Uzun zamandır bloğuma da vakit ayıramadım. Bu hafta bekleyen tariflerimi ve fotoğraflarımı yayınlamayı düşünüyordum. Ama bir hafta geçmesine rağmen, yine oturamadım bilgisayarın başına...
İznimin 2 gününü ailemle geçirmek istedim. Zorlu bir Uludağ yolculuğu dönüşünde oğlumla beraber Akhisar'da kaldık. Sabah iyice dinlenmiş olarak kalktığımda, mutfaktan miss gibi tarçın ve aşure kokusu geliyordu. Bana özel:))
Kahvaltı sonrasında, kahve keyfinden önce oturup bu güzel aşureyi yedim.
Hımmm, nefiiiss...
Malzemeler:
- 2 su bardağı aşurelik buğday
- 4-5 su bardağı su (2 kez)
- 1/2 su bardağı nohut
- 1/2 su bardağı fasulye
- 1 kg şeker
- kuru üzüm
- kuş üzümü
- elma
- portakal kabuğu rendesi
- karanfil
- tuzsuz fıstık, ceviz, badem, susam, çam fıstığı, tarçın, nar, kuru kayısı
Yapılışı:
- Buğdayı akşamdan güzelce yıkayıp, 4-5 bardak su ile biraz kaynatıyoruz. Sabaha kadar tencerede bekletiyoruz.
- Sabah suyunu çekmiş olan buğdaya yine yaklaşık 4-5 bardak sıcak su ilave ederek iyice pişiriyoruz.
- Yine akşamdan kabartılan nohut ve fasulyeyi, sabah ayrı ayrı tencerelerde pişiriyoruz.
- Buğdaya önce şekeri ilave ediyoruz. Ardından pişen nohut ve fasulyeleri, istediğiniz kadar da (1 avuç gibi) kuru üzüm ekliyoruz. Ve 5-10 dakika daha kaynatıyoruz.
- Daha sonra ocağı kapatıp aşure daha sıcakken küçük küçük doğradığımız elmaları ve portakal kabuğunu ilave ediyoruz.
- Kaselere alıp, istediğimiz gibi süslüyoruz.
-Nuh'un gemisinin son günlerinde, ellerindeki yiyecekler giderek azalmış ve ayrı ayrı kimseye yetmeyecek kadar bakliyat ve kuruyemişler kalmış sadece. Birisi de bunların hepsini karıştırarak yemek yapabiliriz demiş. Ve buradan aşure çıkmış...
Bilmiyordum !.... :)