Oğlumun akşam 9'da uyuyup ertesi sabah 6 da uyandığı gecenin akşamına dönecek olursak..
Beni en çok şaşırtan aylar sonra uykumu almış olmamdı. İlk defa gece Kuzey uyanmadı, ilk defa Aliş'e hadi bu sefer sen kalk, söz sabaha kadar uyumasa da ben bakacağım demedim..
Ama o uyurken de yapacak bir şey bulamadım. TV izlemediği gibi paşa, bize de izletmiyor, gidip düğmesinden kapatıyor. Dolayısıyla TV'de pek dikkatimi çekmedi. Gittim geldim odasına, uyuyor. Bi yandan da nasıl özledim oğlumu. Uyansa da oynasak, konuşsa bıcır bıcır.. Mutfağa gittim, boş yoğurt kovasını gördüm. Düzgün olmasa da alt kısmını kestim bıçakla. Sonra yünlerime baktım, Şal yaparım diye ayırdığım 3 çile yünü gördüm. Kuzey'in odasının renklerine de çok uygundu. Başladım sarmaya. Aliş de yardım etti. : ))) Yoğurt kabı bir anda bambaşka bir hal aldı.
Sonuç süper. Oğlumun odasında yerini aldı. Günlük kullandığı, acil lazım olan eşyaları içinde şimdi.
------
Dünyaya karşı tavrın arınınki gibi olsun. Arı incecik dala konduğunda onu kırmaz. Yediği zaman yiyeceklerin en temizini yer. Ürettiği zaman en güzelini (balı) üretir...