudum, anladım ki sonuca odaklı yaşamaktansa anda yaşarken süreçten keyif alıp beslenmek kendin gibi yaşamak gerek yazarın dediği gibi;
Hayat bu! Kimi seyreder var gücüyle 
Kimi yaşar var düşüyle..." (Berrin Hürcan, 50)

5 Nisan 2014 Cumartesi

Robin Cook | Olumcul Diyet ★★★★

Her zaman cok akillica davrandigimi soyleyemeyecegim; kimi zaman iyice aptallastigimi bile soyleyebilirim. Kanit mi istiyorsunuz? Beyin MR'lari, anjiyolari ile ugrasirken ve hastane hastane gezerken kendime okumak icin medikal gerilim secmis insanim bugune bugun! 

Robin Cook uzun zamandir okuma listemde olan bir yazardi zira Michael Palmer'in Besinci Tup isimli kitabina bayilmis ve yaptigim incelemeler sonrasinda Palmer'in Cook'a ikame goruldugunu ogrenmistim. Gecenlerde arkadasimin kutuphanesini incelerken de Olumcul Diyet'i gorunce derhal uzerine atladim.

Olumcul Diyet bir basyapit degil ancak guzel ve akici bir kitap. Normal sartlar altinda uc gun gibi bir surede bitecekken ne yazik ki benim hastane kosusturmacama kurban oldu ve iki hafta kadar elimde surundu. Kitap, karakter sayisinin cokluguyla, gerilimi ve merak hissini basarili bir sekilde ust seviyelerde tutuyor; oteki yandan insani her an biraz daha fazla paranoyaklastiriyor. Ekonominin ve siyasetin saglik alanina girmesi ve hasta bakiminin bir sektore donusmesi ile korumasiz hale gelen hastalardan, biraz daha prim kazanmak ugruna hastalariyla gereken sekilde ilgilenmeyen doktorlara kadar bircok sey var romanda. Ve bunlarin kolaylikla gercek olabilecegi dusuncesi... Sonucta mevcut durumda hastaneler ekonomik acidan ayakta durmak icin birbiriyle yarisiyor ve bu da doktorlarin daha kisa surede daha cok hasta gormek zorunda kalmasina ve hicbirine gerekli sureyi ayiramamasina neden oluyor.

Kime guvenecegimizi bilemedigimiz bu siyasi ortamda bir de doktorlara cok guvenmemem gerektigini ogrenince iyice paranoyak bir insan halini aldim haliyle. Boyle olacagini bilseydim hastane koridorlarinda okumak icin bir ask romani secer ve size 'Nerede bu asik olunacak kitap okuyan yakisikli adamlar' seklinde sizlaniyor olurdum.

Hepimize, saglikli, yasamlar.
Amalth.

1 Nisan 2014 Salı

Çekiliş Sonucu | İbrahim Öksüz - Evvel Sevda İçinde

Merhaba, İbrahim Öksüz'ün Evvel Sevda İçinde çekilişimiz tamamlandı.

Kazananlar 48 saat içinde amaltheian@gmail.com adresine bilgilerini, adreslerini ve telefon numaraları yollaması gerekmektedir.

Bir sonra yapacağımız çekilişte görüşürüz ^^

  a Rafflecopter giveaway
Related Posts with Thumbnails