Tuzlular etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Tuzlular etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

08 Haziran, 2019

TUZLU SCONE


Peynirli scone ve otlu tereyağ...
Sabah kalkıp yapılsa bile kahvaltıya yetiştirilecek kadar pratik ve verdiğiniz emeğin çok üstünde bir tarif var bugün. Scone bir çeşit çörek, dışı çıtır, ortası yumuşak nefis bir lezzet. 
Aslında İngiliz kökenli olan scone, geleneksel  çay saati eşlikçisi olarak ünlenmiş. Bence her saatte çay ile çok yakışıyor. Genelde hafif tatlı yapılan, kaymak- krema ve reçel ile yenilen versiyonu yapılsa da artık çok farklı hazırlanan scone mevcut. Benim tarifimde peynirli yani tuzlu bir çeşidi. Tarifi uygularken yazdığım bir kaç püf noktasına dikkat ederseniz tarifi kolayca uygulayıp, çöreğin tadına bakabilirsiniz. 

Malzemeler: (12 çörek için)

- 200 gr un (1,5 su bardağı)

- 75 gr soğuk tereyağ 
- 1 yumurta 
- 1/4 su bardağı krema
- 1/4 su bardağı süt 
- 1 su bardağı rendelenmiş eski kaşar peyniri 
- 1 tatlı kaşığı toz şeker 
- 1 çay kaşığı tuz 
- 1 tatlı kaşığı kabartma tozu 
- 1 çay kaşığı karbonat 

Yapılışı:

Derin bir kasede un, toz şeker, tuz, karbonat, kabartma tozunu karıştırdıktan sonra, rendelenmiş peyniri de ekleyip tüm kuru malzemeleri karıştırıyoruz. Daha sonra ufak küpler halinde kesilmiş tereyağını ekleyip, çatalla veya varsa hamur yoğurma aparatı ile karıştırıp, karışımın ufak pirinc taneleri gibi olmasını sağlıyoruz. Burada tereyağının çok soğuk olması ve karıştırma işlemini elinizi kullanmadan yapmak önemli. Krema, sut ve yumurtayı çırpıp, içinden 2-3 yemek kaşığı kadar kısmını üzerine sürmek için ayırıp, hamurun orta kısmına döküp, yine elimizi kullanmadan çatal ile karıştırıp bir araya gelmesini sağlıyoruz. Bu süreçte de mümkün olduğunca el kullanmamak gerekiyor. Çok mecbur kalırsanız sadece parmak uçlarınızla hamurun toplarlanmasını saylayın. Parmak uçları, avuç içinden daha düşük ısıdadır ve tereyağının erimesini geciktirir. Hamur hazır olunca streç filme sarıp tekrar buzdolabına koyuyoruz. Dilerseniz hamuru bu şekilde önceden hazırlayıp, buzdolabında bekletebilir ve pişirmeyi sonra yapabilirsiniz. Ama aceleniz varsa tekrar soğutma işlemini buzlukta yapabilirsiniz. Soğumuş hamurumuzu 2 parçaya ayırıp, hafifçe yuvarladıktan sonra, iki yağlı kağıt arasına alıp merdane yardımı ile hafifçe bastırarak 1,5 cm kalınlığında açıyoruz.



Devamını Oku...

03 Ağustos, 2018

GÜNEŞ TART - KABAK ÇİÇEKLİ ve PEYNİRLİ TART



Bu tuzlu tartı çok sevdiniz ben de ismini yaz güneşi koydum. Kabak çiçeğini çok seviyorum, dolmasının, semizotu ile yemeğinin ve salatasının, kızartmasının yanı sıra tartı da bizim menüye girmiş oldu. Yaparken çok zevkle yapmıştım, tabanı ilk başta galet yapmak üzere  hamuru hazırlarım ama kabak çiçeklerinin kapanmaması için kenarlarını kapatmadım ve tart kalıbında pişirdim. Böylece galet yerine tart oldu. Galet aslında tuzlu veya tatlı tart hamurlarının kalıp yerine kenarları kapatılarak pişirilen, şekil itibariyle daha pratik hallerine verilen isim. Bu genel bilgi sonrası tuzlu tartımızın tarifine geçebiliriz.

Malzemeler: 

Taban için:

- 250 gr un
- 150 gr tereyağ( küpler halinde kesilmiş ve buzdolabından yeni çıkmış
- 1 yemek kaşığı elma sirkesi
- 2-3 yemek kaşığı soğuk su
- Az tuz

Harcı için:

- 250 gr ricotta peyniri ( yerine yağlı bir lor kullanabilirsiniz)
- 1 yumurta sarısı 
- 2-3 dal frenk soğanı 
- Tuz, karabiber
- 4-5 adet kabak çiçeği 
- 1 tatlı kaşığı siyah susam (yerine çörek otu kullanabilirsiniz) 
- 1 yemek kaşığı parmesan peyniri rendesi 

Yapılışı: 

Hamuru tereyağ, un ve tuzu birlikte mutfak robotu, rondo yardımıyla karıştırıp, ufak toplar olana kadar çalıştırıyoruz. Sonrasında sirke su karışımını ekleyip, hamurun biraz toplanmasını sağlıyoruz. Hamur toparlanınca el ısısına çok dikkat ederek streç filme sararak 30 dakika kadar buzdolabında bekletiyoruz. Sonrasında hamuru iki yağlı kağıt arasında merdane ile açıyoruz, bu şekilde daha kolay açıp, şekil verebiliriz, ayrıca galet yapmayı düşünürseniz yağlı kağıdın üzerinde hazırlamak ve pişirmek pratik olur. Hamuru açınca kalıbımızın tabanına yerleştirip, kenarındaki fazlalıkları alıyoruz. 

Bir kase içinde ricotta peynirini, yumurta sarısını, ince doğranmış frenk soğanı, tuz ve karabiberi karıştırıp hamurumuzun üzerine yayıyoruz. Üzerine rende parmesanı serpiştiriyoruz. Kabak çiçeklerini bir kenarından ayırıp, orta kısmını çıkarıyoruz ve yapraklarını tartı kaplayacak şekilde yerleştiriyoruz. Önceden ısıtılmış 175 derece fırında 30 dakika kadar pişiriyoruz ve son olarak siyah susamları ortadaki boşluğa serpiştiriyoruz ve 15-20 dakika daha pişiriyoruz. Afiyet olsun...



Devamını Oku...

25 Aralık, 2017

SOMONLU ISPANAK RULO



Somonlu ıspanak rulo...
Geçen cumartesi davet menümüzdeki lezzetlerden biriydi. Yapılacaklara karar verirken ıspanak ruloyu listeye yazmış ama somonlu mu olsun,  pastırmalı mı olsun karar verememiştim. Niyetim pastırmaya dönünce de yoğun geçen hafta nedeniyle işler sıkışınca, başka bir tarif için aldığım somonu rulo için kullanıverdim. 

Tarif olarak çok beğenerek takip ettiği zerafet sembolü @selinkutucular ın tarifini neredeyse aynı şekilde uyguladım. Ben biraz daha fazla ıspanak ve tereyağ ve elimdeki miktar nedeniyle daha az somon kullandım. Bir de beyaz peynir ve labne karışımı yerine krem peynir kullandım. Gelelim tarife;

Malzemeler:

- 300 gr ıspanak 
- 5 yumurta
- 80 gr tereyağ
- 1 çay kaşığı kabartma tozu
- 1 çay kaşığı tuz

İç harcı için: 

- 400 gr krem peynir
- 4-5 dal frenk soğanı
- 4-5 dal dereotu



Yapılışı: 

 Ispanağımızı buharda veya kendi suyunda haşlayıp soğutuyoruz. Sonra suyunu iyice sıkıp, rondo ile püre haline getiriyoruz. Yumurtalarımızın ak ve sarılarını ayırıyoruz. Önce sarıları kabartma tozu ile çırpıyoruz sonra ıspanağı ekliyoruz, sonra da eritip ılıttığımız tereyağımızı ilave ediyoruz. Ayrı bir kapta yumurta aklarını tuz ile birlikte, kar gibi olup, kıvam alıncaya kadar çırpıyoruz. Sonra yumurta sarıları ile yaptığımız karışıma parça parça ekleyip, yumurta aklarını söndürmeden tahta kaşık yardımıyla yediriyoruz. Homojen hale gelen karışımı albümde görebileceğiniz gibi dikdörtgen bir tepsiye ( varsa benim kullandığım gibi silikon yoksa yağlı kağıt üzerinde metal) döküp, önceden ısıtılmış 170 derece fırında 20-25 dakika pişiriyoruz. Biraz soğuduktan sonra fırından alıyoruz. Bu arada krem peyniri doğranmış dereotu ve frenk soğanı ile karıştırıyoruz. Soğutan ıspanak tabanımızı tepsiden dikkatlice ayırıyoruz ve rulo yapar gibi sekil verip, tekrar açıyoruz. Tabanın tüm yüzeyini krem peynir karışımından sürüp üzerini dilimlenmiş somon ile kaplıyoruz. Dikkatlice rulo şeklinde sarıp, streç film ula kapatıp 2-3 saat buzdolabında dinlendiriyoruz. Dilerseniz krem peynirli karışımdan dış yüzeyine sıkmak için ayırıp, domates yerine süslemek için kullanabiliriz. Dinlenen ve kıvamı oturan rulomuzu dilimleyerek servis yapıyoruz. Afiyet olsun.


Devamını Oku...

12 Aralık, 2017

MISIR EKMEĞİ



Çocukluğumdaki pazar günleri, pazartesi için okul hazırlıklarının (banyo, tırnak ve saç bakımı, ödevlerin tamamlanması) yanı sıra beş çayı keyfi ile geçerdi. Zaten o saatler olmasa sanırım çoğumuz sevmeyecektik☺️ Akşam üzeri demlenen çayın yanında annenim yaptığı kek, börek, poğaça ve kurabiye gibi bugünlerde artık çok serbestçe yemediğimiz yiyecekler olurdu. Artık kendi evimde çok sık olmasa da, bu günleri hatırlamayı ve bu lezzetlerden yapmayı, yemeyi seviyorum. Sizlere de bu yağmurlu ve soğuk kış gününde çayınızın yanına eşlik edecek mısır 🌽 unlu kek- ekmek 🍞 öneriyorum. Tarifi sevgili arkadaşım Pınar'dan almıştım. Bizi evinde ağırladığı akşam yapmıştı ve çok beğenmiştik. Ailesi Rize'lidir ve annesi Zerrin Teyze tanıdığım en becerikli insanlardan biridir, tarifin kaynağı kendisidir😉 Ben tarifi uygularken mısır 🌽 unu normal un oranını eşitledim. Siz 3-5 oranı ile de yapabilirsiniz. Mısır unu fazlalaştıkça daha çok dağılan ve sertleşen bir ekmek olacağını unutmayın. 4'e 4 ve 3'e 5 oranları ideal bence. Sıvıyağ yerine tereyağ- sıvıyağ karışımı ve süt yerine süt-yoğurt karışımı kullanabilirsiniz. (Ben bu şekilde hem yoğurt, süt karışımı, hem de tereyağ, fındık yağı karışımı ile yaptım, miktarları eşitleyerek ayarlayabilirsiniz.)  Bir de daha tatlı olsun, hatta tam bir mısır 🌽 unlu kek olsun diyorsanız şekerini 2 kahve fincanı yapabilirsiniz. Ben mısır ekmeğini kahvaltı davetim için pişirdim ve masadaki herkes tarif istedi, artık lezzeti siz düşünün. 


Malzemeler: 

- 3 adet yumurta
- 3 kahve fincanı süt 
- 3 kahve fincanı sıvıyağ
- 4 kahve fincanı un
- 4 kahve fincanı mısır unu
- 1 paket kabartma tozu
- 1 çimdik tuz
- 1 tatlı kaşığı şeker 



Yapılışı: 

Yumurtalarımızı biraz çırptıktan sonra, süt, sıvıyağı ilave ediyoruz. Sonra tüm kuru malzemeyi karıştırıp 2-3 seferde sıvı karışıma ekleyip çırpıyoruz. Yağladığımız fırın kabına döküp, önceden ısıtılmış 175 derece fırında 40 dakika kadar pişiriyoruz. Biraz soğuduktan sonra fırından alıp, kalıptan çıkarıyor ve dilimleyerek servis ediyoruz. Afiyet olsun...



Devamını Oku...

04 Aralık, 2017

3 LEZZETLİ ÖRGÜ BÖREK





















Örgü börek, hem de her bir rulosunda farklı lezzetler olan bir börek düşünün... Bir ruloda patates ve peynirin uyumu varken, diğer ruloda paçanga böreği tadı olsun, bir taraftan da ıspanak ve havuç ile sebzeli bir tad gelsin. :) 

Geçtiğimiz günlerde blog kızları buluşmamızın menüsündeydi bu börek, menüyü oluşturmaya çalışırken farklı bir börek yapmak istedim, hem lezzetli olsun, hem de göze hitap etsin dedim ve ortaya bu börek çıktı. Çıkış noktamda blogda yer alan iki börek tarifim oldu, 3 kat tat böreğim ile ıspanaklı örgü börek. Bu iki böreğin karışımı olarak her damağa hitap edecek bu böreği yaptım. Nasıl mı?

Malzemeler: 

- 5 adet yufka
- 1 adet yumurta sarısı
- 200 gr tereyağ (eritilmiş soğutulmuş)

3 farklı iç harcı için;

Patatesli rulo icin:

- 3 adet orta boy haşlanmış patates 
- 1 su bardağı rendelenmiş eski kaşar peyniri 
- Tuz, karabiber

Pastırmalı rulo için;

- 200 gr pastırma 
- 1 su bardağı rendelenmiş taze kaşar peyniri 
- 1 adet kapya biber 
- 1 adet yeşil biber
- 1 orta boy domates 🍅 
- 2 yemek kaşığı zeytinyağı 
-Tuz, karabiber

Ispanaklı harç için;

 - Yarım kilo ıspanak 
- 3 adet rendelenmiş havuç 
- 2 yemek kaşığı zeytinyağı 
- Tuz, karabiber


 
Yapılışı:

Öncelikle iç harçları hazırlıyoruz.Patatesli harç için, haşlanmış patatesleri ezip, eski kaşar  ve tuz, karabiber ilavesiyle karıştırıyoruz. 
Pastırmalı harç için, önce pastırmalarımızı doğrayıp, az yağ ile hafifçe soteliyoruz ve tavadan alıyoruz. Ayni tavada doğranmış biberlerimizi zeytinyağı ile pişirdikten sonra, doğranmış domatesimizi ekleyip, tuz ve karabiber ile tatlandırıp, domates 🍅 suyunu çekince ocaktan alıp, pastırmasını ekliyoruz. Soğudunda da rende kaşar ekliyoruz. 
Ispanaklı harç için, rendelenmiş havuçlarımızı zeytinyağı ile kavurup, sönmesini sağlıyoruz. Ayrı bir tavada yine az zeytinyağı ile ayıklanıp, yıkanmış ve irice doğranmış ıspanaklarımızı kabarıklığı sonene kadar pişiriyoruz, burada hızlı bir kavurma gibi düşünün, böylece ıspanağın suyunu salmasını önleyeceğiz. Tuz ve karabiber ilavesinden sonra ocaktan alıyoruz. Soğuyunca pişirdiğimiz havuç  ile karıştırıyoruz.



Artık börek rulolarımızı hazırlamaya başlayabiliriz. Yufkalardan birini açıp, üzerine fırça yardımı ile tereyağını sürüyoruz ve patatesli harcı her tarafına gelecek şekilde serpiştirerek yayıyoruz ve yufkayı bir ucundan başlayarak sarıp, rulo haline getiriyoruz. Sonra bir yufkayı ikiye bölüp, yarısına yine tereyağ sürüp, hazırladığımız ruloyu bu yufka ile sarıyoruz. Bunu yapmamızın sebebi, harç nedeniyle yumuşayan yufkanın örme sırasında yırtılmasını önlemek icin biraz kalınlaştırmak ve tereyağ ile daha çıtır çıtır bir doku sağlamak.

 Pastırmalı ve ıspanaklı iç harçları ile de ayni işlemi tekrarlayıp, 3 adet büyük ve kalınca rulo elde ediyoruz. (Kalan yarım yufkayı kendinize minik bir börek veya gözleme  yapabilirsiniz.) Rulolarımızı yanyana koyup, sac örgüsü yapar gibi örüyoruz. Başlama ve bitirme noktalarını elimizle biraraya getirip düzeltebiliriz. Örme işlemine iliskin fotoğrafları ve böreğin iç görüntüsünü görebilirsiniz. Orgumuz hazır olunca pişireceğimiz tepsiye yağlı kağıt üzerinde alıp, üzerine yumurta sarısı sürüp, susam ve çörek otu serpiştirip, önceden ısıtılmış 180 derece fırında 55-60 dakika üzeri kızarana kadar pişiriyoruz. Afiyet olsun...


Devamını Oku...

12 Mayıs, 2016

SOĞANLI VE PEYNİRLİ KÜLAHLAR

Peynir ve soğan ikilisinin yarattığı lezzeti bilmeyenler var mı aranızda? Umarım yoktur, çünkü bu güzelliği kaçırmamış olduğunuzu bilmeyi tercih ederim:) Biraz abartılı gelebilir kulağınıza ama gerçekten güzeldir. Hele lezzetli bir hamur içindeyse. Annem eskiden saç üzerinde pişirilen çöreklerden yapardı, belki bilenleriniz vardır, tandır saçları gibi olan ama elektrikle çalışan bir aletimiz vardı ve yaptığı çörekleri bu sacın üzerinde pişirirdi, o zaman yaptığı iç harçlarından biri de peynir ve kuru soğan karışımıydı. Ben de yıllar sonra yine bir çay daveti sofrası için menü oluştururken çok beğendiğim bir hamuru peynirli ve soğanlı olarak yapmaya karar verdim. Tarifimi evde bulunan konik metal kalıplarımla hazırlayarak da biraz farklılık yaratmış oldum.

Malzemeler:

- 300 gr un
- 150 gr krem peynir
- 150 gr soğuk tereyağı
- 3 yemek kaşığı soğuk su
- 1,5 yemek kaşığı sirke
- 1 çay kaşığı kabartma tozu
- Az tuz

İçine:

- 2 adet kuru soğan
- 1 tatlı kaşığı tereyağ
- 100 gr beyaz peynir
- 100 gr eski kaşar peyniri
- 100 gr taze kaşar peyniri
- 1 tatlı kaşığı tatlı toz kırmızı biber
- 1 yumurta

Yapılışı:

Hamurumuz için, unumuzu derin bir kaba alıp, ortasını havuz gibi açarak tüm malzemelerimizi ekliyoruz ve yoğuruyoruz. Hamur bütünleştiği zaman streç filme sarıp, buzdolabında 1 saat dinlenmeye bırakıyoruz. Hamurumuz dinlenince irice bir parça koparıp, merdane yardımıyla açıyoruz ve 6 eşit parçaya kesiyoruz. Böylece külahlarımızın etrafını saracak parçalar elde ediyoruz. Metal kalıplarımızı tereyağ ile yapladıktan sonra hamurlarımızı etrafına sarıyoruz. Bu aşamada ilk denemelerden sonra dah auygun ebatta açıp, daha kolayca yapabilirsiniz. Külahların etrafını sarmak için bir diğer yöntem de kalın şeritler kesip, bu şeritleri kalıbımızın etrafında dolaştırarak kaplamak. Tabi bunlarla uğraşmak istemezseniz poğaça formunda da yapabilirsiniz. Hamurdan külahlar hazır olunca, önceden ısıtılmış 180 derece fırında hafifçe renk alana kadar pişiryoruz. 30 dakika kadar sonra olacaktır. Bu aşamaya dikkat etmeliyiz çünkü iç harcını koyduktan sonra biraz daha pişirieceğiz. Külahlar soğurken tereyağını bir tavada eritiyoruz ve ince doğradığımız kuru soğanları renk almadan pişiriyoruz. Önemli olan soğanın fazla suyunu bırakıp, yumuşaması, renk değiştirmesini istemiyoruz. Soğanlar pişip soğuduktan sonra, rendelediğimiz kaşar peynirlerini ve ezdiğimiz beyaz peyniri karıştırıp, yumurta ve kırmızı biberi de ekliyoruz. Pişen külahlarımız biraz ılınınca dikkatlice kalıpları çıkarıyoruz ve hazırladığımız peynirli içten yeterli miktarda koyduktan sonra tekrar fırın tepsimize yerleştiriyoruz. Tüm külahlarımızı bu şekilde hazırladıktan sonra, tekrar fırınlıyoruz. Yine sıcak 180 derece fırında 20 dakika kadar pişiriyoruz. (Peynirler çok akmamalı, eğer eriyip akmaya başlarsa daha çabuk alabilirsiniz fırından.) Pişen külahlarımızı peynirleri sıcakken servis ediyoruz. Soğuk olarak da yiyebilirsiniz. Buzdolabına koymanız gerekirse hafifçe ısıtmanızı tavsiye ederim. Afiyet olsun.  



Devamını Oku...

17 Haziran, 2014

YENİ BİR ÇAY SOFRASI VE BAKLAVA YUFKASI İLE FİNCAN BÖREĞİ



Geçtiğimiz günlerden bir çay sofrası. Ocak ayında kardeşim, Ankara'dan bizi ziyarete geldi. Ben de bu vesile ile güzel bir çay sofrası hazırladım. Uzun süredir kullanmak için bahane aradığım zeytin desenli masa örtümü tercih ederek, renkli bir sofra hazırladım. (Örtümü Floransa gezimiz sırasında almıştım.) Blogun takipçileri bilir, genelde daha düz, sade ve az renkli şeyleri tercih ediyorum ama bu örtüyü çok severek almıştım, bir kış günü de olsa evi renklendirerek kullanmış oldum.


Menümüzü yine Floransa'dan aldığım demlik şeklindeki minik kara tahtanın üzerinde görebilirsiniz. Masamızı mis kokusuyla fulyalar süsledi ve yılbaşından sonra tembellik edip (biraz da sevdiğimden) kaldırmadığım yeni yıl süslerini de fonda görülüyor.


Tuzlu kısmında kolajda görülen ve tariflerini daha önce paylaştığım mercimek köftesi, (kırmızı mercimek ile yaptım) yoğurtlu-cevizli kabak salatası, (sadece kabak ile yaptım) kurutulmuş domatesli, peynirli-zeytinli kiş ve pırasa köftesinin yanısıra fotoğrafını çekilmeyen zeytinyağlı yaprak sarması vardı.


Tatlı kısmında ise bir süredir yan tarafta gelecek tarif olarak gördüğünüz elmalı rulo ve kahveli ve gevrekli kurabiye vardı.
Kahveli-gevrekli kurabiye sonraki günlerde farklı bir görünümle tekrar yapıldı ve ilerleyen günlerde sayfamda olacak.


Menü için yeni olan 2 tatlı tarifinin yanısıra, mevcut tariflerin farklılaştırılmış hali diyebileceğimiz bu fincan böreklerini hazırladım. Fincan böreğini baklavalık yufka ile yaptım. İç harcı için daha önce yazmış olduğum sarıyer böreği için hazırladığım harcı kullandım ve yine daha önce yazmış olduğum fincan böreklerinin yapılış şeklinde hazırladım. Afiyet olsun...

Devamını Oku...

21 Şubat, 2014

KURUTULMUŞ DOMATESLİ, ZEYTİNLİ, PEYNİRLİ ve KEKİKLİ KİŞ

Haftasonu gelmişken kahvaltı için hazırlayabileceğiniz bir tarif veriyorum bugün. Kurutulmuş domatesli, zeytinli, peynirli, kekikli, taze soğanlı kiş.... Yaptığımız yemeklere isim vermek her zaman kolay olmuyor, bu tarifteki gibi içinde ne varsa hepsinin yeraldığı bir isim de verilebilir veya sadece basitçe kiş de diyebiliriz. Ama yapılan yiyecekler malzemelere göre oldukça çeşitlendiği için isim farklılaştirması gerekiyor, ben de bu nedenle uzun da olsa yiyeceği daha iyi tarif eden bir tanımlamayı tercih ediyorum bazen yorucu olsada:)

Kiş benim mutfağımın vazgeçilmezlerinden, az hamur, bol malzeme ile hazırlanabilen, malzeme çeşitliliği ve uyumu hayalgücü ve damak tadınızla sınırlandırılabilen bir yemek. Yemek diyorum çünkü yanına hafif bir çorba veya salata ile veya tek başına çay veya ayranla çok güzel bir öğün oluyor. Hafta içi kahvaltı tercihim kişten yana oluyor eğer kalmışsa.

Blogda bir kaç çeşit kiş mevcut, milföyle yapılanı, mayalı hamurlusu var. Son kızlar buluşması için kiş yapmaya karar verince bu tarifi uygulamaya karar verdim. Bu kişin hamuru diğerlerinden farklı, kolayca hazırlanan ve pek çok çeşit kiş yapmak için kullanabileceğiniz bir hamur, daha önceleri pırasalı, kabaklı, ıspanaklı kişler için kullandığım bu hamuru bu defa yoğun peynirli kiş için kullandım, aslında planım soğanlı kiş için de kullandığım mayalı hamurla hazırlamaktı (daha önce yaptığımda mayalı hamurla hazırlamıştım), ancak sabah koşturmacasının çok yoğun yaşanması nedeniyle, hamuru mayalamak için vakit kalmayınca bu hamurla denedim. Sonucu hepimiz beğendik, ben kahvaltı için mayalı hamuru tercih edebilirsiniz, çay saatine yapıyorsanız her iki hamur da kullanılabilir. 3. fotoğraftaki yakında paylaşacağım başka bir sofradan, bu kişin mayalı hamurla yapılmış hali.


Tarifimiz şöyle;

Malzemeler: (26-28 cm'lik fırın kabı için)

Hamuru için:

- 1,5 bardak un
- 60 gr tereyağ
- 1 yumurta
- 2 çorba kaşığı süt
- 1/2 çay kaşığı kabartma tozu

İç Harcı için:

- 13-14 adet kurututlmuş domates
- 1 yemek kaşığı dilimlenmiş siyah zeytin
- 1 yemek kaşığı dilimlenmiş yeşil zeytin
- 1 su bardağı peynir rendesi (dil, taze ve eski kaşar karışımı kullandım)

Üzeri için:

- 2 yumurta
- 1 çay bardağı süt
- 100 ml krema
- 3-4 dal yeşil soğan (yeşil kısımları) veya frenk soğanı
- 1 tatlı kaşığı taze kekik
- Karabiber
- Çok az muskat rendesi
- 1 çay kaşığı çörekotu
- 1 yemek kaşığı parmesan peyniri rendesi


Yapılışı:

Öncelikle hamurumuzu hazırlıyoruz. Tüm malzemelerimizi birlikte yoğurarak yumuşak bir hamur haline getiriyoruz. 15-20 dakika kadar üzerini kapatarak dinlendiriyoruz. Bu arada iç malzemelerimizi hazırlıyoruz. Kurutulmuş domateslerimizi 5-6 dakika sıcak suda bekleterek yumuşatıyoruz ve ince ince doğruyoruz. Zeytinlerimizi yıkayıp süzüyoruz. Peynirimizi, zeytinleri ve kurutulmuş domateslerimizi karıştıyoruz. Dinlenmiş olan hamurumuzu merdane yardımıyla pişirme kabımızın büyüklüğünde açıp, tabanını yağlayarak yerleştiriyoruz. Daha sonra karıştırmış olduğumuz iç harcımızı üzerine serpiştiriyoruz. Son olarak da yumurta, süt, krema ve ince kıyılmış soğan, kekik, karabiber ve muskat rendesi ile hazırladığımız sıvı harcımızı üzerine dökerek her tarafına yayılmasını sağlıyoruz. Fırına vermeden önce çörekotu ve parmesan peyniri rendesi serpiştiriyoruz. Önceden ısıttığımız 180 derece fırında 45 dakika, üzeri kızarıncaya kadar pişiriyoruz. Afiyet olsun....

Son kızlar buluşmasının mor sofrası, kiş bugün için hazırlanmıştı.


Devamını Oku...

16 Mayıs, 2013

PEYNİRLİ TOP BÖREK ( TOP TOP BÖREK)



Top börek, bundan birkaç ay önce Yasemin'in oğlu Sencer için hazırladığı doğumgünü partisinin lezzetlerinden biriydi. Böreğin nasıl yapıldığı hepimiz için merak konusu oldu, ben de biraz araştırma yapınca, "altın top" ve "top top börek" adlarıyla da bilinen bu böreğin tarifine ulaştım. Sofra Dergisi'nde yayınlanmış olan tarifin önemli olan kısmı, böreğin şeklinin verilmesi ve yufkaların yumuşatılması, bunun dışında istediğiniz iç malzeme ile yapabileceğimiz lezzetli bir börek. Bizim yediğimiz kıymalı idi. Ben peynirli yapmayı tercih ettim. Yaptığım böreği de bir sonraki buluşmamız olan Esra'nın kızı Elif Su'nun doğumgünü partisine götürdüm. Kıymalı, peynirli seçeneklerin yanısıra, patatesli, ıspanaklı, patlıcanlı yapılabileceği gibi bu malzemeler karıştırılarak da yapılabilir, kıymalı-patatesli, kaşarlı-patatesli, ıspanaklı-peynirli gibi.


Yukardaki fotoğrafta Esra'nın hazırladığı, Elif Su'nun çok sevdiği Dora ve dantel konseptli soframız yeralıyor. Danteller ve inci boncuklarla çok zarif görünen bu masayı sizlere de fikir vermesi amacıyla paylaşıyorum.
 
Malzemeler: (24 adet börek için)

- 3 adet yufka
- 200 ml krema (1 kutu)

Üzerine:
- 2 yumurta
- 1 su bardağı galeta unu

İçine:
- 400 gr beyaz peynir
- 6-7 dal ince kıyılmış maydanoz

Yapılışı:

Yufkalarımızı tek tek açarak aralarına birşey sürmeksizin üst üste diziyoruz ve bir paket kremayı fırça yardımıyla en üstteki yufkanın üzerine sürüyoruz. Bir kaç dakika yufkanın yumuşamasını bekledikten sonra, önce yufkamızı 4 eşit parçaya kesiyoruz. Her bir bölümü de tekrar 6 dilime kesiyoruz. İnce uzun üçgen parçalar elde etmiş olacağız. Her bir üçgenin geniş tarafına, ezdiğimiz ve maydanoz eklediğimiz peynirimizden 1 tatlı kaşığı kadar koyuyoruz. Yufka dilimini kenarlarını kapatarak, çeviriyoruz ve yuvarlak bir top elde ediyoruz. Tüm yufkayı bu şekilde hazırladıktan sonra, dinlenmeye bırakıyoruz.  (Böreğin püf noktası, hazırlandıktan sonra bir kaç saat dinlendirilmesi, bu süreçte, yufkalar kremayı iyice çekmiş oluyor. Ben 1 gün beklettim, ertesi gün galeta unu, yumurta karışımına buladım. Hatta ilk seferinde fazla hazırladığım börekleri buzluğa kaldırdım ve bir hafta sonra çıkarıp, donmuş haldeyken yumurta, galeta unu yapıp fırınladım.) Daha sonra her bir topu önce çırpılmış yumurtaya, sonra galeta ununa buluyoruz ve yağlı kağıt serilmiş bir fırın tepsisine diziyoruz. Böreklerimizi önceden ısıtılmış 180 derece fırında, üzerleri kızarana kadar 40-45 dakika pişiriyoruz. Afiyet olsun...


Devamını Oku...

03 Mayıs, 2013

RUDOLPH VAN VEEN'İN MUHTEŞEM HAMURUYLA MERCİMEKLİ BÖREK


Mart ayının ilk günlerinde harika bir etkinliğe davetliydim. Kitchen24 kanalının dünyaca ünlü şefi Rudolph Van Veen konuk ettiği Gaggenau'nun muhteşem showroomunda çok keyifli bir deneyim yaşadım. Hollandalı şef Rudolph son derece sıcak, içten, eğlenceli ve tevazu sahibi bir insan. Benimle birlikte davetli olan blogger arkadaşlarıma kendi deneyimlerini paylaşırken anlattıkları keyifli olmanın yanısıra, eğiticiydi.
Rudolph mesleğini aşkla yapan bir insan, konuşması sırasında hayatta mutluluğu sağlayan 3 şeyi müzik, sevgi ve yiyecek olarak sıraladı. Buna katılmamak mümkün değil sanırım. O gün Rudolph Vaan Veen'in sıcak sohbeti eşliğinde Gaggenau'nun hayranlık veren(mümkün olsa tüm mutfağı değiştirecek kadar) fırınıyla, tek hamurla hem tatlı hem tuzlu pişirdik, yedik ve eğlendik. Ben de çok beğendiğim bu hamuru hemen haftasonu misafirlerim için hazırladığım börek için kullandım.


Bu böreği normalde milföy hamuru ile yapıyorum ama bu defa bu hamuru kullandım ve yiyenlerden tam not aldı. Milföye alternatif olacak lezzetteki hamurun ve böreğin tarifi şöyle;

Malzemeler:

- 285 gr un
- 130 gr krem peynir
- 170 gr soğuk tereyağı
- 3 yemek kaşığı soğuk su
- 1,5 yemek kaşığı sirke
- 1 çay kaşığı kabartma tozu
- Az tuz

İç Harcı İçin:

- 1 su bardağı haşlanmış yeşil mercimek
- 1 orta boy soğan
- 1 yemek kaşığı zeytinyağı
- 1 tatlı kaşığı salça
- Tuz, karabiber

Üzeri İçin:

- 1 yumurta sarısı
- Haşhaş tohumu

Yapılışı:

Hamurumuz için, unumuzu derin bir kaba alıp, ortasını havuz gibi açarak tüm malzemelerimizi ekliyoruz ve yoguruyoruz. Hamur bütünleştiği zaman streç filme sarıp, buzdolabında 1 saat dinlenmeye bırakıyoruz. (Ben hamuru akşam hazırlayıp, sabah kullandım)

Böreğin iç harcı için; ufak küp şeklinde doğradığımız soğanı zeytinyağında soteliyoruz, sonra salçamızı ekleyip, daha sonra da haşlanmış mercimeğimizi ilave ediyoruz. Son olarak tuz ve karabiberle lezzetlendirdiğimiz harcımızı ocaktan alıyoruz ve soğumaya bırakıyoruz.

Dinlendirdiğimiz hamurumuzu, merdane yardımıyla, 1cm kalınlığında açıyoruz. Yuvarlak bir kalıp veya büyük bir su bardağını kullanarak hamurdan yuvarlaklar kesiyoruz. Her bir hamur parçasının bir kenarına, mercimekli harcımızdan koyuyoruz ve hamurun boş kalan kısmını harcın üzerine kapatarak, kenarlarını elimizle bastırıyoruz. Fırın tepsisine aldığımız minik böreklerimizin üzerine, yumurta sarısı sürüp, haşhaş tohumu serpiştirdikten sonra, önceden ısıtılmış 180 derece fırında 30 dakika, üzeri kızarana kadar pişiriyoruz. Afiyet olsun...

Devamını Oku...

17 Ekim, 2012

ÇÖREKOTLU KURABİYE


Çörekotlu kurabiye Yağmur'un Diş Buğdayı menüsünden. Bu kurabiyenin tarifi Hatsum'dan daha doğrusu yardımcısı Hatice'den, doğum iznimin sürdüğü günlerdeki Ankara seyahatimizde bizim için hazırlamışlardı. Ağızda dağılan, çerez niyetine yenebilecek lezzetli kurabiyenin tarifini hemen almıştım tabi ki.
Daha sonrasında blog grubu buluşmasına bu kurabiyelerle gitmiş tüm ekipten de tam not almıştım:)

Bol yağ içeren lezzeti de buradan gelen un kurabiyesi tadındaki yapımı pratik, bu tuzlu kurabiyeyi de Yağmur'un diş buğdayı menüsüne eklemiştim. Blogger grubumda tadını çok beğendiğimiz için geçen haftasonu olan buluşmanın menüsünde de yeraldı, bu defa kurabiyeyi çok beğenerek benden tarifini alan Pınar'ın elinden.

Gelelim kolay tarifimize;

Malzemeler:

- 250 gr tereyağ
- 1 çay bardağı sıvıyağ
- 3 yemek kaşığı çörekotu
- 1 tatlı kaşığı tuz
- 2 yemek kaşığı toz şeker
- 1 yumurta (akı hamurun içine, sarısı üzerine)
- 1 paket kabartma tozu
-  5-6 su bardağı un

Yapılışı:

Oda sıcaklığında yumuşamış tereyağını, sıvıyağı ve yumurta akını karıştırdıktan sonra, un hariç diğer malzemelerimizi de ekleyerek hamurumuzu yoğurmaya başlıyoruz. Unu parça parça ekleyerek kulak memesi kıvamında bir hamur elde ediyoruz. Hamurumuzu 3-4 parçaya ayırarak, her parçayı ince bir rulo olacak şekilde yuvarlıyoruz ve verev şekilde keserek fırın tepsimize diziyoruz. Tüm hamuru hazırlayınca yumurta sarısını sürüyoruz ve önceden ısıtılmış 170 derece fırında üzeri kızarana kadar yaklaşık 30 dakika pişiriyoruz. Afiyet olsun...



Devamını Oku...

08 Ekim, 2012

TUZLU KURABİYE (HARF KURABİYE)



Birdenbire  hadi yazayım dedim. Eski fotoğarfların arasında karşıma çıktı "YAĞMUR"un harflerinden oluşan kurabiye, baktım tarifini de yazmışım.... Bloga yazmama engel hiç birşey yok, başladım yazmaya. 

Gelip geçenleri anlatıp, bahanelerimi yazmayacağım. Pek çoğumuzun olduğu gibi hayat yoğun tempolu. Yağmur 13 aylık oldu.

Bu kurabiyeleri Yağmur'un doğumunda lohusa şerbetimizle birlikte ikram etmek için, isteğim üzerine Münevver Abla yapmıştı, tarif ondan. Hastane misafirlerimizden sonra, evde de gelenlere ikram ettik yine şerbetle. Şerbetin tatlılığını bastıran güzel bir tuzlu olmuştu. Daha sonra evde de tekrar pişti, en son Yağmur'un doğumgünü partisinde, yine Münevver Abla'nın elinden, menümüzdeydi. Bu fotoğraf ise Ocak ayından, Sofra dergisi çekiminden, tarifi de dergiye gönderdiğim için hazırdı. Dergi doğum geleneklerini ben ve Yağmur'la çekmek isteyince, kendi hastane hazırlıklarımı da tekrarlamıştım. Lohusa şerbeti, tuzlu kurabiye, makaronun yanısıra, diş buğdayı ve şeker hamurlu bebek kurabiyeleri yeniden pişmişti mutfağımda.

Hem hastanede, hem evde, hem partimizde tadan herkesten tam puan alan lezzetli ve kolay bayatlamayan kurabiyenin tarifi şöyle;

Malzemeler: (24 adet)

- 250 gr un

- 150 gr tereyağ

- 150 gr eski kaşar peyniri rendesi

- 2 yumurta sarısı

- 1 çorba kaşığı yoğurt


Üzeri için:

- 1 yumurta sarısı

- 1’er çorba kaşığı çörek otu, susam ve haşhaş tohumu


Yapılışı:

Tereyağımızı soğuk olarak ufak parçalara kıyıp, un ile birlikte fazla yumuşamasına izin vermeden ufak kırıntılar olana kadar karıştırıyoruz. Daha sonra kaşar peyniri rendesi, yoğurt ve yumurta sarılarını ekleyerek yoğuruyoruz. Hamurumuzun üzerini kapatarak buzdolabında veya serin bir yerde 30 dakika kadar dinlendiriyoruz. Daha sonra hamurumuzu 3’e bölerek merdane ile 1 cm kalınlığında açıp, kalıplarla keserek tepsiye diziyoruz. Üzerlerine yumurta sarısı sürdükten sonra çörekotu, susam ve haşhaş tohumu karışımından serpiştirip, önceden ısıtılmış 180 derece fırında 25-30 dakika üzeri kızarana kadar pişiriyoruz. Afiyet olsun…

Not: Fotoğraf Sofra Dergisi'nden Erkin Ön tarafından çekilmiştir.

Devamını Oku...

30 Mart, 2012

ZEYTİNLİ, PEYNİRLİ OTLU ÇÖREK

Otlu Zeytinli çörek

Otlu çörek blog buluşmalarımızın vazgeçilmezlerinden biri, Selen'e ait bu tarifi Selen olmazsa içimizden biri genelde yapıyor. Hepimizin beğendiği ekmekle poğaça arası bir tarif olan bu çöreği ben de blogdaki son davet sofrasında biraz değiştirerek hazırlamıştım. (Tarifte taze soğan vardı, ben kullanmadım, ay çekirdeği ve zeytin ekledim ve unu farklılaştırdım, benim tarifi aynen uygulayıp taze soğan da ekleyebilirsiniz, kesinlikle yakışır. ) Çörek bu haliyle de yiyenlerden tam not aldı ve tarif hemen yazıldı. Hatta ben kendim için hazırladığım tarif notlarımı kaybedince, o gün tarif alanlaradan tekrar istedim:)

Oldukça pratik olan bu çörek, yoğurmadan, şekillendirmeden hazırlandığı için malzemeleriniz varsa son dakikada yapılabilecek bir tarif. Ben o gün son dakikaya pişirmek istediğim için hamurunu hazırlayıp, streçleyerek buzdolabına koymuştum, ertesi sabahta çıkarıp, oda ısısına gelince fırın tepsisine alıp, misafirler gelmeden pişirmiş sıcak sıcak ikram etmiştim. Kolay tarifimiz şöyle;


Malzemeler:

- 3 yumurta (bir yumurtanın sarısı üzeri için ayrılacak)
- 1 su bardağı yoğurt
- 1/2 su bardağı fındık yağı
- 200 gr beyaz peynir
- 1/2 su bardağı dilimlenmiş zeytin
- 1 yemek kaşığı ay çekirdeği
- 1 paket kabartma tozu
- 7-8 dal dereotu
- 4-5 dal taze nane
- 9-10 dal maydanoz
- 1,5 su bardağı beyaz un
- 1,5 su bardağı tam buğday unu
- 1-2 yemek kaşığı mısır unu

Yapılışı:

Yumurtalardan 1'inin sarısını hamurun üzerine sürmek için ayırıyoruz ve diğer yumurtalar, sıvıyağ ve yoğurdu karıştırıyoruz. Karışımımıza önce normal unumuzu, sonra tam buğday unumuzu ve mısır unumuzu son olarak kabartma tozumuzu ekliyoruz. Dereotu, maydanoz ve naneyi doğruyoruz, peynirimizi eziyoruz. Bu malzemelerimizi de çörek hamurumuza ekleyip, ay çekirdeğimiz ve dilimlenmiş zeytinimizi de ilave ediyoruz ve tüm malzemelerimizi hamura karıştırıyoruz. Fırın tepsimize yağlı kağıt serip, hamurumuzdan 1 yemek kaşığı kadar alıp, aralarında 2 cm boşluklar bırakarak koyuyoruz. Üzerine ayırmış olduğumuz yumurta sarısını fırça yardımıyla sürdükten sonra, önceden ısıtılmış 180 derece fırında 30 dakika üzeri kızarana kadar pişiriyoruz. Afiyet olsun...

masa-2
Devamını Oku...
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...