neredeyse ramazanı yarıladık ben hala "biz geldik" bile dememişim..
sayılı gün çarcabuk geçti..
tatilin nasıldı derseniz,özellikle ikinci yarıcı çok yorucuydu..
1 hafta yine balyadaydık..
dila, torununa hasret babaanne ve dede tarafından bol bol şımartıldı..
yapmayın, etmeyin desekte bizi ipleyen olmadı maalesef..
öyle bir şişti ki arkadaş tatilin ikinci kısmında yanına iki çocuk daha eklenince hooop patlayıverdi..
eşşekten düşmüş karpuza döndü sıpam..
ilgi üçe bölününce de sürekli ağlayan, mızlayan bir dila, sürekli bağırmaktan ve üzüntüden sesi kısılmış bir anne..
ahhh ahhh.. hep sokak ortasında çocuğunu azarlayan anne-baba görünce " bacak kadar çocukla, başa çıkamıyorlar" derken bir gün onlardan olabileceğimi nerden bilebilirdim..
eymen dila dan 4 ay küçük.. çok haraketli ve çok haşin bir erkek..
abisiyle beraber büyümenin de etkisiyle baya eli maşalı bir tip..
e bizim dila tam tersi. çıtkırıldım, dokunsan ağlıyan, mıymıntı..
varın siz düşünün bu iki zıt elementin birleşimini..
5 gün ancak dayanabildik..normalde pazar günü dönecekken cuma sabahından çıktık yola.
erdekte havanın da kapalı olması bahanemiz oldu..
pazartesi hayata kaldığımız yerden devam..
ramazan da huzuruyla, hoşgörüsüyle hoşgeldi..
allahım bu senede eriştirdi, çok şükür..
severim ben ramazanın sessizliğini, sakinliğini..
annemin sokağının köşesinde ki fırında pide sırasında bekleyen insanları..
pastanenin önünde ki tarçınla karışmış mis gibi lokma kokusunu..
hele hele o sessiz sokaklarda çınlayan ezan sesini..
biz küçükken ezanı camda beklerdik.. tam karşımızda ki tepede 2 tane cami vardı..
ezan okuduğunda kandilleri yanardı camilerin..
yandı yandı ışıklar yandı diye bağrınırdık..
annem şıralar kaynatırdı ramazan için..
börekler yapardı..
çocukken daha mı güzel di ne..
cumartesi günü dila yine, yeni, yeniden hasta oldu..
kahvaltı yapalı 10 dk. olmamıştı ki oluk oluk kustu bir anda..
neye uğradığımızı şaşırdık..
öğlen yoğurdundan sonra bir daha, ama ağzından burnundan aynı anda geliyor..
akşam üzeri 1 kaşık çorbadan sonra yine olunca apar topar hastaneye gittik..
midesini üşütmüş..
ya biz bu kadar dikkat ederken nasıl oluyor anlamıyorum inanın..
pazar, pazartesi hiç bir şey yemedi.. sadece su içti :(
dün de kusma bitti ishal başladı..
şimdi sağlık ocağındalar.. aşısı vardı.. doktor muayene etmiş..
üşütmüş demiş, idrar testi istemiş.. temiz..susuz kalmış vucut
bol bol su içirin demiş..
:(
bu kış ne çok hasta olmuş bu cadı ya.. var bi yerde bi eksiklik ama hayırlısı..
daha sağlıklı günlere eriştirsin rabbim hepimizi inşallah..