din etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
din etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

24 Mayıs 2012 Perşembe

Kandilimiz Mübarek,Dualarımız Kabul Olsun İnşallah...



İnşirah Suresi en içtenlikle okuduğum ve ruhumun faydalandığına inandığım surelerdendir.Bu mübarek günde sizinle birlikte okuyalım istedim...

"Duha" suresi, vahyin birkaç gün kesilmesi ve Resulullah ın gönlüne bir sıkıntının çökmesi üzerine inmiştir

* "İnşirah Suresi" bu ferahlığı pekiştirerek şanını yüceltmekte ve ona verdiği nimetleri sıralamaktadır.

Mekke döneminde inmişti.8 ayettir.Kuran-ı Kerim in 30.cüzündedir ve Kuran sırasına göre 94.suresidir.

İnşirah Suresi için alimler anlamına uygun olarak,Cenab-ı Allah'ın kalp sıkıntılarını giderdiğini,ferahlık ve işlerde kolaylık verdiğini ve rızkı arttırdığını söylemektedir.

*Latin harfleri ile arapça okunuşu

Bismillahirrahmânirrahîm
1.Elem neşrah leke sadrek
2.Ve vada'na 'anke vizreke
3.Elleziy enkada zahreke
4.Ve refa'na leke zikreke
5.Feinne me'al'usri yüsren
6.İnne me'al'usri yüsren
7.Feiza ferağte fensab
8.Ve ila rabbike ferğab

*Diyanet meali şu şekildedir
 
Bismillahirrahmânirrahîm
1. (Ey Muhammed!) Senin göğsünü açıp genişletmedik mi?
2,3. Belini büken yükünü üzerinden kaldırmadık mı?
4. Senin şânını yükseltmedik mi?
5. Şüphesiz güçlükle beraber bir kolaylık vardır.
6. Gerçekten, güçlükle beraber bir kolaylık vardır.
7. Öyleyse, bir işi bitirince diğerine koyul.
8. Ancak Rabbine yönel ve yalvar.

ayrıntılı olarak Elmalılı Hocanın tefsirini buradan okuyabilirsiniz

Fatih Çollak hocanın yorumu ile buradan hem bu sureyi hem de diğerlerini dinleyebilirsiniz

Diyanet in sayfasından da dinlenebiliyor ama malesef çok sık hata veriyor :(

Dua ve yakarışlarda sayılara bağlı kalınmasının uygun olmadığını düşünmekle birlikte hergün istikrarlı istendiği kadar okunmasının inşallah sizlere de ferahlık vereceğini umuyorum.Ben hergün en az yedi kere okumaya gayret ediyorum.

Ayrıca bu yazıyı okuyan arkadaşlardan özel ricam lütfen okuduğunuz surelerin anlamlarını da okumayı ihmal etmeyiniz.Asıl fayda muhakkak ki okumaktan ziyade anlamaktadır

Bazen namaz kılan yakınlarımın dahi ezberlerinde bulunan ve okudukları namaz surelerinin anlamlarını bilmeyişine rastlıyorum.Hergün hatta günde beş kere tekrar edilmelerinin istenmesinde elbette ki bir cevher vardır.Kuran ı kendi dilinde arapça okumanın huzur verdiği kesin ama anlayarak hayatımıza tatbik edebilmemiz bizden asıl beklenendi ve asıl huzuruda bu sağlar diye düşünüyorum.

Kandilimiz Mübarek,Dualarımız Kabul Olsun İnşallah...

Ramazanın müjdecisi Recep ayının hanenizde hayırlara,huzura ve berekete vesile olmasını dilerim...

sevgilerimle...
Pınarpare






7 Ocak 2012 Cumartesi

taze balık deyip geçme neler anımsatır sana...



Japonlar taze balığı hep çok sevmişlerdir. Fakat japonya sahillerinde bol
 balık bulmak mümkün olmamaktadır. Balıkçılar, Japon nüfusu doyurabilmek
 için daha büyük tekneler yaptırıp daha uzaklara açılabilmişlerdir. Balık
 için uzaklara gidildikçe, geri dönmesi de daha çok vakit alır olmuştur.
 Dönüş bir – iki günden daha uzarsa, tutulan balıkların da tazeliği  kaybolmaktadır.


Japonlar tazeliği kaybolmuş balığın lezzetini sevmemişlerdir. Bu problemi
 çözebilmek için balıkçılar teknelerine soğuk hava depoları kurdurmuşlardır.
 Böylece istedikleri kadar uzağa gidip, tuttuklarını da soğuk hava deposunda  dondurulmuş olarak saklayabileceklerdi.


Ancak Japon halkı taze ile donmuş balık lezzet farkını hissedebiliyor ve  donmuş olanlara fazla para ödemek istemiyorlardı.
 Balıkçılar bu defa teknelerine balık akvaryumları yaptırdılar. Balıklar  içeride biraz fazla sıkışacaklardı, hatta, birbirlerine çarpa çarpa birazda  aptallaşacaklardı, ama yine de canlı kalabileceklerdi.


Japon halkı canlı  olmasına rağmen bu balıkların da lezzet farkını anlayabiliyorlardı.
 Hareketsiz, uyuşmuş vaziyette günlerce yol gelen balığın, canlı, diri  hareketli taze balığa göre lezzeti yine de etkilenmişti.


 Balıkçılar nasıl olacakta Japonya’ya taze lezzetli balığı  getirebileceklerdi ?
 Siz olsaydınız ne yapardınız ?
 Hedeflerinize ulaşır ulaşmaz, mesela mükemmel bir eş buldunuz veya  çok  başarılı bir firmaya girdiniz, borçları ödediniz v.s. Heyecanınız  kaybolmaya başlamaz mı? Aşırı çalışmanız gerekmiyorsa rahatlamaz mısınız?
 Lotoda büyük ikramiyeyi kazananlar parayı savurmaya başlamaz mı ?
Japonların Taze balık probleminde olduğu gibi çözüm aslında basittir.


1950′lerde L.Ron Hubbart’ın gözlemlediği üzere  “ İnsanoğlu ancak hırs
 iddiası içinde bulunursa anormal çabalar sarfeder. ”
 

Ne kadar akıllı, uzman, inatçı iseniz iyi bir problemle uğraşmaktan o kadar  zevk alırsınız.
 Problem sizi ne kadar zorluyorsa ve siz onu adım adım çözebiliyorsanız
 bundan da o derece mutluluk duyarsınız, heyecan duyarsınız ve enerji dolu,  canlı, ayakta kalırsınız.
 Japonlarda balıkları yine teknelerindeki akvaryumlarda tuttular, ancak
 içine küçük bir de köpekbalığı attılar. Bir miktar balık köpekbalığı
 tarafından yutulmuştu, ama geride kalanlar son derece hareketli ve taze  kalabilmişlerdi...

söylenecek ne çok şey var ya da hiç birşey yok...belkide ne anladıysanız o,ya daaaaaaa ne anlamak istiyorsanız o!!!hayat işte,kısaca hayat!!'bu hikayeyi yada benzerlerini seviyoruz daha okuduğumuz anda hayatımıza uygulamamız gerektiğine karar veriyoruz.buna müteakip heyecanımız bir süre daha devam ediyor ve paylaşıyoruz arkadaşlarımızla ama o bir anlık heyecanı çabuk yitiriyor ve hayat denen koşturmacaya dönüyoruz.bazen çoğu şeyi değiştirmek istiyoruz hayatımızda hatta bazen de bu değişimlere muktedir olduğumuzu dahi düşünüyoruz ama bu düşünceler kısa sürüyor ve tüm fikirlerimizi salıyoruz çayıra bekliyoruz ki biz duralım Mevlam bizim için kayıra...

işte bu noktada yine mi karamsarlığa düşüyorum yoksa derken sevdiğim bir ayetin bir kısmını anımsıyorum,size de anımsatıp işe dönmek üzere müsade istiyorum...

"Ey Rabbim!;İçimde öyle düşünceler uyandır ki, bana ve ana-babama bahşettiğin nimetler için sana hep şükreden biri olayım ve hep Senin hoşnut olacağın dürüst ve erdemli işler yapıyor olayım; ve beni, rahmetinle, dürüst ve erdemli kulların arasına sok!"



not : yazı için Tülin'e,resim için kayıp balık nemo ya:) teşekkürler...
ayet alıntısı ile ilgili Neml suresi 19.ayet in bir bölümü (Muhammed Esed meali)



5 Aralık 2011 Pazartesi

Muharrem Ayı ve Aşure Günü

bugün beklenen gün...Peygamber efendimizin Ramazandan sonra orucu ve tüm amelleri en hayırlıdır dediği gün mübarek Muharrem ayının 10.günü.nam ı değer;aşure günü.bugün öyle bir gün ki bütün dinler ve mezhepler tarafından tartışmasız önemi kabul edilmiştir.semanın kapılarının açıldığına inanıyoruz çünkü bugün Allah öyle yakarışlara cevap vermiştir ki,birçoğu mucizeleri olarak hafızamıza kazınmıştır.
bknz:
http://www.islamiyet.gen.tr/mubarek_gun_ve_geceler/muharrem_ayi_ve_asure_gunu.php

dileyelim,bütün bi içtenlikle Rabbimizden hep birlikte hakkımızda hayırlısını dileyelim...beklemeyen birini ufacık bişeyle sevindirelim.o da mümkün olmuyorsa bugün beklemeyen birini,ihmal ettiğimiz bir yakınımızı arayalım.Allah ın selamıyla sevabına nail olalım,içimizi kaplayacak huzurda az buz olmaz hani...

dualarınız O ndan yana,O na yakın olsun...hakkınızda hayırlı olan tüm dilekleriniz inşallah kabul olsun...

not:bugünün bereketine öyle inanılır ki,ayrıca aşure günüde olma sebebi ile (aşure en az on çeşitle yapılır,aşure nin ilk nasıl yapıldığını bilahare konuşuruz) eve on çeşit erzak almanın bereketi arttıracağına inanılır.gücünüzün yettiğince mutfağınızdaki eksiklerinize göre nasıl olsa bugün olmasa yarın,öbürgün alacağınız alışveriş listenizi bugüne denk getirip bereketten nasibinizi alın derim...

19 Ekim 2011 Çarşamba

ŞEHİT"LERİMİZE" SAYGIYLA...

bugün uzun zaman sonra bloğuma yazmaya karar verdiğim gündü ama gel gör ki öyle acı bir habere uyandık ki...biz haberleri dinlemeye yada okumaya dahi dayanamazken,yüreğimize düşen ateşi savuramazken...ateşin asıl düştüğü evler buna nasıl dayansın...diye iç geçirmekten birşey yazasım gelmiyor...şu satırlarıda buralara her göz attığımda hatırlamak istediğim için yazıyorum.her seferinde yüreğimiz dağlanıyor ama yaşamaya devam ediyoruz ya...biz yaşamaya devam ederken,biz yaşamaya devam edelim diye neler oluyor bu hayatta unutmayayım diye yazıyorum...hiçbirinizi tanımadım ama hepiniz birinin oğlu,birinin kardeşi,birinin sevdiği,birilerinin vazgeçemediği idiniz...o birilerine sadece sabır dileyebilmenin acısıyla ve hepinize saygıyla...RUHUNUZ ŞAD OLSUN...