dekorasyon etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
dekorasyon etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

21 Ocak 2013 Pazartesi

Dekorasyon

Uzun zamandır alış veriş yapasım hiç gelmiyor. Hasbelkader bir alışveriş merkezine yolumuz düşmüşse ki genelde ufaklık için gereken birkaç parçayı almak gerektiğinde düşer o yol oraya, 'gelmişken bir-iki şey de kendime bakayım' desem de girdiğim mağazadan jet hızıyla çıkıyor sonrasında eskiden severek gezdiğim bir markayı görüp 'dur şuraya bir bakayım' diyorum ama orda da hızlı bir tur atıp çıkıyorum.
Hasılı kelam yaşlandıkça anneme benziyorum :)


Şu aralar biraz toparlanıyorum diye düşünmeye başladım. Yok yine kendime kıyafet filan bakmıycam fakat evde ufak değişiklikler yapayım diyorum.



Şöyle ki; 3,5 yıl önce taşındığımız bu evimin oturma odasına Safranbolu tarzı sedirli kanepeve kütüphane yaptırmıştık. Fakat perde almadım. Zira taa lise yıllarımda başladığım ve yazdan yaza elime aldığım dantel bir perde ucum vardı ki halen daha tamamlamamıştım. Bu tarz bir odaya yakışır hem de değerlenmiş olur diye düşünüp yeni bir perde almamış eski evdeki yatak odasından çıkardığımız kel alaka perdeyi bu odaya takmıştık. Tabi ki ben perde ucunu hala bitiremedim. Şu aralarsa niyetlendim tamamlayayım ve perde haline dönüşsün istiyorum inşallah.

Aynı odaya avize de almadık. Düz ampul sallanıyor ayol! :) Avize alalım istiyorum fakat bizim sedirli oda aynı zamanda oğlanın oyun odası. Top vs atar da tehlikeli olur mu diye düşünüyorum. Yine de ampul yerine düzgün bir çözüm düşünmek gerekiyor.


Asıl bombamı salon için düşünüyorum. 5,5 sene önce evlenirken modern tarzda aldığımız salon takımımızı aynen bu evimize taşımış, bu evin salonu biraz daha geniş olduğu için bu takıma uygun TV ünitesi ve orta sehpayı da marangoza yaptırmıştık. Avizeleri ve perdeleri ise azıcık süslü seçtim ki modernden klasiğe kayalım kayamasak da arada bir yer bulalım.

Bombaya gelince bizim o modern koltuklarda TV izlerken hiç rahat değil. Sırt kısmı çok alçak. Annemle babam için iki koltuk alayım çok da modern olmasın diyorum. Berjer mesela.. İşte beğendiğim bir kaç model tabi ki henüz web sayfalarında gördüm. Gidip birer oturmam lazım.






















Sizce hangisi daha güzel?

Benim salonuma ençok 2. yakışır ama o da hiç rahat görünmüyor. Alış amacıma aykırı. Sondan üçüncünün kırmızısı aslında bence güzel olur. Sırt kısmı da yüksek görünüyor.

Son numarayı da çok beğendim. Fakat kenarlarındaki ahşap kısım siyah kendisi kırmızı olacak. Bu arada ahşapları bir hafta içinde çizik, delik, vs hale geleceği için düşünmemek gerekiyor sanırım.

Projelerimi tamamladıkça paylaşırım inşallah.

11 Eylül 2009 Cuma

Halı

Oğlumun odasına bir halı, salona bir halı, mutfağa bir halı.. şimdilik bunlar lazım :)




Bunu çok beğendim. Kabartmalı. Yollarında oyuncak araba sürmak çok zevkli olur bence :)




Bu da çok şeker. Daha sade ama gene yol var araba sürmek için.


Fiyatları pahalı mı ne!!




Şu güzelliğe bakar mısınız!?!?




Bu da güzel. Hem fiyatı da iyi. Kabartması yok ama sağlık olsun :)


İkea'da da buna benzer gene 'yol' lu bir çocuk halısı vardı ve o da sanırım 39 liraydı.



Salon için aradığım kırmızı halı ise Step'te. Ama bu step denilen mağaza çok pahalı.




Birinci ya da üçüncü bence en iyisi. %50 indirim filan diyor gidip mağazaya tekrar bi bakmalı. Ya da bunlara benzer modeller bulabileceğim bir başka marka bilen var mı?



Mutfak halısının acelesi yok. Eskiden kullandığımız kilim idare eder. Gezerken bulursak hesaplı birşey alırız.



Mutfak masası lazım asıl bize.




Şöyle bir şey olabilirdi.

Uzay mekiğinde yaşasaydık :))

Çok güzel değil mi? Uzay mekiği mutfağı için..

26 Ağustos 2009 Çarşamba

Kitaplık



Oturma odamızı kütüphane gibi döşemek istiyorum.


Eski tip dolapları olsun, sediri olsun. Ve biz hep orda oturalım. TV olan salonda degil. TV olunca açılıyor. Açınca da bakılıyor.
-Hoş 1,5 aydır fena alışmışım televizyonsuzluğa gündüzleri bile hiç açmıyorum. Düzeldi televizyonumuz artık karlı göstermiyor-

Odamızda kitaplar olsun ama kapalı dolaplarda olsun. -bir de kitap tozu almakla uğraşmak istemiyorum-


Ancak beğendiğim model için ustamız fiyat verdi. Ve bize baya baya tuzlu geldi. Millet o paraya salon takımı alır. Hem de şık birşey.

Masif olması gerekiyormuş dolaplar o yüzden de fiyat artıyormuş.

Resimdeki gibi dolaplar ve sedir istiyorum. Resim bizim Safranbolu'da kaldığımız konağın odasından ve Yörük Köyün'deki bir evin odasından. -Batı Karadeniz gezimizi de bir post konusu yapayım-

Haftasonu İkea'daydık. Güzel şeyler vardı. Acaba hayallerimden vaz geçip daha sade bir şeyler mi alsak diye düşündüm.


İkea çok ucuz değil, hatta hiç ucuz değil. Plastik, uyduruk, kalitesiz şeylere az da denmiycek fiyat koyuyorlar. Ancak güzel tasarımlar ve mantıklı şeyler oluyor.



Böyle huzurlu beyaz bir oda olabilir.

Ya da böyle sade birşey.



Bunlar da güzel. Derleyip toparlamış.


Böyle eskitmeler de var.

8 Temmuz 2009 Çarşamba

Yorucu Günler

Evin tadilatı tam gaz devam ediyor. Mutfak fayansları en çok üzen oldu bizi. Beğenmemiz, daha doğrusu benim beğenmem zaten uzun sürmüştü. Beğendiğimiz mağaza pazartesi elinizde olur dedi. Pazartesi geldi gelmesine ancak yanlış fayans göndermişler. Geri gönderdik. Ancak pazartesi fayansçıyı ayarlamıştık. Salı mutlaka elinizde olur dediler. Biz de fayansçıya salı mutlaka yapalım dedik. Zira fayanslar tamamlandıktan sonra tezgah takılacak. Ancak salı elimize geçmedi bu sabah teslim aldık. Fayansçıyla bugün için tekrar konuşmak zorunda kaldık. Az evvel gittim ve tamamlanmış halini gördüm fayansların. Sonuç mu? Eh işte fena değil. Sanki biraz koyu olmuş. Ben daha ışıl ışıl birşey hayal ediyordum. Yarın tezgah ve dolapların kapakları takılacak. Sanırım o zaman daha bir güzelleşecek mutfak. Aman ya takamıycam artık. Olduğu kadar ne yapayım. Bence kapaklar takılınca perdesi de gelince ışıl ışıl olur :)) Bu da fukara tesellisi olsun. Ama banyo dolapları çok güzel olmuş. Marangoz hakikaten yetenekli, verdiğimiz resimlerdekileri hemen hemen aynen yapmış. Bir tanesi bu, mutfak banyo fuarında beğenmiştik. Ahşapsandan.





Cuma gününe temizlikçi ayarladım. Pazar gününe de nakliye firması bulduk. Pazar gecesi yeni evimizde uyuyacağız inşallah.



Bu arada oğlumun öksürüğü geçti ancak bu sefer de burnu akıyor. Minik burnundan sümükcükler akmıyor mu içim gidiyor. Ama keyfi yerinde hapşurup "ıııı" diyor :)



Ah canım nasıl böyle uluslar arası seyahat etmek istiyor. Mesela haziran ayında beyaz geceleri yaşamak için St Petersburg gitmiş olmayı. Ya da mayısta bir İtalya gezisi ayarlamış olmayı.

Hazır oğlumun beslenme derdi yokken. Sadece anne sütü alıyorken.

Ama ne yazık ki krizdeyiz. Bir de şu domuz gribi var :)

Beyaz gecelere belki bay bayan başbaşa gitmek daha güzel olur. Ömercik şöyle 2 yaşına geldiğinde annanesine bbırakıp başbaşa gitmek mesela :))

amaaannn! Sıcak, çok sıcak İstanbul'u bırakıp Çeşme'nin serin sularına atlıyor olmayı da çok isterdim hani.

Şehir içi, şehir dışı ya da yurtdışı fark etmez gezmeyi seviyorum. Uzun süre evde kaldığımda garip hissediyorum. Kurtluyum kanaatimce :) Aman Allah sağlık versin de gezelim. Ev işlerini sevmiyorum ben gezmek istiyorum... Tv'de Gezelim Görelim tarzı programları yapanları hep kıskanırım 'ne güzel işleri var, hem geziyorlar hem de para kazanıyorlar' diye. Barış Manço'yu mesela, Ayna'daki o adamı mesela, Acun'u hatta :))

Bir de şu yıkanabilir bez meselesi var. Bugün Ömür Plaza'daki Joker'e gittim. Mayo vardı bebek bezi yoktu. Yıkanabilir bezler daha diğer hazır bezlere göre özellikle erkek bebekler için daha sağlıklı. Ancak kafama takılan ev dışında değiştirmek gerektiğinde ne yapacağız. Yani o durum da kullanışlı olur mu? Bu yüzden gidip bir mağazadan almak ve aldığım yere bunu sormak, elime alıp incelemek istiyorum. İnternetten de satışı var aslında.

13 Mayıs 2009 Çarşamba

Yoğun günler

Daha sık yazmak istiyorum, yazacak hep birşeyler oluyor ama minik ördeğimden fırsat bulamıyorum.

Oğluşumun defterine de nice zamandır birşeyler yazamıyorum.



Haftasonu doktor kontrolümüz vardı. Bizim sıpa gene boyuna uzamış. Enden pek bir değişiklik yok :)

Boyu 62.5 cm kadar olmuş. Bu da 17 günde 3 cm uzamış demek. (maşallah) Kilosu 650-750 gram kadar artmış. (tam hatırlamıyorum kilosu kaç geldi en son) Doktor benim iyi beslenmediğim konusunda iddalı. Halbuki ben de daha ne kadar beslenebilirim bilmiyorum :) Durum vahim yani. Aslında ben bebeğimin kilosunun iyi olduğunu beslenmesinin de güzel olduğunu düşünüyorum. Gene de daha iyi beslenmeye çalışacağım. (çalışıyorum da) işin kötüsü hamilelik öncesi kiloma dönmeme 1.5 kilo kalmıştı tekrar 3 kilo fazlalığa ulaştım. Aslında çok sorun değil ama incelik ama sütü bol yağlı olmayı tercih ederdim doğrusu :))))



Geçen haftaiçi oğlum terlemeye başladı. Gece yatarken üst tarafını kundak yapıyoruz. Emzirmek için uyandığımızda terlemiş oluyor. Endişeleniyorum. Havalar ısındı ama odamızın içi eskiden de 24-25 derece oluyordu. Şimdi de öyle. Ama o zamanlar bebeğim terleyemiyordu henüz.

Hele haftasonu gezmelerde baya bir bol terledi yawrucak. Zavallı terlemesin de ne yapsın. Hava zaten baya sıcak iki katlı içi çıtçıtlı body olan bir t-shirt, üzerine tulum, onun üzerine de penye ceket giydirmiştik. Başında da kulaklarını kapatacak şapkası vardı. Arabada zaman zaman üztündekileri çıkarsam da yetmedi terledi bebeğim. Ama terlemesinden ziyade terlediğinde rüzgar yemesi tehlikeli diyor babası. Ben henüz terleme karşısında ne yapmam gerekiğini bilmiyorum. Üzerinde soğuması mı iyi terbezi kullanmak mı bilmiyorum araştırmam lazım.



Bu arada mutfak-banyo bakmaya başladık. Zor işler bunlar. Pahalı da tabiki. Yorucu...

İşte bu tarz birşey istiyorum mutfağım tabiki bu kadar büyük değil ama benimkine uygun yapılabilir ve bence şık olur.



Bu domsan'ın bir modeli.

Oğluşumla son üç gündür yapışık ikiz gibiyiz. Gündüzleri başbaşa olduğumuz için ve henüz yalnız uykuda kalma süresini pek uzatamadığı için bu şekilde idare ediyoruz. Ama evin hali perişan. Ama ümitliyim oğlumla hayatı rayına oturtacağız inşallah.

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...