kızım etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
kızım etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

28 Haziran 2011 Salı

çıkık bir ayak

İstirahatteyiz, daha doğrusu şiş ve ağrıyan bir ayakla mecburi hareket kısıtlaması yaşıyoruz.
Söyleyenlere göre nazara geldik ama bence tamamen benim dikkatsizliğim. Haftasonu ailecenek şen şakrak bir şekilde kardeşimin nişanı için başka bir şehre uçacakken uçağa 10 metre kala önümdeki 10 cmlik yükseklikteki kaldırımın bittiğini görmedim ve ne olduğunu anlamadan yere kapaklandım. O kadar kötü düştüm ki pantolonum dizi yırtıldı elim yaralandı ayağım çıktı.. Tabi o anda sıcakken hissetmedim fazla ağrı ama uçağa bindikten sonra çok ağrıdı, buz falan koyduk şiş olmaması için. Hala aklıma geldikçe ürperdiğim ihtimal ya çocuk kucağımda olsaydı, çünkü çocuğu ben tutuyordum son anda kapıdan geçerken eşime verdim bende biletleri onaylattım. Allah korudu bizi, şükrediyorum. Şimdi evdeyiz annem gelip gidiyor yanıma bende üzerine biraz basabiliyorum artık ama hala şiş ve morarmaya döndü ayak.
Böyleyken böyle işte..
iznimin bitmesine 12 gün kaldı ama işyerinden daha erken başlamam yönünde talep var. yani bu hafta evdeki son haftam olabilir. iyileşirsem düşünürüm dedim bakalım..bebişkoyu abla kişisine emanet edeceğiz bir süre. sonra k.valide gelecek falan filan.. zor ki ne zor..
Zeynep kızımı uyuttum biraz nette turlayayım dedim ama uyandı şimdi. ben gider..

16 Haziran 2011 Perşembe

2. ay

Aslında 65. gün. Bu sabah gittik 2. ay aşılarımızı olduk. Boyumuza posumuza bakıldı. 5100 gr. ve 58 cm'yiz. Epey bi ağladık aşı sırasına tam üç tane aşı vurdular ki bitanesi yakıcıymış, dışarı çıkınca sustuk ama. Eczaneden ilaç, marketten öteberi aldık eve geldik. Bu aşılar huzursuzluk ve ateşlenme yaparmış ki kızçemde belirtiler başladı. Eve geldiğimizden beri huzursuz.
Hava kapalı ama boğucu nem var sanırsam.
Gece çok az uyuduk sabah da erken kalktık gözümden uyku akıyor. Çocuk uyuyunca bende uyuyayım desem o da namümkün. Çünkü gündüz gündüz uyuyamıyorum be kardeşim.
Çocukla gezmelere gitmek hele de akşam misafirlikleri yalan olmuş, ne oturduğundan bişey anlıyorsun ne konuştuğundan. Bu işleri bir yaşına kadar ertelemek gerek sanırım. Zaten işe başlayınca bunları yapmaya vakit de olmayacak.
Şu göğüs yarasından da el aman. Ondan çektiğimi başka bişeyden çekmedim iki ay oldu hala mı iyileşmez bir yara. Kullanmadığım krem de kalmadı.
 kopuk kopuk bi yazı oldu. olsun..

19 Mayıs 2011 Perşembe

günlerimiz nasıl geçiyor

Çok hızlı geçiyor. Akşam nasıl oluyor anlamıyorum. kırkımızın çıkmasına az kaldı. Ben bu yeni rolüme alıştım gibi artık. Bebek bakmakla ilgili hiçbir fikrim yokken -her ne kadar yeğenlerim olsa da bugüne kadar onlara sadece bakmışım:) gözlerimle- şimdi bebeğin kakasının renginden üşütmüş mü değil mi anlayabiliyorum :)
Tabi daha halen tecrübesiziz. Hala ara ara panik oluyorum. Akşam olsa da F. gelse bir an önce dediğim zamanlar oluyor. Ama çok şükür ilk on gündeki ruh halimden sıyrıldım çoktan. Lohusalık hallerinden midir nedir acayip bir ruh dalgalanması yaşadım bu da burada kayıt olsun bana. En ufak şeyde ağlayan, zırlak panik bir haldeydim ama çok şükür attım üzerimden epey. İnsanın etrafındakilere bu dönemde epey iş düşüyor. Bu halinin normal olmadığını bilip ona göre davranmaları, yapıcı olmaları gerekiyor. Bende de kendi annem de dahil herkes bu halimi çok yadırgadı, benden beklemedikleri bir cesaretsizlik sergiledim onlara göre, süpermenim ya ben herşeye anında adapte olan! nasıl böyle davranırmışım. Oysaki geçici bir halmiş, sadece yeni anne olmanın getirdiği psikolojiymiş, en azından bende öyle oldu.   Bu arada süt sorunsalları yaşadık üstüne tuz biber, halen de yaşıyoruz. Her süt seansımız acılar içinde geçiyor, olabildiğince anne sütü yetersiz kaldığında da mama takviyesiyle gidiyoruz bakalım.
Hayatımızda yeni bir sayfa açıldı, belki eskisi gibi özgür değiliz hatta şu an için bi markete bile gitmek lüks benim için ama çok datlu bir duygu bu, insanın içi titriyor her bakışında yaw :)