Showing posts with label rufus. Show all posts
Showing posts with label rufus. Show all posts

Wednesday, April 9, 2014

Pretty things, so what if I like pretty things

pretty things

Pretty things, so what if I like pretty things
Pretty lies, so what if I like pretty lies
From where you are
To where I am now
I need these pretty things
Around the planets of my face
Everything's a sign of my astrology
From where you are
To where I am now
Is its own galaxy
Be a star and fall down somewhere next to me
And make it past your color TV
This time will pass and with it will me
And all these pretty things
Don't say you don't notice them

RUFUS WAINWRIGHT

Monday, August 23, 2010

hallelujah

birkaç ay önce trafikte yavaş yavaş ilerliyorduk, radyoda "sevdim seni bir kere" çalmaya başladı, özdemir erdoğan'dan dinlemeye alıştığımız şarkıyı teoman söylüyordu. ben teoman'ın bu şarkıyı hiç iyi söyleyemediğini zaten şarkıyı da pek sevmediğimi söyleyince onur;

"bir şarkıyı sahibinden daha iyi söyleyen biri varsa, bil ki şarkıyı yazan iyi bir yorumcu değildir. iyi beste yapabilir, iyi söz yazabilir ama şarkı söylemeyi beceremiyordur. bir şarkıyı en iyi sahibi söyler." dedi.

onu dinlerken iyi coverları düşünüyordum, birden cem arkadan atladı:

- nedenmiş, bir kere cohen de rufus'a şarkı veriyor. rufus güzel söylüyor ama cohen de güzel söylüyor, ben bile beğeniyorum cohen'in söyleyişini...

"ben bile" :)


vay be, bunu cem mi söyledi? bir süre sessiz kaldıktan, daha doğrusu donup kaldıktan sonra çok eğlendik, çok tezahürat yaptık; o da bizi şaşırtacak bu bilgiye sahip olduğu için hem sevindi, hem de gururlandı. güzel anlardı.

rufus wainwright'tan, cohen'in chelsea hotel'ini de (linki tıklarsanız i'm your man belgeselindeki görüntülerle birlikte dinlersiniz. fizy sayfasına gelince sağ alttaki minik tv ekranına da tık) mutlaka dinleyin. bu arada unutmayalım, jeff buckley'in de unutulmaz bir hallelujah yorumu var, onur'a ve pek çok kişiye göre en iyi hallelujah yorumu odur ama ben rufus'unkini kimseyle değişmem.



hallelujah - leonard cohen : dinlemek için TIK
hallelujah - rufus wainwright : izlemek için TIK
hallelujah - jeff buckley : dinlemek için TIK

Tuesday, July 6, 2010

6 temmuz 2010 sepetçiler kasrı :: martha sings edith piaf


rufus'tan tam 2 sene sonra kardeşi martha wainwright bugün istanbul'da, sepetçiler kasrı'nda edith piaf şarkıları söyleyecek. ne mutlu ki, cem'i bırakabileceğim bir arkadaşım var, bilet de bulduk, konsere gidiyoruz.

bu konser, hamilelik boyunca gidebileceğim ilk ve son konser olabilir (demiştim ama sonra tony bennett'e de gittik). eylül'deki U2'ya da biletimiz var ama biz biletleri alırken bebek henüz ortada yoktu. olimpiyat stadında konser, bilmiyorum, ben herhalde gidemem. bob dylan'da ilk trimester kafası yüzünden (uyku, bulantı, nanemollalık, dünyayla bağların geçici olarak kopması ama o günlerde bu kopukluğun kalıcı olduğunun sanılması) biletler satışa çıktığında kayıtsız kaldım. konser 2. trimestere denk geldiğinden, ben konsere gidecek duruma gelmiştim ama bu sefer de bilet bulmak için çok geçti, dylan açıkhavada çalarken biz evde dövünüyorduk.


martha'nın edith piaf yorumu için TIK

rufus istanbul'daydı TIK

rufus & martha wainwright ve anneleri kate mcgarrigle

Friday, October 2, 2009

beştaş

mick jagger

















rufus wainwright



















michael stipe



















jude law



















brian molko (borsalino'nundur :)



Saturday, December 8, 2007

meleba

ben küçükken, ilkokuldayken yani, başıma çok sık gelen bi şey vardı: haftada birkaç kez bir ana ya da baba tarafından okul çıkışlarında azarlanmak ya da tehdit edilmek üzere köşeye sıkıştırılırdım. bi gece önce evde beni şikayet etmiş, belki benim yüzümden ağlamış zırlamış hatta uyuyamamış yavrularının hıncını almak için okul kapısında ya da servisin yanında bekleşir bulurdum onları. azarlarlar hatta düpedüz tehdit ederlerdi, muhallebi çocuğu haline getirdikleri koyun kılıklı şanssız çocuklarıyla aynı sınıfta olan şanssız beni. ben de berbat bi çocuktum, kabul ama muhallebi çocuğu olmaktan iyidir valla, ben en azından kendi işimi kendim görürdüm, kimse benim adıma, canımı sıkan arkadaşlarımla hesaplaşmak zorunda kalmazdı. neyse anaların en korkunçlarından birinin gazabından korkup tuvalete kaçmıştım ki hiç girmezdim o iğrenç tuvaletlere, neyse o kadından çok korkup saklanmıştım birine de, kadın beni orda bulup dövmeye kalkışmıştı, kulağımı mı çekmişti yoksa. kulağımı çekmişti evet. vay bee evlat sevgisine bak! sebebini burda anlatmıştım: hanım evladı kızı, gerçekten kelimenin tam manasıyla hanım evladı, çöp kutusunun başında hanım hanımcık yumurtasını soyarken, kenarı işli peçetesinin üzerine özenle yerleştirdiği yoğurduna tuzu boca etmiştim ve o esnada tuzluğun kapağı açılmıştı, bütün tuz yoğurdun içine dökülmüştü. zehir gibi yoğurdu yiyen kızımız ağlamaya başlayınca da olaylar gelişmişti. 7 yaşındaydık. 

kısaca söylemek gerekirse, ben küçükken hanımevlatlarını, okula yumurta getirenleri ve her şeyi analarına yetiştirenleri hiç sevmezdim. düşünüyorum da aradan geçen 25 yıl hissiyatımda hiç bir değişiklik yaratmamış!

ben aslında rufus'un orkestrasında çalmak isterdim veya antony'nin de olabilir. çello çalmayı isterdim ama gitar da olabilirdi, aslında gitar çalarım ama çelloya dokunmadım bile. keşke olabilseydi. bu gece bi konserde çalmış olurdum o zaman. mesela rufus'un kardeşi için yazdığı şu şarkıda çalmak nasıl olurdu acaba? 



cep telefonumun markası 10 yıldır alcatel ya da 9 yıldır alcatel. bu 2. alcatel'im, peki ama 3.sü de alcatel olabilecek mi acaba? sahi, alcatel diye bir marka var mı hala?

aşk bence gerekli bir şey. çok faydalı.

ilk kopya ne ki, ilk öpüşme gibi bir şey mi? unutulmayacak bir anı falan herhalde ama ben hatırlamıyorum, hatırlasaydım da diğer kopyalarımdan çok daha farklı ve ilginç bi yanı olmazdı eminim.

en saçma huyum, kestirip atılması gereken bir meseleyi gereksiz yere uzatmamdır herhalde. gerçi eskiden daha beterdim şimdi öğrendim kısaltmayı, kasımpaşa'ya havale ediyorum, ne gam kalıyor ne kasavet! kasavet diye bir sözcük yoktu galiba ama iyi durdu orda, kalsın. (varmış.)

en sevdiğim bloglar zaman içinde değişiyor. bugünlerde pek blog okumuyorum ama şu adresi seviyorum: http://simplybreakfast.blogspot.com/ hayatın çok tekdüze gittiğini düşündüğüm zamanlarda aklıma burası gelirse -ki bir şekilde geliyor, fikrimi değiştiriyorum.

endişeli peri gördüm beni sobelediğini :)

Wednesday, November 14, 2007

Rufus Wainwright - Cigarettes And Chocolate Milk

youtube'daki bu konser kaydının türkiye'den izlenmesi yassahlanmıştır.

20 kasım amsterdam konserine gidemiyorum, gidemiyorum :(

miyes'in 31 ekim londra konserinde bana cep telefonundan dinlettiği 2 şarkıdan biri buydu. en sevdiklerimden. rufus istanbul'a gelsin!

turne programı burda, gidebilen gitsin ;)

Tuesday, July 24, 2007

Rufus Wainwright - Everybody Knows

youtube'daki bu konser kaydını türkiye'dekilerin izlemesi yassahlanmıştır.

Monday, July 23, 2007

antony'den sonra şimdi de aynı filmde gördüğüm (i am your man - leonard cohen) rufus wainwright'a taktım. gece gündüz onu dinliyorum. filmde antony'den başka tanımadığım biri daha vardı, çok iyiydi, kimdi derken rufus'u keşfettim 1-2 gün önce. everybody knows'u o kadar güzel söylüyor ki günde birkaç kez izlemeden duramıyorum. videonun başında anlattığı tatlı hikayeye filme gitmeden çok kısa bir süre önce endişeli peri'nin blogunda rastlamıştım, tekrar dinlerken hatırladım. ikizler burcunun o haftaki falında geçiyordu bu hikaye üstelik, yani burcumun. orda bahsedilen, şans eseri tam bu şarkının başında anlatılan hikaye işte, bir şarkı borcum vardı sana endişeli peri, buna ne dersin? bence nefis :)

filmin üzerinden nerdeyse 1 sene geçmişken iz bıraktığını farkettiğim ikinci adam oldu rufus. iyi ki izlemişim bu filmi, hem cohen hakkında bir sürü şey öğrendim (bu videoda görebileceğiniz gibi kot pantolonla arasının nasıl olduğunu örneğin ya da chelsea hotel şarkısının hikayesini) hem de rufus ve antony'yle tanıştım. son zamanlarda ikisinin hakkında yazılmış bir sürü yazıyı, röportajlarını vs. okudum, bu arada you tube'a da baya dadandım, neden söylüyorum bunu çünkü birkaç hafta öncesine kadar you tube'a hiç girmemiştim. konser programına da baktım rufus'un, buralara gelmeyecek maalesef ancak elif, miyes bakın sizin oralara geliyor, kaçırmayın!

konuyla ilgili:

endişeli peri, 15/10/2006 pazar : http://endiseliperi.blogspot.com/2006/10/ko-ve-ikizlerin-haftalk-fal-burada.html

rufus wainwright turne programı: http://www.rufuswainwright.com/events/

film: http://www.leonardcohenimyourman.com/

şarkının sözleri: http://www.azlyrics.com/lyrics/leonardcohen/everybodyknows.html