devlet baba etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
devlet baba etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

5 Mayıs 2015 Salı

Atanamayan öğretmenler meselesinde suçlu kim?

Atanamayan Öğretmenler

Hemen hemen hepimizin duyduğu bir öğretmenlerim atanamama problemi bulunuyor. 2taraf.net de bugün bu konuyu tartışmaya açmış. Bence bu arkadaşlar, öğretmenlik bölümüne giriş yaparken devletin, iş garantisi vermediğini daha o zaman anlamalıydılar. Bu ülkenin bu kadar da öğretmene ihtiyacı yok ki. Devlet de öncelikle üniversitelerdeki öğretmenlik bölümüne öğrenci alımlarını azaltmalı. 

Atanamayan öğretmenler problemi
Atanamayan öğretmenler problemi 

http://2taraf.net/topic/atanamayan-ogretmenler-konusunda-ana-problem-devletin-kisitli-kadro-acmasi-mi/

30 Ekim 2013 Çarşamba

Güvenilir Gıda Kamu Spotu

Nafile bir kamu spotu

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın kamu spotunu televizyonda görmüşsünüzdür. Sinem adında bir kız, restoranda yemek yemek ister ve gıdanın hijyen, gdo, tarım ilaçları kalıntısı açısından güvenilir olup olmadığından emin değildir. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı da gıdaların her an kontrol altında olduğunu söyler. Bu kamu spotu hiç içinizde bir ferahlama hissi yaratıyor mu? Ben de en ufak bir iç rahatlaması yaratmıyor da.

 

18 Ocak 2013 Cuma

Çek mağduru kimdir? Karşılıksız çek yazan mı? Elinde çek patlayan satıcı mı?

Ahlaksızdan yana olan bir sistemin sorgulaması

Bu ülkede yaşayan ender dürüst insanlardansanız, elbette paranızı birileri gasp edecektir. Bu kaçınılmaz bir gerçek.

Dürüst bir mal sahibiyseniz, büyük olasılıkla kiracınız yamuk çıkacaktır. Ve kiranızı güç bela alabileceksiniz.

Dürüst bir kiracı olsanız, yine büyük olasılıkla mal sahibinizin acımasız zamları ve talepleri ile karşılacaksınız.

Ticarette kullanılan yaygın bir ödeme şekli olan çe kullanımında da durum yine dürüstün aleyhine.

Yüce ulu devletimiz, yine mağdurun yanında (!)

Ticarete başlayıp iki kuruş para görünce hemen altına sıfır araba çeken, karısını altınlara boğan, çocuğunu kolejlerde okutan hava civası o biçim olan tonla insanımız var.

Adam, nasıl olsa vadesi gelince ödemeyeceğim ki şeklinde çekleri yazıyor. Beyimiz patron olmuş ya, yaz babam yaz. Çek yazmak bedava nasıl olsa.  Bankalar da, bilinçsizce çek defteri vermeye devam ediyor. İş Bankası bu konuda çok katı. Ama İş Bankası'ndan artık çek alamayan dolandırıcılar, daha dandik bankalardan yine çek karnesi alabiliyorlar. Nasıl olsa bankaların çek yaprağı başına sorumlulukları çok cüzi mertebelerde.



Dolandırıcı insanımız, önce iyi bir sicil yaratmak için bir kaç kez çek ödemesi gerçekleştirir. Ardından büyük voleyi vurmak için pusuda bekler. Nasıl olsa bu ülkede vergisini ödeyen, trafik cezasını ödeyen, elektrik faturasını ödeyen hep cezalandırılmıştır. Devlet, dolandırıcıya bir şekilde sahip çıkar.

Piyasaya vole vurma zamanı gelince, ardı ardına dolandırıcı insanımızın çekleri patlamaya başlar. Peşpeşe çekleri yazılır. Hesabını kitabını bu çeklerin ödenmesi üzerine yapan, gerçekten iyi niyetli satıcılar bir anda finansal açıdan zor duruma düşer. Belki de kimileri iflas eder.

Karşılıksız çek yazan dolandırıcılara, bu gerçek mağdur olan parasını alamayan satıcılar dava açar.
Ama devlet baba da sahtekara kucak açar ve medyada haberlerini gördüğümüz "Çek mağdurlarını kurtarma projesi" için çalışır.

Şimdi, çek mağduru kimdir?

Sattığı mal için fatura kesip devlete kdv, kurumlar vergisi ödeyen ve de müşterisinden parasını alamayan tedarikçi mi? Yoksa aldığı malın parasını ödeyemeyip son model arabayla fink atan, para öyle yenmez, işte böyle yenir diyen dolandırıcı mı çek mağdurudur?

9 Mayıs 2012 Çarşamba

TRT Diyanet Hayırlı Olsun (!)

Bir TRT  Diyanet'imiz eksikti

Hükümet, devlet ve şehir tiyatrolarına harcadığı parayı çer çöp olarak görürken, TRT Diyanet adından yeni bir kanal açmaya hazırlanıyor. TRT'nin konu ile ilgili haberi aşağıdadır:
"Devlet tiyatrolarıa bütçe yok, TRT Diyanet'e ilahi bütçe var"
TRT ve Diyanet İşleri Başkanlığı "TRT Diyanet" adlı yeni televizyon kalanı için son adımı attı ve iki kurum arasında protokol imzalandı.

Diyanet TV protokolü , Başbakan Yardımcıları Bülent Arınç ve Bekir Bozdağ ile TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin ve Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez 'ın katılımlarıyla imzalandı.

TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin, TRT Diyanet Kanalı'nın protokol imza töreninde konuştu. Şahin kanalın yayın içeriği hakkında bilgi verdi:

''Bu kanal Türkiye için bir ilk. TRT Anadolu kanalında başlangıçta 12 saat süreyle yayın yapacak. Yayın akışında Diyanet İşleri Başkanlığı ile ortak bir çalışma yapılacak.  Güncel tartışma programları, cami hikayeleri, tefsir saati, dini soruları cevaplama saati, meal saati, hatim saati, naklen cuma namazı, kültür-sanat, çocuklar için dini eğitim programları, belgesel programları, kadın ve müzik programları gibi programlar yer alacak. Kanal, dindar olsun olmasın dini ve kültürel programlarıyla herkese hitap edecek.''

Törende konuşan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ise; "Temmuz ayının 17'sinden itibaren, yeni bir Ramazanda,  yeni bir coşkuyla TRT Diyanet Tv  kanalı çalışmaya başlayacak. Dünyanın her yerinde din ihtiyaç kaynağı. Asıl kaynaklardan Allah'ı, Peygamberi en güzel şekilde anlatmaktan geçiyor. Bizim bir aile yapımız var korumak zorundayız. Diyanet TV, kadına, çocuğa, aileye güzel programlar yapabilirse 5 - 10 saat izlemeye gerek yok." dedi.

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ ise şunları söyledi:
"Bu güne kadar bu adımı atmadığımız eksikliktir. Kamu alanında ilk defa böylesi bir adımı atıyoruz. Bu tarihi bir adım. Diyanet, TRT ile işbirliği içinde şimdi 12 saat ama ilerde 24 saate çıkartacak kudrete sahip olduğu zaman onun adımları atılacaktır. Tek gayemiz İslam'ın doğru anlatılması, anlaşılmasına katkı sağlamaktır."

Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez de neden böyle bir televizyon kanalına ihtiyaç duyduklarını açıkladı.

Görmez; "Toplumsal yapı hızla değişiyor. Din alanında önemli sorular ve sorunlar var. Bu soru ve sorunlar sadece camilerde konuşulmamalı. Toplum din konusunda sahih bilgilere ihtiyaç duyuyor" diye konuştu.

Ramazan ayında yayına başlayacak olan kanalın ilk test yayını, 16 Haziran 2012  Miraç Kandili günü başlayacak.

Kaynak: TRT haber

8 Mayıs 2012 Salı

Kaç tane devlet var bu ülkede?

Nikah işlemlerime başlamak için Ataşehir Belediyesi'ne gitmemle başlayan komediyi anlatayım:

Ataşehir Belediyesi'nin Nikah Dairesi'ne giderek, nikah başvurusu için hangi evrakların gerektiğini sordum. Ataşehir Belediyesi Nikah Dairesi'ndeki görevli: "ikametgah, sağlık raporu, fotoğraf ve sağlık raporu getirin" dedi ve ekledi "sağlık raporu sağlık ocaklarından alınabileceği gibi Ataşehir'deki Türkan Saylan Tıp Merkezi'nden de alınabilir" dedi.

Ben de zaten Ataşehir Belediyesi'nin kurduğu ve anlaşmalı olduğu Türkan Saylan Tıp Merkezi'ne gidip sağlık raporu alayım dedim. Böylelikle parayı basıp hızlıca sağlık raporunu çıkarabilirim diye düşündüm.

Kalktım Türkan Saylan Tıp Merkezi'ne gittim. İşlemlere tam başladım, bana şu ilginç soruyu sordular: "Nikahınızı nerede yapacaksınız?" Ben de dedim ki: "Nikahın nerede yapılacağının bir önemi var mı ki?" Türkan Saylan Tıp Merkezi'ndeki görevli de bana " Evet, başka belediyede nikahınızı yaparsanız, bizim sağlık raporunu kabul etmeyebilir" dedi.

Bu ne biçim ülke böyle?

Ataşehir belediyesi, nikah işlemindeki rant için beni Türkan Saylan Tıp Merkezi'ne yönlendirir. Başka belediyede nikahı yapacak olursak, o belediye de hani bana rant, hani bana rant der.

Her belediye ayrı bir devlet olmuş, bir belediyenin tanıdığı dökümanı, diğer belediye tanımıyor. 

Belediyeler bize hizmet için mi var yoksa biz onların müşterisi miyiz?

17 Ocak 2012 Salı

Türkiye'nin İhracatı Geliştirme Kafası


İç piyasadaki ticari ahlakın bitmiş olması (tahsilat sorunları, karşılıksız çekler, çok uzun ve keyfi ödeme vadeleri vs..) bizleri dış pazarlar aramaya itmişti. Bir yerlerden başayalım dedik. Gittik alibaba.com'a gold supplier (altın tedarikçi) olmak için başvurduk. Böylelikle tüm dünya pazarlarında ürünümüzü sergileyebilecek ve sipariş toplayabilecektik. Geçen yılın parası ile 5500 TL + kdv bir yıllık üyelik için ödedik. Alibaba.com'un Türkiye ofisi de yatırdığımız paranın %70'ni ihracatı teşvik kapsamında alacağımızı söyledi. 

İşte, ihracatı teşvik komedisi de böyle başladı ( Olacak o kadar programlarını aratmayacak şekilde)


Aşağıdaki maddelerde belirtilen evrakları topladık... 
  • E-ticaret sitelerine üyelik desteği başvuru formu (ek d-1)
  • Ekonomi Bakanlığı'na beyanname
  • Maliye Bakanlığı'na taahhütname
  • Faturanın aslı
  • Maliye Bakanlığı'na vergi borcu olmadığına dair "borcu yoktur" yazısı
  • Sosyal Güvenlik Kurumu'na borcu olmadığına dair "borcu yoktur" yazısı
  • Ekonomi Bakanlığı'nın ilgili bölgesine hitaben dilekçe


Ekonomi Bakanlığı'nın İhracat Bilgilendirme Platformu ile defalarca görüştük. Ülkemizin çok yoğun, güzide memurları dosyalar içerisinde öylesine kaybolmuşlar ki bizim dosyaya sıra gelene kadar 3 aydan fazla geçti.

Birgün tekrar aradığımızda canla başla çalışan Türk memuru, topladığımız evrakların üstünden 3 ay geçtiğini ve geçerliliğini kaybettiğini söyledi. Ve tekrar, baştan bu evrakları toplamamız gerektiğini belirtti.

Bakan Zafer Çağlayan ihracat rakamları şöyle rekor kırdı, 2023'te ihracat hedefi 500 milyar dolar diyor ama ihracat yapan KOBİ'ler neler çekiyor, biliyor mu acaba.