İMZA:KIZIN

Banu Özkan Tozluyurt,Selgin GB ve Esra Aylin Akalın'ın öncülüğünde Mart ayında başlanan proje,114 kadının babalarına yazdığı mektuplarla kitaba dönüştü.

Kitabın geliri ''21.Yüzyıl Eğitim ve Kültür Vakfı''na 'Bir Çocuk Daha Okusun diye'bağışlanacak.Kitabı almalı,okumalı,hediye etmeli değil mi?

Kitabı okumadan önce lütfen Esra Hanım'ın önerilerine kulak veriniz.

"Aranızda “Ah tüh vah! Ben niye bu kitapta yokum?” diyen varsa, üzülmesin. Ya İmza:Karın için mektubunu hazırlasın, ya da İmza:Kızın için açtığımız blogda yayınlanmak üzere bize göndersin! Yapılacakları toparlıyorum:
1- Kağıt mendil alınız
2- Kitapçıdan kitabı edinip okuyunuz. Küçük dozlarda, yemekten 1 saat sonra okumaya dikkat ediniz.Toplu okumalar bünyenize ağır gelebilir.
3- Sizin yazınız yoksa dert etmeyip hemen klavye başına koşup bir solukta mektubunuzu yazınız. imzakizin@gmail.com‘a gönderiniz.
4- Kimler yazmış, kapak nasıl, hazırlayan diğer 2 kişi kim gibi daha fazla bilgi için imzakizin.com adresini ziyaret ediniz.
5-İmza:Kızın hakkında bundan sonra ne olup bitiyor öğrenmek için facebook ya da twitterda takip ediniz."


Okumaktan büyük keyif aldığım;Leylakdalı Lale,Müge ve Dilek de birer mektup yazmışlar babalarına.Öncelikle onları kutluyorum.Sonra da projeyi başlatan Banu Özkan Tozluyurt,Selgin GB,ve Esra Aylin Akalın' teşekkürler gönderiyorum.

Ben de babama mektubumu imzakızın.com da yazacağım.

Sevgilerimle.

AŞURE

Aşure tarifi mi?Sanırım ölçüleriyle  veremeyeceğim.Tek bildiğim yarım kilo buğday haşlandıktan sonra göz kararı ,el ayarı , haşlanmış nohut,kuru fasulye,küçük küçük doğranmış kayısı,kuru üzüm,elma,ayva,portakal kabuğu,ekleyip pişirmek.Malzemeler yumuşayınca şekerini eklemek.Biraz daha kaynattıktan sonra kase ve kaplara paylaştırıp üstünü kuruyemişlerle süslemek.

Sonrası keyif. Arkadaşına,komşuna dağıtmak.Onlardan geleni yemek.Bereket istemek.
Aşure de kısır gibi.Herkes farklı sever.Kimi ılıkken yer kimi soğutup.Kimi azıcık sulu sever kimi yoğun.Ama sevmem diyeni görmedim.
Bereket olsun evlerimize.

KÖMBE

Kömbeyle tanışmam 15 yıl öncesine dayanır.Bankada birlikte çalıştığım sevgili arkadaşım Serdal'a Antakya'dan ,annesinin yolladığı bu şahane kurabiyeye bayılmıştım.Antakya'da bayramlarda çok miktarda yapılıp,mahalle fırınlarında pişirilen ve uzun süre bayatlamayan bir kurabiye. O kadar çok sevmiştim ki,bir süre her doğumgünümde şımarıklık edip Serdal'ın eşi Gülşen'den kömbe istiyordum.(İnsaın nazının geçeceği arkadaşları olması çok güzel)Neyse memlekete bir gidişlerinde bana da kömbe kalıbı ve kömbe baharatı getirdiler.O gün bu gündür sık sık yaparım ben de. Dahası eşimin çalıştığı şirketi,İskenderun'lu bir grup satın alınca şirkette de kömbeyi bilen,seven bir sürü kişi oldu.Yaptıkça onlara da gönderdim.Tam not aldı kurabiyeler...

Bunlar ahşap kömbe kalıpları,

Bunlar da plastik olanları.

Önce 2-3 tane damla sakızını öğüterek başladım kurabiyeyi yapmaya,eklenecek diğer baharatlar toz halinde çünkü.
Malzemeler: 250 gram tereyağı
170 gram toz şeker
1 çay bardağı süt 450-500 gram un
Baharatlar
damla sakızı
karanfil
tarçın
yeni bahar
mahlep
muskat
vanilya
Bu baharatların hepsinden dolu dolu birer çay kaşığı koymanız yeterlidir.
 Üstü için susam ,içi için ceviz

 Erimiş tereyağına şeker ve sütü kaşıkla karıştırıp un ve baharatları ekleyerek yuğurun.Kömbe kalıbının içine cevizden biraz büyük hamur parçasını bastırarak kalıbın şeklini almasını sağlayın ve ters çevirip tezgaha tık diye vurun.Hemenen düşecektir kurabiye.Yağlı kağıt kaplanmış tepside 175 derecede 20-25 dakika pişirin.
Kurabiyeler pişmeye başladığında evinizde muhteşem bir koku olacak.

Afiyet olsun.

Sevgiler.