Aziziye Tabyaları -Erzurum

Bastığın yerleri 'toprak' diyerek geçme, tanı!Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı.Sen şehid oğlusun, incitme, yazıktır, atanı.Verme, dünyâları alsan da bu cennet vatanı.

Milli Şairimiz M.Akif Ersoy Milli Marşımız olan İstiklal Marşını ne kadar güzel ve anlamlı yazmış

Aziziye Tabyaları , 1877 - 1878 Osmanlı - Rus Savaşı'nda kahramanca çarpışmalara sahne olmuş tabyadır. Erzurum ili sınırları içerisinde yer alan Top Dağı'nın eteklerindedir ve güneyden kuzeye üç tanedirler .
Aziziye tabyası denilince akla ilk Nene Hatun gelir.

Kadını ayrı, erkeği ayrı destan yaratan Türk ordusunun Aziziye Tabyalarında kazandığı "Aziziye Zaferi" askerlik tarifinde ordu-millet bütünleşmesinin en güzel örneklerinden biridir.

Nene Hatun - Erzurum

Nene Hatun 1857 yılında Erzurum' da doğdu Erzurum 'daki Aziziye Tabyası'nın savunulmasında kahramanca çalışarak adını tarihe yazdıran Türk kadınıdır. Aziziye savunmasına 20 yaşlarında genç bir gelinken, küçük yaştaki oğlunu ve 3 aylık kızını evde bırakarak vatan – memleket savunmasına katılmıştır.




Nene Hatun o günleri özetle şöyle anlatmıştır:

Ağabeyim Hasan cepheden ağır yaralı olarak bir gece önce eve gelmişti. Bir yandan ona bakarken, bir yandan da 3 aylık çocuğumu emziriyordum. Kardeşim o gece kollarımın arasında öldü. Sabaha karşı minarelerden 'Moskof Aziziye'ye girdi' diye haykırışlar başlayınca, kardeşimin alnını öpüp, 'Seni öldüreni öldüreceğim' diye and içtim. Yavrumu Allah'a emanet ettikten sonra, ağabeyimin tüfeğini alıp dışarı fırladım. Sel gibi Aziziye'ye akıyorduk. Tabyanın mazgallarından düşman ölüm yağdırıyordu. Düşmanda iyi silah vardı, bizde de iman. İleri atıldım. Vatanı savunan Dadaşlar arasına karıştım.




Tabya'nın geri alınmasının ardından, aralarında Nene Hâtun'un da bulunduğu yaralıların tedâvisine başlandı. Fakat bu sırada Nene Hâtun yaralı olmasına rağmen diğer yaralıların tedavisini yapmak için çalışmıştır. Nene Hâtun bu özverisiyle tanınıp, saygı ile sevilmiştir

Nene Hatun Anıtı

Nene Hatun'un vatan için gece başlayan mücâdelesi, tüm düşman Erzurum'dan kovuluncaya kadar devam etti. Erzurum'un her karış toprağında cephâne taşıyarak, yaralılara hemşirelik yaparak, yemek pişirerek, su dağıtarak, hizmetten hizmete koşarak destanlaşmıştır.

98 sene yaşadığı Erzurum 'da 22 Mayıs 1955' de zatürre hastalığından dolayı vefat etmiştir.

Gezip görmek isteyen arkadaşlara küçük bir not :

Nene Hatun'un mezarı Tabyalar denilen bölgede bulunuyor ( şehir dışı ) , ulaşımı ancak özel araç ile sağlanıyor , askeri bölge olduğundan dolayı kimlik bırakarak girebilirsiniz ...

Atatürk Evi - Erzurum

Erzurum Kongresi için Erzurum’ a gelen Atatürk bu konakta kalmıştır . Cumhuriyet’in ilanından sonra
Erzurum'a tekrar gelen Atatürk'e Erzurum ‘lular bu evi hediye etmişlerdir. Atatürk'ün vefatından sonra, Çocuk Esirgeme Kurumuna verilmiştir. 1984 yılında Kültür Bakanlığına devredilerek, Atatürk Evi olarak düzenlenmiştir.