Son günlerde yaşanan üzücü olayları hepimiz endişeyle izliyoruz. Konuyla ilgili bir önceki “
kısa” yazımda düşüncelerimin ipuçlarını verdiğim kanaatindeyim...
(aynı bir politikacının girişi gibi oldu cümlem heee!)
2013 yazına ilginç bir giriş yaptık ülkece ama benim için ayrı bir önemi oldu bu girişin.
1 Haziran yaşgünümdü ve ben bir Cem Adrian hayranı olarak arkadaşlarıma, yeni yaşıma onun konserinde girmeyi teklif etmiştim. Konser 31 Mayıs gecesi Taksim'deydi ve saat 12den sonra 41 kere maşallah olacaktı benim için (
aramızda kalsın 41 yaşıma girdim de!)... Biletlerin alındığı, hazırlıkların yapıldığı sırada bir iş makinası ağaçları sökmek üzere Gezi Parkı’na girdi... Gerisini biliyorsunuz zaten...
Benim yaşgünüm Gezi Parkı için direnen eylemcilere feda olsun... Çok gururlandım, hala da gururluyum böyle bir gençliğe sahip olduğumuz için... Diliyorum ki sonuç ülkemiz için, bu evlatlarımızın geleceği için hayırlı olsun, daha fazla sıkıntı yaşanmasın.
Yaşananlar üzerine Ayşe Arman X, Y, Z kuşağı çocuklardan bahsetti bir yazı dizisinde. Okuduklarımdan anladığım benim bücürün bu kategoriye girmediği. Gözlemlediğim ve şahsi kanaatimse
Tibet bir indigo!
İndigo’ların dönemi bitti görünüyorsa da, sanırım tek tük temsilcileri hala gelmeye devam ediyorlar. Kısaca indigoları şöyle tarif edeyim, hatta alıntı yapayım:
Bu çocuklar alışılmışın dışında zekiler, öz güvenleri fazlasıyla yüksek, otoriteye karşı çıkıyorlar, çok canlı ve hareketli olmalarının yanında onların sezgileri de oldukça güçlü. Onlar indigo çocuklar ve dünyaya yeni düzen kurmaya geliyorlar.
Bizimkinin zekası muzurluğa işliyor, burası NET! Ayrıca espri yeteneğine de diyecek yok, gerçekten. Bu anlatılmaz, yaşanır :) Sezgi konusunda bir emin oluyorum, bir yok canım diyorum ama kendine olan özgüveni tavan! Fazlasıyla hareketli ve baskıya, dayatmaya kesinlikle tahammülü yok. Fazlasıyla asi, “
Hayır” kelimesine karşı tırnakları her daim hazır. Şimdilik “
böyle yaparsan, ben de bunu yapmayabilirim, beni düşünmeye zorluyorsun” diyerek kendisine fren çektirtiyoruz ama yaşı ilerledikçe bu taktiğin tutacağını pek sanmıyorum! :P
Altı üstü bir mezuniyet yazacağım, nereden nereye geldim! :))))
Efenim, canım oğlumun geçtiğimiz cuma günü mezuniyet kutlaması vardı okulunda. Üniversiteliler gibi kep attılar bu güzellikler :)
Sevgili oğlum yapılan etkinliklere katılmama kararı almış haspam, arkadaşları gösteri yaparken kendisi paşa misali baş köşede oturup, onları izledi gördüğünüz üzere. Sen neden yapmıyorsun diyene “
Zorunda değilim!” diye cevap verdi!!!
ama olsundur yani, ben yine de gururlanıp, utanmasam ağlayacağım tribine girdim şahsen :)
Sonuç; oğlum sahne adamı değil ama maşaallah “
gangnam style” uzmanı imiş, onu da öğrenmiş olduk! :))))
Sizin içinizden taşan sevginizi severim ben! :))))