Vişnap

Yöresel Yemekler. etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Yöresel Yemekler. etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

visnap.blogspot.com

Merhabalar..

Bugünün iftar yemeği kaz yahnisiydi..

Sevdik mi.?

Tabii ki sevdik hem de çok sevdik her zaman ki gibi..

Yedik şükrettik iftar sofrasının başında yüce Rabb'imize verdiği nimetler için.

Rabb'im olmayanlara hele de çocuklu ailelere daha çok vermesi için çok dua ettik.

Onlar o çocuklar geleceğin büyükleri kıymetlileri hiç sıkıntı yüzü görmeseler keşke çocuk yaşlarında en çok besinlere ihtiyaç duydukları büyüme yaşlarında..

Bu arada benim canım can dostum cancağızım Elif'imin kulaklarını çınlattık.

Kendisi Kars dönüşü gelirken getirmişti kar soğuk ayazda kurutulmuş harika lezzetli kazı..

Rabb'im kazancına bereket sağlığına afiyet şifalar yaşamına yüksek mutluluklar versin.

Her iki cihanda kazananlardan olur İnşaAllah.

Pandemi dolayısı ile nasıl da uzun zamandır ayrı kaldık birbirimizden nasıl çok çok özledim. 

"Ben pandemiyi plandemi olarak görenlerdenim,asla inanmıyorum salgına aşıya vs.Anladığım çok büyük bir oyun içinde olup yok edilmek istendiğimiz."

Yasaklar hastalıklar bitince ilk görüp sıkıca sarılmak istediğimsin canım Elif'immm.

Haydi kolay olan tarife geçelim mi..?

Geçelim geçelim.

Malzemeler:
Yarım kaz
3 Adet orta boy kuru soğan
1 Yemek kaşığı biber salçası
2 Adet yeşil sivri biber
1 Adet kırmızı kapya biber
1 Çay kaşığı tuz
1 Kahve kaşığı kırmızı pul biber
1 Çay kaşığı karabiber
1 Kahve kaşığı kajun "opsiyonel"
1 Çay kaşığı garam masala "opsiyonel"
1 Yemek kaşığı tereyağ
1 Yemek kaşığı fındıkyağ

Tarif:
Kazı gün içinde iki üç defa suyunu değiştirerek bol suya koyup yarımşar saat aralıklar ile bekleterek fazla tuzundan arındıralım.
Son olarak pişireceğimiz tencereye alıp üzerini örtene kadar soğuk su koyalım.
Öncesi yüksek ateşte kaynayana kadar tutup sonrası ateşi en kısığa getirerek uzun süreli pişirelim.
Takribi pişme süresi üç,dört saati buluyor.
Bu esnada üzerinde oluşan kefini almayı ihmal etmeyelim.

Diğer yanda kuşaneye tereyağ ve fındık yağını alalım.
Üzerine kabaca piyazlık doğradığımız kuru soğanları ilave edip karamelize olana kadar soteleyelim.
Biberleri katıp sotelemeye devam edelim.

Lime lime yumaşacık pişen kaz etini iri parçalar halinde ayıklayarak kemiklerinden ayıralım.
Sotelenip karamelize olan soğanlara ilave edip bir iki çevirerek sotelemeye devam edelim.
Baharatlarını katalım ve üzerini örtecek kadar kazı haşladığımız sudan ilave edelim.
Beraber özleşene kadar ateşte pişirelim.
Yanında kaz suyuna salma frik pilavı ayran ve de salata olmazsa olmazımız ile servise sunalım.Afiyetle..
Sevgilerimle..

visnap.blogspot.com











Merhabalar..
Bugünler de yeme içme konularında bayağı bir huyum değişti.
Sevmem dediklerimi sever,seviyorum dediklerimi ise sevmez ve aramaz oldum.
Neden niçin bunu da bilmiş değilim.
Bildiğim bu  durumdan hayli memnunum.

Olayım şu yeni geldim Giresun Görele'den ve ben oralarda yeterince yöresel yemekler yedim yemesine ama..!
Geldiğimin ertesi günü canım fena halde kara lahana çorbası istiyor.

Semt pazarının kurulmasına ise daha 2 gün vardı o 2 gün bana geçmek bilmedi ve cumartesi geldi ben soluğu pazarda aldım.
Direk köy pazarı kısmına gittim taze kara lahanaları alıp başka da oyalanmadan doğru eve geldim.
Bu nasıl bir can istemesi ise.!

Hemen vakit kaybetmeden mutfağa geçtim pişirdim ve gerçekten istediğime değdi iki tabak çorbayı severek içtim ertesi günü öğlen içtim akşam içtim doyasıya içtim içtim:)

Annem çıksa gelse bana şaşar kalırdı zira eskiden kara lahana pişirdiklerinde evden kaçasım gelir hiç sevmezdim.
Malzemeler:
2 Bağ pancar "kara lahana"
2 Yemek kaşığı tereyağ "dolu dolu"
1 Yemek kaşığı fındık yağı
2 Adet orta boy kuru soğan
1 Ufak su bardağı fırın mısır unu
4 Su bardağı et suyu
İç yağ "ceviz büyüklüğünde"
1 Su bardağı  kuru fasulye
1 Kutu konserve mısır 
1-2 Tane kurutulmuş acı arnavut biberi
Tuz
Tarif:
Kuru fasulyeleri yıkayıp geceden soğuk su ile ıslatalım.
Ertesi günü kara lahana saplarını ayırıp ufak olarak doğrayıp bol su ile yıkayalım.
Sirkeli su dolu ayrı bir kaba alalım.

Yapraklarını da bütün olarak önlü arkalı tek tek dikkatli bakarak tek tek yıkayalım.
Yaprakların hepsini çorbalık olacak şekil de ufak olarak keselim.
Bol su ile bir kaç defa suyu temiz çıkana kadar yıkayalım.
Son suyuna sirke katıp doğranmış kara lahana yapraklarını beş on dakika bekletelim.

Evet sebzeleri ıspanak pazı kara lahana vs bunları yıkamasını bayağı abartıyorum farkındayım.
Bu huysuzluğumdan dolayı da dışarıda asla bu sebzeleri mecbur kalmadıkça yemem.
Çok şükür olsun hiç mecbur kalmadım kalmayım da.

Büyük tencereye tereyağı ve fındık yağını alıp eritelim.
Üzerine yemeklik doğradığımız kuru soğanları atıp hafif yumuşayana kadar kavuralım.
Mısır ununun yarısını ilave edip kokusu çıkana kadar kavurmaya devam edelim.
Üzerine geceden ıslattığımız kuru fasulyeleri süzüp ilave edelim.
Beş altı dakika beraber sotelemeye devam edelim.

Üzerine sıcak olarak et suyunu ilave edip yıkayıp süzdüğümüz kara lahana saplarını da ilave edelim.
Üzerlerini kapatacak seviyeye kadar sıcak su takviyesi yapalım.
Suyu azaldıkça yeterli sıcak su takviyesi yapalım.
İç yağını bütün olarak katalım.
Kurutulmuş arnavut biberlerini de ister bütün olarak ister açarak "çok acı olacağını göz ardı etmeyelim"çorbaya katalım.

Kara lahana sapları hafif yumuşadığında üzerine doğranmış yapraklarını ilave edelim.
Tuzunu da katıp karıştıralım.
Kapağı yarı aralık olarak orta kısık ateşte pişirmeye devam edelim.

Suyunun kıvamı duru ise azar azar bir yandan da devamlı karıştırarak kalan mısır ununu katalım.

Bu kısmı biraz önemli zira mısır unu fazla ya da az olmamalı ki lezzetini etkilemesin.
Kara lahana çorbası piştiğinde sıcak olarak üzerine acı biber yanında varsa mısır ekmeği ile servise sunalım.AFİYETLE..
Sevgilerimle..








Merhabalar..

Bayramınız Kutlu Olsun Sevgili Arkadaşlarım.

Bu bayram benim bayramım arifeden gelen canımın içi Elet'im ile bayramın ilk günü çocukluğumun bayramlık elbisesi güzelliğinde geçti ömrü canı varolsun bir tanemin.

Öğleden sonra tavuklu fette yaptım beraber afiyet ile yedik.
Ve tarif aşağıda.
Malzemeler:
300 Gr nohut
3 Adet "arap ekmeği"lavaş
Fındık yağı
2 Yemek kaşığı tereyağ
Yarım kg tavuk but "ızgaralık derisiz kemiksiz"
300 Gr süzme yoğurt
4/5 Yemek kaşığı tahin
Yarım limonun suyu
4 Diş sarımsak
2 Çay kaşığı kimyon
2 Yemek kaşığı fındık yağı
1 Tatlı kaşığı kırmızı toz biber
1 Kahve kaşığı tuz
Tarif:
Nohutları geceden soğuk su ile ıslatalım.
Ertesi günü suyunu süzüp üzerini geçecek miktarda su koyup iyice yumuşayana kadar haşlayalım.
Haşladığımız nohutu suyu ile beraber kenara alıp sıcak tutalım.

Arap ekmeklerini üçgen olacak şekilde orta büyüklükte kesip derin tencereye aldığımız kızgın fındık yağında devamlı alt üst ederek hafif renk değiştirene kadar kızartalım süzerek kenara alalım.

Diğer yanda tereyağını eritip içine kuş başından az küçük doğradığımız tavuk etlerini ilave edip kısık ateşte kavuralım.
İçine 1 çay kaşığı kimyon ve tuz katıp harmanlayarak kenara alalım.

Derin bir kaseye süzme yoğurdu,kalan diğer 1 çay kaşığı kimyonu,rendelediğimiz sarımsakları,tahini ve limon suyunu ilave edip çırpıcı ile tahinli sos incelene kadar çırpalım.
İçine bir yandan da kenara ayırdığımız nohut suyunu azar azar ilave edelim.
Tahinli yoğurtlu sosumuz istediğimiz incelikte kıvama gelince kenara alalım.

Servis tabağının altına kızarttığımız arap ekmeklerini bolca yayarak koyalım.
Üzerine bolca ılık nohutları sererek yayalım.
Kavurduğumuz kuşbaşı tavuk etlerini de nohutların üzerine ilave edelim.

Hepsinin üzerine çırpıp hazırladığımız tahinli yoğurtlu sosumuzu bolca döküp her tarafına yaydıralım.
Bir ufak sos tenceresinde fındık yağında kızdırdığımız toz kırmızı biberli yağımızı yoğurtlu sosun üzerine döküp hemen servis yapalım.AFİYETLE..
Suriye mutfağına ait bu nefis lezzetli fette salatasını her zaman yiyeceğimiz zaman hazırlayıp servis edelim.
Önceden yapıp bekletirsek lavaşlar da yumuşama oluyor.SEVGİLERİMLE..








Merhabalar..
Lokum pilavı Muğla Bodrum yöresine ait çok lezzetli yöresel bir tarif.
Ben de ilk olarak yıllar öncesi Bodrum'da yemiştim..

İnternet araştırması yaptım lokum pilavı ile ilgili kimi kıymaya kuru soğan katıyor kimi katmıyor aslı nedir nasıldır tam bilemedim.
Benim yerinde yediğim de kuru soğan var mıydı şu an hatırlamıyorum..!
Uzun zaman oldu çok uzun zaman.!

Her zaman yöresel lezzetleri yapmak özen ister aslını bozmamak gerekir diye düşünürüm.
O yüzden kuru soğanı malzeme listesine opsiyonel olarak yazdım.
Tercihe kalmış,ben ilave ettim orta boy bir adet kuru soğan.!

Kaç zamandır eriştesini kendim yapmak istedim de hamurunu yoğurmak açmak kesmek bunlar bana oldukça uzak olduğundan zaman darlığından dolayı bir de makarna hamuru açmak ustalık ister ben gibi hamur açmayı yeni yeni öğrenen biri olarak hep erteledim bu isteğimi.

Geçen devamlı kahvaltılık alışverişi yaptığım şarküteri dükkanına çeşit çeşit el ev yapımı makarna çeşitleri gelmiş.
Dikkatimi çekti ki ben bu tür hazır el ev yapımı makarnaları ürünleri vs güvenmediğim için almam.
Fakat şarküteri yetkilisi çok tavsiye edince denemek için bir paket "mini kare erişte kesme" makarnasından aldım.
Sonuç gerçekten tavsiye ettiği kadar varmış,yarın gittiğim de bir iki paket daha alacağım.

Ve lokum pilavı adı gibi harika bir lezzet lokum lokum..
Malzemeler:
Yarım paket kesme mini kare 250 gr erişte "lokum"
1 Yemek kaşığı sıvıyağ +1 tatlı kaşığı tuz "kaynayan su için"
2 Yemek kaşığı tereyağ
1 Adet orta boy kuru soğan "opsiyonel"
200/250 gr orta yağlı dana kıyma
1 Tatlı kaşığı karabiber
1 Kahve kaşığı tuz
1 Tatlı kaşığı kırmızı pul biber "opsiyonel"
Tarif:
Derince tencereye su koyup kaynamaya bırakalım.
Kaynayınca içine 1 tatlı kaşığı tuz ve bir yemek kaşığı sıvı yağ ilave edip mini kare erişteleri "lokumları" içine atıp pişmeye bırakalım.
Arada karıştırıp fazla yumuşatmadan al dente kıvamında iken ateşin altını kapatıp süzgece alıp süzülmelerini sağlayalım.

Bu arada kuru soğanı ince yemeklik doğrayıp 2 yemek kaşığı tereyağ ile soteleyelim.
Kıymasını ilave edip kıyma renk değiştirip suyunu çekene kadar kavuralım.
Baharatlarını ve tuzunu ilave edip ateşin altını kapatalım.

Süzülen lokumları tencereye alıp üzerine kavrulan kıymayı döküp alt üst usulca harmanlayıp karıştıralım.
Sıcak olarak yanın da buz gibi soğuk ayran,komposto vs ile servise sunalım.AFİYETLE..
SEVGİLERİMLE..








Merhabalar..
Kasaptan rica ettim tantuni yapacağım lütfen kuyruk yağı ve eti uygun boyda kesip doğrar mısınız diye sağolsunlar istediğim gibi doğradılar.

Tarifimi yazmadan önce Mersin'lilerin affına sığınırım.
Yöresel lezzetlerin her zaman aslına sadık kalınarak yapılmasından yanayım.

Bu ev usulü bir tantuni hiç bir zaman sizin oraların tantunisi gibi olmaz ama bizlerin de Mersin'e uzaklara oralara gelme şansımız olmadığı için tantuni keyfinden de mahrum kalmayalım değil mi.!

Kendimce yaptım mutfağımda bir dana antrikot tantuni.
Aslını yerinde yeme şansım olmadığı için mukayese etme durumum yok.
Fakat bu yapıp yediğim tantuni müthiş çok çok lezzetli oldu.

Kim bilir Mersin'in sizin oraların ki nasıl muhteşem nasıl lezzetlidir.
Belki bir gün yolumuz düşer oralara KISMET...!


Malzemeleri:
600 Gr dana antrikot
100 Gr kuyruk yağı
1 Yemek kaşığı tereyağ
1 Yemek kaşığı fındık yağ
5/6 Adet yeşil biber
1 Adet chilli biber
1 Tatlı kaşığı tuz
1 Adet orta boy domates
1 Tatlı kaşığı kırmızı pul biber
1 Kahve kaşığı kırmızı toz biber
1 Tatlı kaşığı kekik
Lavaş ekmek
Tarifi:
Saç tava yoksa "wok tavayı" iyice kızdıralım.
Tereyağ ve fındık yağı ilave edip eritelim.
Tavla zarı boyunda ki kuyruk yağlarını ve dana antrikot etleri tavaya alıp yüksek ateşte arada kaşıkla alt üst ederek soteleyip mühürleyelim.

Ateşi orta kısığa getirip usul usul pişmesini sağlayalım.Kendi saldığı suyu çekmeye başladığında etlerin pişip pişmediğini kontrol ederek gerektiğin de yarım veya bir çay bardağı sıcak su ilave edelim.

Biberlerin saplarını kesip atalım,ince olarak keselim ve etlere ilave edelim.
Tuzunu ve kekik hariç diğer baharatları katalım.
Etlerin pişmesine yakın ince yemeklik doğradığımız domatesleri de ilave edelim.
Domatesler saldığı suyu hafif çekince ateşin altını kapatalım.
Kekiğini ilave edip harmanlayalım.

Servis tabağını hafif ısıtalım.
Lavaşı tavada ki etlerin üzerine bastırıp yağlanmasını sağlayalım.
Üzerine tantuni kebabından koyup kişilerin isteğine göre ister sararak dürüm olarak "benim tercihim her zaman dürüm olarak yemek" 
ya da tabakta porsiyon olarak servise sunalım.
Yanın da ayran ve acı biber turşusu ve yine isteğe bağlı olarak maydanozu unutmayalım.
Yapacak olanlara afiyetler olsun.

SEVGİLERİMLE










Merhabalar..
Geçtiğimiz hafta sonu benim canım can dostum elif  Elet'im ziyarete geldi gelirken de çok sevdiğim Kars'ın en güzel yöresel lezzetlerinden ayazda kurutulmuş "KAZ" getirmişti.

Dedim ona ki kazı yıkayıp tencereye atıp pişirmek sana ait Elet'im sizin yörenin lezzetini bir KARS'lı olarak sen pişirmelisin.
Hem sen onu pişirirken çaylar kahveler ve de kurabiyeler benden ayağına kadar servisi de bana ait ama ilk bardağa kadar sonra ki çayların servisini hepsini sana devrediyorum deyip kahkaha ile güldük bu teklifime:)

Firik pilavını pişirmek ise bana aitti ve ikimiz birden geçtik mutfağa akşam yemeğine yetiştirmekti niyetimiz.
Kaz suyuna kaz etli firik pilavımız bir olay oldu akşam yemeğinin en gözde yemeğiydi yanında yaptığım karamelize soğanlı ciğer kavurması ise pek sönük kaldı:)
Malzemeleri:
Yarım adet kaz "pişirmek için yeterince su"
1 Su bardağı firik "300 gr"
Yarım su bardağı iri bulgur "125 gr"
2,5 Su bardağı kaz suyu
2 Yemek kaşığı tereyağ
2 Adet orta boy kuru soğan
1 Tatlı kaşığı kırmızı pul biber
1 Çay kaşığı toz şeker
1 Çay kaşığı tuz
Tarifi:
Kazı bir iki su yıkayıp üzerini iki üç parmak geçecek kadar su koyup ateşe alalım.Orta ısılı ateşte kaz pişip kemiklerinden ayrılana kadar kapağı kapalı olarak pişirelim.Suyu azaldıkça az az sıcak su ilave edelim.Pişince etini kemiklerinden ayırıp irice didelim suyunu da süzelim hazırda bekletelim.Buraya kadar olan kısmını Elet'im yaptı ben onun adına sizler için yazdım.

Not:Etlerinden ayırdığımız kemikleri hemen öyle asla atmıyoruz onları sıyırıp yemesi çok güzel oluyor değil mi Elet'im:))

Diğer yanda firik ve bulguru ayıklayalım,yıkayıp süzgece alalım süzülsünler.
Kuru soğanları piyazlık veya kabaca yemeklik doğrayalım.Ben piyaz olarak kestim.

Pilav tenceresine tereyağını alıp eritelim piyaz kuru soğanları atıp kısık ateşte iyice karamelize olana kadar kavuralım.Tuzunu,kırmızı pul biberini ve 1 çay kaşığı toz şekeri ilave edelim.
Süzgeçte süzülmüş olan firik ve bulguru da alalım tencereye ve üzerine ölçülü olarak iki buçuk su bardağı sıcak kaz suyunu üzerine dökelim.
Önce bir iki taşım orta harlı ateşte kaynatalım firiği sonrası ateşi kahve ocağı kısmında en kısığa getirip hafif suyunu çekmeye başlarken iri dittiğimiz kaz etlerini de katalım.Usul usul pişmesini temin edelim.Tamamen suyunu çekip pişen firiğimizi beş on dakika demlendirip dinlendirelim.

Ve sonrası "kaz suyuna kaz etli firik pilavı"nı sofrada sıcak olarak yanında soğuk ayran meyve suyu eşliğin de servise sunup mutlu sona ulaşalım.

İkimiz de nasıl mutlu olduk nasıl dolu dolu yaşadık 2 günlük hafta sonu tatilini.
Böylesi güzellikler neden bilmem her zaman çabuk bitiyor.
Bitti gitti geldi pazar günü ve hüzünlü veda zamanıydı.Yine Eksik kaldı tamamlanmadı sohbetimiz hasretimiz:(

Elet'im biliyorsun benim en büyük duam her zaman her an dileğim yüce Rabb'imden buraya İstanbul'a gelmen bana çok yakın olman.İnşaAllah hacet kapılarının ardına kadar açık olduğu ana denk gelir dualarım kabul olur.Seni seviyorum.<3
SEVGİLER..

























Merhabalar..
Daha önce  yapıp bloğumda paylaşmıştım o yumurtalı ve taze fasulyeliydi bu sefer patlıcanı tek olarak ve sade tercih ettim.Her iki çeşidi de nefis oluyor o an ki isteğe kalmış.Tek özelliği illa ki tereyağlı yapılmasıdır.
Malzemeleri:
2 Adet kemer patlıcan
2 Yemek kaşığı tereyağ
1 Su bardağı fırın mısır unu
Tuz
Tarifi:
Tencereye su koyup kaynamaya bırakalım.Biz de bu arada patlıcanları yıkayalım.Kabuklarını yol yol çizgili olarak soyalım.Soyduğumuz patlıcanları en kısmından ortadan ikiye keselim.Her kestiğimiz kısmı tekrardan ikiye keselim ve tekrarlayalım bu kesmeleri.Bir patlıcandan 8 uzun dilim patlıcan elde etmiş olalım.

Kaynayan suya atalım hafif yumuşayana kadar haşlayalım.Haşlanan patlıcan dilimlerini süzgeçe alıp iyice süzdürüp fazla sularını arındıralım.

Bir tepsi içine fırın mısır ununu koyup bir tatlı kaşığı tuz ilave edip harmanlayalım.Patlıcan dilimlerini elimize alıp avuç içimizle hafifçe bastırıp yassılaştıralım.Ve önlü arkalı mısır ununa bulayalım.

Dönderme tavasına "Karadeniz'e Özgü Çok Kullanışlı Bir Tava" bir yemek kaşığı tereyağını koyup eritip kızdıralım.Mısır unlu patlıcan dilimlerini tavaya sıralayalım.Kapağını kapatıp altının kızarmasını sağlayalım.Düz kapağı vasıtasıyla alt üst edip tavaya kalan diğer bir yemek kaşığı tereyağını alıp kızdıralım.Kapakta ki patlıcan dilimlerini tekrar tavaya alıp  kızarmayan diğer yanını da kızartalım.Ve soğutmadan sıcak olarak servise sunalım.
Mutlaka yapmanızı tavsiye edeceğim çok lezzetli ve bir o kadar da hafif bir tarif.Dediğim gibi lütfen illa ki tereyağ kullanın derim lezzeti yakalamak adına.
                                                    Sevgilerimle














Merhabalar..
Bugün mutfağımda bezelye döndermesi yaptım.Ben biraz taneli sevdiğimden ayrıca bir avuç kadar araka bezelye de kattım aralarına,şart değil.

Bu lezzetli yöresel tarif illa ki tereyağ istiyor hatta bence şart bile,ondan tereyağı tırnak içine alıp önemini belirttim.Yok ben sevmem tereyağlı değil illa da sağlıklı olmalı ondan dolayı sıvı yağlı yapacağım dersen aynı lezzeti yakalayamazsın benden demesi karar senin cancaazımmm.

Bir de bugünler de sevdiğim takip ettiğim bloglara uğrayamaz oldum bunun için huzursuz ve de üzgünüm.En kısa zamanda telafi etmek istiyorum.Bunda inanır mısınız şu kavurucu sıcakların etkisi çok çok fazla.Bloğuma tarifi yazıp dar çıkıyorum bilgisayarın başından.Ne içeriler ne dışarılar yok bir tek kare yer rahat nefes almaya.Klima olayını da pek sevmiyorum zira beni çarpıyor tutuluyorum.
Artık tarifime geçeyim bugün hava biraz serin nasıl güzel nasıl şeker gibi, bunaltmıyor çok şükür...
Malzemeleri:
Yarım kg yaprak bezelye "sultani"
1 Çay bardağı araka "taneli"bezelye "opsiyonel"
2 Yemek kaşığı tereyağ
1 Su bardağı fırın mısır unu
1 Adet yumurta "opsiyonel"
Tuz
Tarifi:
Sultani bezelyelerin uç kısımlarını keselim yıkayalım ve süzgeçe alalım.Tencereye su koyup kaynatalım.İçine bezelyeleri atıp yumuşayana kadar haşlayalım süzüp soğuk suya tutalım ve süzgeçe alalım süzülsünler.

Bir tepsiye mısır ununu alalım tuzunu ilave edip harmanlayalım.Süzülen bezelyeleri mısır unu ile iyice unlayalım.Fazla unlarını süzgeçle silkeleyip tereyağ koyup kızdırdığımız dönderme tavasına alalım.Her tarafa eşit olarak yaydıralım bezelyeleri.Tavanın kapağını kapatarak önce altını pişirip düz kapak vasıtası ile alt üst edip diğer yanının da pişmesini temin edelim.Bu aşamada isteğe bağlı olarak yumurtasını orta kısmına kıralım kapağı açık olarak kızarıp pişsin.
Ve soğutmadan sıcak olarak servise sunalım..
 "Dönderme tavası Karadeniz'e özgü düz kapağı içine girip kapanan bir güzel tava" Gördüğünüz her hangi bir yerden almanızı tavsiye ederim.Benim mutfakta adeta elim ayağım gibi çok işime yarıyor.
SEVGİLERİMLE..







Merhabalar..
Geçtiğimiz hafta sonu çok sevdiğim Elet'imi " elif "ziyarete Bursa'ya gittik.Çok güzel zaman geçirdik beraber.Ertesi günü yukarıya Uludağ'ına çıktık aşağıların sıcak bunaltıcı havasından sonra dağın serin havası bana cennet gibi geldiydi ve üşümek ne kadar güzelmiş dedim doyasıya üşümelerin tadını çıkartmak için önceleri sırtıma hırka filan almadım.Baktım soğuk ısırmaya başladı ince bir hırka bari olsun üzerimde deyip o esna da ayaklarımın üşümesi ile ohh dedim. Bir yerden de olsa soğuğu hissetmek nasılda güzel serin serin ferahlık veriyordu bana.

O zirvede içtiğim odun ateşinde demlenen çayın lezzetini ise unutmam mümkün değil.Güzel bir yemek yiyip sonrası aşağıya inip dağ evine gittik.Her taraf adeta Görele köyü gibiydi serin hava,yem yeşil bahçe.Bahçede yok yok ne istersen var git kendi ellerinle topla pişir ye.İşte aşağıda ki hoşkıranları da bahçeden topladım ve İstanbul'a gelince ilk işim onları pişirip hemen kavurmak oldu.

Hoşkıran kavurması ile ilk tanışma anılarım  ise  şöyle,kısaca hemen yazayım.

Bir süre önce gittiğim Görele'de alt kat komşumda yemiştim.İlk hiç bilmediğim yemediğim bir ot olduğu için çok çok az ver dedim baktım az dediğim o tabak tepeleme dolu bir sürü geldi önüme ben bunu asla yiyip bitiremem diye geçti aklımdan.İlk bir çatal aldım benim gözler birden kalp kalp oldu.Yok böyle bir lezzet olamaz nasıl lezzetliydi oyy oyy tabağımı sıyırdım yedim ve daha olsa yine yerim demiştim.Hiç unutmadım tadını o günden beri.Buradan yeniden alt kat komşuma çok teşekkür ediyorum beni hoşkıran lezzeti ile tenıştırdığı için.

İşte neden hemen acele ettim hoşkıranı kavurmak için kısaca bende ki anısını da anlatmış oldum.Şimdi gelelim benim tarifimle hoşkıran kavurmasına.Acaba içine iç yağ koysam mı diye tereddüt ettim.Komşuma telefon ettim yok duyuramadım sanırım fındık bahçesinde yoğun çalışıyordur.

Aklımda damağımda kaldığı kadarı ile yaptım ve sonuç aynı onun ki kadar çok çok lezzetli şahane oldu yemeğim.<3
Hoşkıran 
3 Adet büyük boy kuru soğan
1 Adet ceviz büyüklüğünde iç yağ
2 Yemek kaşığı tereyağ
Yarım çay bardağı fındık yağı
1 Tatlı kaşığı kırmızı pul biber
 Yarım tatlı kaşığı karabiber
1 Tatlı kaşığı tuz
Tarifi:
Hoşkıranların saplarını kesip atalım,yapraklarını bol suyla yıkayalım.Kaynar suya atıp bir kaç dakika yarı diri kıvamda haşlayalım.Soğuk suya atıp şoklayalım ve süzgeçe alıp süzülmesini sağlayalım.

Kuru soğanları kabaca yemeklik doğrayıp tereyağ ve fındık yağı ilave ettiğimiz tencereye alıp soğanları kavurmaya başlayalım.İçine bu aşamada ceviz büyüklüğünde iç yağ ilave edelim ve soğanlar karamelize olana kadar kavuralım.

Tuzunu kırmızı pul biberini katalım.Süzgeçte ki hoşkıran otların fazla suyunu elimizle sıkıp ilave edip yağına kalana kadar kavurmaya devam edelim.İnmesine yakın bol karabiber serpip sıcak olarak servise sunalım.

Daha önce şayet sizde benim gibi duymadığınız bilmediğiniz bu nefis otu bundan sonra gördüğünüzde tereddüt etmeden mutlaka alıp pişirin derim.Ve inanın yok böyle bir lezzet diyeceğinize adım gibi eminim.

İster kavurun ister bulgurlu hafif sulu yemeğini yapın ister yumurta kırın ya da sarımsaklı yoğurt ile de nefis olacağına eminim.Günlerce her öğün hoşkıran yesem asla bıkacağımı sanmıyorum .

Ben kavurduğum hoşkıranların yarısını ayırdım yarın onlardan güzel bir börek yapmayı düşünüyorum.Ya peynir ilave edeceğim ya da peynir hoşkıranın lezzetini gölgelemesin diye sadece hoşkıran kavurmasını koyacağım böreğe iç malzemesi olarak.Çok yakında tarifini ve görsellerini burada paylaşırım inşaAlllah.

Not:Hoşkıranları bahçeden topladığım için miktarını yazmadım.Aşağı yukarı tahmini 1 kg vardır diyorum.Sevgilerimle..