Zeynep'in blogunda okuyunca aklıma geldi.. hemen yazmak istedim.. Öncelikle Zeynep, benim kardeşimin arkadaşı.. Daha birbirimizi canlı olarak görmüş değiliz, ama telefonda konuşmuşluğumuz var; seslerimizi tanırız, sonra resimlerimizi görmüşlüğümüz var.. Yani biliyoruz birbirimizi.. Bloglarımızı takip ediyoruz, çok şey öğreniyorum ondan.. bir de ben Zeynep'i gerçekten çok seviyorum; içim ısınıyor, kanım kaynıyor ona.. Sanırım kan çekiyor azıcık da.. Zeynep de benim gibi yarım kan Trakyalı.. belki de bundan :)) Neyse bugün yazmış, Trakyalıların, sözcüklerin başındaki "H" harfini atladığını, harften tasarruf ettiğini..
Ama ne yapsınlar canım! serde Avrupalılık var :)) İspanyolca'da da baştaki "H" okunmaz.. Mesela hola (merhaba), "ola" diye okunur.. Hasta la vista (görüşürüz), "asta la vista" diye okunur.. Azıcık İspanyolca dersi almıştım da oradan biliyorum :)) Beginner seviyesinde kaldı.. hala sadece selamlaşabiliyorum..
Zeynep bahsetmiş; Haluk isimli bir arkadaşının sünnetinde, hediye gelen 10 altın harfin 8'i "A" harfi imiş :))))
Ben de hatırladım.. ilkokul 5. sınıftayken bir aşk mektubu almıştım.. isimsiz bir mektup.. çantama bırakılmış.. Dörde katlanmış bir kağıt.. Açıyorsuuuuuuuuun.. Kocaman harflerle "AYATIM" yazıyor... hemen anlamıştım kim olduğunu :))) Sınıfta; Trakyalı, sarışın, mavi gözlü sadece bir çocuk vardı :))