Hayattan etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Hayattan etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

31 Mart, 2015

ALACARTE 8 YAŞINDA!!!!!!!


Sevgili Blog Kızları

Bizleri bir araya getiren en önemli sebep hepimizin lezzetin peşine düşmüş olmamızdı.
Sizlerle tanışmama ve pek çok yeni lezzeti ve deneyimi yaşamama vesile olan blogum, Alacarte By Neslos'un 8. yaş gününü hep birlikte kutlayalım istedim. Bu buluşmamızın tarifleri Alacarte By Neslos'dan olsun ne dersiniz?
Alacarte by Neslos 8 Yaşında Partimiz 14.03.2015 saat 13'de başlayacak, hepinizi bekliyoruz.

Neslos&Yummy



Bu davetiye ile başladı Alacarte 8 yaşında kutlaması... Blogumun yaş günlerini kutluyorum biliyorsunuz, her yıl dönümünde yazı yazdım, kiminde blog maceramı, kiminde yaptığım lezzetleri anlatarak, bazen sadece bir fotoğrafla, bazen de blog görünümünde değişiklik yaparak kutladım. Bu defa 8. yaş gelmişti ve bir partiyi hak ediyordu. Blog kızları grubunu takipçilerim tanıyorlar, benim için anlamlı olan bu günü, blog toplantısı sırası bana gelmişken, birlikte kutlamak fikri oluşunca çok mutlu oldum. Parti davetiyemi hazırladıktan sonra, davetlilere parti hakkında bilgi verdim, blogun doğum günü kutlandığı için bu buluşmanın menüsü, blogda yer alan tariflerden oluşacaktı, seçimi kendilerine bıraktım. O kadar dengeli seçildi ki tarifler, sonuçta çok doyurucu ve lezzetli bir menü oluştu. Ben blogda yer alan ve grubun özel olarak istediği bir tarifin yanı sıra yeni 3 tarifi bu kutlama için hazırladım.



Davet konsepti olarak, blog göreselini ve kelebek desenini tercih ettim. Davetiyemiz, menü kartları, hatıra olarak yaptırdığım rozetler ve ufak sloganlarımız Alacarte By Neslos görselini taşıyordu. Masamızı hazırlarken kelebek desenli yemek takımımı kullandım, peçetelerimizi kelebek formunda katladım ve parti için tam bir kelebek etkisi yaratan makaronları Münevver Abla'dan istedim. Ayrıca kelebekli aksesuarlardan yapmayı planladığım şeyler vardı, maalesef evin karmaşasında bulamadım, vakit olmayınca da başka bir parti için fikir olarak kaldı:)




Kutlama menümüz aşağıdaki minik kara tahtada yazılı, menüde yazılı olmayan kelebek makaronlar ile 4 çeşit tatlı, ve 9 çeşit tuzludan oluşan toplam 13 lezzet vardı. Buluşma günlerimizde hem göze hem de damağa hitap eden yiyecekleri hazırlayıp, keyifli bir sohbet eşliğinde yemek bizim grubun adeti haline geldi.


 Büfemizin kuşbakışı fotoğrafı yine Yasemin'in gözünden....




Davet konsepti olarak, blog göreselini ve kelebek desenini tercih ettim. Masamızdan detaylar yukarıda, her zaman olduğu gibi çiçeksiz olmaz..

  
Alacarte 8 yaşında partisi için benim yaptığım lezzetler;  sebze terin,



kırmızı biberli humus,



kadayıfta paçanga böreği,



yine farklı bir krema ve görünümde ile hazırladığım zuccotto di pandora vardı.
Bu kez tatlımı panettone yerine pandora keki ile hazırladım ve kekini tatlı şarap yerine portakal şurubu ile ıslattım ve kremasını bir önceki tarifteki gibi uyguladım ancak bir ölçüde zabaglione kreması hazırlayarak karıştırdım. Çikolata cipsleri, pudra şekeri ve limon kabuğu rendesi ile süsledim. Aşağıda  tatlının iç kısmını görebilirsiniz.


Bu davet için annemin de hazırladıkları masamızda yerini aldı. Son ziyaretimde annemden getirerek buzlukta sakladığım, kabak çiçeği dolması,





yine annemin elinden çıkan fındıklı gül tatlısı


ve annemin özel siparişim üzerine yaptığı patlıcan dolması turşusu (bilmeyenler için açıklayayım, patlıcanların içine domates, biber, sarmısak ve maydonozlu bir karışım konularak hazırlanan bir turşudur.)



Gelelim kızların seçtiği tariflere;

Fadime'nin elinden mercimekli poğaça

Esra'nın elinden kurutulmuş domatesli, zeytinli kiş,


Yasemin'in elinden batırık köftesi


Münevver Abla'nın elinden kesndisine ait olan nane ve limon tarifi havuç rulo,

Selen'in elinden yoğurtlu kabak ve havuç salatası


Gülriz'in elinden tahinli kurabiye, (beni kırmayıp papatyalı kalıp ile hazırladı)



Bütün bu güzel yiyecekler birleşince bu mühteşem büfe oluştu, blog kızları grubuma çok teşekkür ediyorum, iyi ki varsınız kızlar....




Bu özel günde çok uzaklardaki üyemiz Pınar'ımız da telefonla yanımızdaydı, bu şekilde selfie bile yaptık....








Blogun doğumgünü pastasını Yağmur ile birlikte kestik, bugüne özel yaptırdığım tişörtlerimizi giydik. Kızlara hatıra olması için de rozet yaptırmıştım. Parti gününü grupça, yakamızda rozetlerle geçirdik.











Blogumun bundan sonrası için de bol paylaşımların ve keyifli sofraların yer aldığı nice yılları olsun ve iyi ki blog yazıyorum....






Devamını Oku...

28 Şubat, 2015

TAVUKLU BÜZGÜLÜ BÖREK VE "HAYATA DAİR" PROGRAMI

Büzgülü börek uzunca bir süredir yazılmayı bekleyen tarifimdi. Geçen yıl yaptığımız blog kızları toplantısında yaptığım tariflerden biriydi. Masadaki herkes için de yeni olan bu tarif tam not aldı. Bu güzel günün detaylarını gelecek yazı olarak hazırlamayı planlıyorum.

Bahar partisi olarak hazırlandığım buluşmanın tuzluları arasında yer alan tarifin hem lezzeti hem de görüntüsü farklı. İçinde tavuk, sebzeler ve peynir var ve malzeme bolluğu ufak böreklerde lezzet patlaması sağlıyor. Görünüm ise çok farklı, biraz zahmet veriyor ama kürdanlardan sıyırıp yemesi de keyifli. Ben tarifi  tavukla hazırladım, sadece sebze, et, kıyma, ıspanak, patates ve peynir ile de hazırlanabilir, hatta tatlı tarifler için de kullanılabilir bu görüntü, benim aklıma nutella ve elma geldi hemen:) Tarifi uygulayarak anlattığım "Hayata Dair" programı detaylarına geçmeden önce tarifimiz gelsin.

  Malzemeler:

- 4 adet yufka
- 1/2 çay bardağı sıvıyağ
- 1/2 çay bardağı süt veya yoğurt
- 2 adet yumurta
- Kürdan
İç Harcı:
- 1 tavuk göğsü
- 1 adet soğan
- 2-3 diş sarmısak
- 1 adet yeşil biber
- 1 adet kırmızı biber
- 1 adet havuç
- 300 gr. mantar
- 100 gr. krema
- 1 yemek kaşığı sıvıyağ
- Karabiber, pulbiber
- Soya sosu veya tuz

Yapılışı:

Böreğimizi yapmaya içini hazırlayarak başlıyoruz. Önce soğanları ve sarmısakları küçük doğrayıp yağ ile soteliyoruz, sonra yine ufak doğradığımız kırmızı ve yeşil biberimizi ekleyip, pişirmeye devam ediyoruz. Daha sonra ufak doğranmış tavuk göğsünü ekleyip soteliyoruz ve tavaya ufak doğranmış mantarlarımızı ekleyip pişirmeye devam ediyoruz. Küçük küpler halinde doğranmış veya rendelenmiş havuçumuzu da ekleyip, 1-2 dakika daha pişince soya sosumuzu (veya tuz) ve baharatlarımızı ilave ediyoruz. Kremamızı da ekleyip, krema harca karışıp kaynayınca ocaktan alıyoruz ve ılıması için bekletiyoruz. Son olarak ılıyınca içine 1 su bardağı rendelenmiş kaşar peynirimizi ilave ediyoruz. (Sıcakken ilave edersek peynirimiz pişmeden önce erimiş olur, bu nedenle böreği hazırlamadan hemen önce eklemek daha iyi olur.)Böreğin içine sürmek için 1 yumurtayı, 1/2 çay bardağı süt-yoğurt karışımını ve yarım çay bardağı zeytinyağını karıştırıyoruz. Yufkalarımızdan birini tezgahımıza açıyoruz. Hazırladığımız harçtan içine fırça yardımıyla sürüyoruz. İkinci yufkamızı da ilk yufkanın üzerine kapatıyoruz. Çapı 12 cm civarında olan bir kase veya kalıp yardımıyla yufkalarımızı keserek dairelerimizi hazırlıyoruz. ( Bu şekilde 9-10 adet daire çıkarıyoruz) Her bir dairenin kenarına iç harcımızdan koyuyoruz ve diğer kenarını üstüne kapatarak, iki kenarı birlikte, dikiş diker gibi bir kenarından başlayarak kürdan ile birleştirerek kapatıyoruz. Diğer yufkalarıda aynı şekilde büzerek kürdan ile bir araya getirerek, büzgülü böreklerimizi hazırlayarak, yağlı kağıt serdiğimiz tepsimize diziyoruz. Üzerine yumurta sarısı eklediğimiz yağlı karışımı fırça yardımıyla sürdükten sonra, önceden ısıtılmış 180 derece fırında kızarana kadar yaklaşık 25-30 dakika pişiriyoruz. Afiyet olsun...Not: Kalan yufka parçalarını tava böreği yaparak değerlendirebiliriz.Blogumun takipçileri hatırlayacaktır, geçen yıl Nisan ayında da Hayata Dair programına konuk olmuştum. Bu güne dair detayları buradan okuyabilirsiniz.
Program yapımcısı Aralık ayında beni tekrar davet etti programa, 24 Aralık için teyitleştik. Program için benden ilginç buldukları büzgülü börek, pancar çorbası ve pırasa dolması tariflerini uygulamamı rica ettiler. Bu sayede bu 3 tarifi  videolu olarak da görebileceksiniz. 

Programda ilk olarak çorbamızın hazırlıklarını yaptıktan sonra, pırasa dolmasını ve son olarak da büzgülü böreği hazırladım. Pırasa dolması tarifini blogda daha önce yazmış olduğum için burada bulabilirsiniz. Pancar çorbası ise rengi ile cazibesini kazanan ve çocuklara hitap edebilecek bir tarif, onu da burada daha önce yazmıştım. Bu keyifli güne ait  kareleri kolajlarda görebilirsiniz. Programı ve tarifleri izlemek için buradaki adrese gidebilirsiniz. Afiyet olsun....

Devamını Oku...

26 Ocak, 2015

ZUCCOTTO Dİ PANETTONE VE 2014 NASIL GEÇTİ



2015 yılı soğuk ve karlı günlerle başladı. Uzun bir süredir "let it snow" diye dolaşan bizlere bu kadar soğuk fazla geldi. Evlerimize kapandık, sıcak ve tatlı arayışına girdik. Ben de tatlı arayışı için bir öneri ile geri döndüm. (Bu yazı neden böyle başlıyor diye merak edenlere açıklama; yazıyı yazmaya karlı yılbaşı sonrası günlerinde başlamıştım. Yayınlamak bu güne kısmet olabildi.)
Önemli Not:) Blog yazılarım pek sık olmasa da instagram hesabımda mutfağımdan ve hayatımdan gelişmeleri paylaşıyorum.

2015 yılına girerken ailemizde geleneksel hale gelen konulardan biri dolgulu panettone diyebileceğimiz "zucotto di panettone" isimli italyan tatlısının yapılmasıydı. Geçen yıl olduğu gibi bu yıl da tatlımızı sevdiklerimizle birlikte yedık.

Geçen yıl ki tatlımızı two gredy italians serisindeki Antonio Carluccious tarifine birebir sadık kalarak hazırlamıştım, ama bu yıl ki tatlımızda krema malzemesi ve tatlının görünümde "nesloş" usulü çalıştım. Öncelikle bu defa baton kalıp kullandım. Geçen sene pandora keki kullanmıştım, bu yıl panettone keki kullandım.(Bu keklerle ilgili bilgileri geçen yılki yazımda bulabilirsiniz) İç kremasında da ricotta peyniri yerine mascarpone peyniri kullandım. Yine iki kat hazırladığım tatlının bir katını çikolatalı bir katını sade yaptım. Çikolatalı kremaya yılbaşı nedeniyle kestane şekeri, sade kremaya ise antep fıstığı ekleyerek, bir hayli yoğun lezzetli bomba gibi bir tatlı yapmış oldum:)

Malzemeler:

- 800 gr mascarpone peyniri
- 140gr pudra şekeri
- 1 portakal kabuğu rendesi
- 1 limon kabuğu rendesi
- 12 adet kestane şekeri
- 40gr antep fıstığı
- 50gr kıyılmış bitter çikolata veya damla çikolata
- 1 yemek kaşığı kakao
- 600gr panettone veya pandoro keki
- 175ml vin santo veya başka bir tatlı şarap



Yapılışı:

Öncelikle tatlımızın dolgu kremasını hazırlıyoruz. Bunun için mascarpone peynirimizi 400 gr'lık iki parça halinde iki ayrı kaseye boşaltıyoruz. Antep fıstığını, limon ve portakal kabuğu rendesini, pudra şekerinin yarısını karıştırıyoruz. Ayrı bir kapta kalan peynir ve pudra şekeri ile kakao, çikolata ve ufak parçalara böldüğümüz kestane şekerini karıştırıyoruz ve homogen kremalar elde ediyoruz. Daha sonra kekimizi 2 cm kalınlığında dilimliyoruz ve tatlımızı yapacağımız, streç film ile kapladığımız kalıbımızın tabanına diziyoruz. Üzerine fırça yardımıyla şarabımızı sürüyoruz, sonra beyaz olan krema karışımımızın tamamını kekimizin üzerine sürüyoruz kalın bir katman halinde. Sonra dilimlediğimiz kekle üzerini kapatıyoruz ve yine şarabımızdan sürüyoruz. İkinci katın üzerine kakaolu olan krema karışımını boşaltıp en üst katı yine kek dilimleriyle yapıyoruz ve üstüne yine şarap sürüp kalan şarabı da üzerine döküyoruz ve sıkıca streç film ile kapatıp buzdolabına kaldırıyoruz. Ertesi gün üst kısmındaki streci kaldırıp servis tabağına alarak büyük bir bıçakla (varsa şef bıçağı) dilimleyerek servis yapıyoruz. Afiyet olsun...

2015'e güzel geçmesi için tatlı yiyerek başladık, aşağıda ise 2014'ün ufak bir özeti var.



2014 yılında katılmış olduğum keyifli etkinliklerden görüntüler....Sofra Dergisi, MSA, Culinary Institute İstanbul, Arçelik, Siemens, Gaggenau, Doors Akademi, Kitchen 24 gibi özel markalarla, çok keyifli etkinliklerde Tom Aikens, Gabriele Sponza, Refika Birgül gibi şeflerle tanışma ve yemek yapma fırsatım oldu.


2014 yılında ilk defa gördüğüm çok güzel şehir ve tatil yerlerinde yediğim güzel lezzetlerden bazıları...

2014 yılında blogunum 7. yaşgününü, evliliğimin 10. yıl dönümünü ve kızım Yağmur'un 3. yaşgününü kutladık.



Yıl içerisinde iki kez MC Televizyonu'nda yayınlanan "Hayata Dair" programında canlı yayında yemek tarifleri paylaştım. Çok güzel ve heyecanlı bir deneyim yaşadım uzun aradan sonra. İlk yayının yazısına buradan ulaşabilirsiniz. Diğeri ise gelecek yazıda olacak.


2014'ün güzelliklerini paylaştım bu yazıda ama elbette herkes gibi bende sıkıntılı, mutsuz ve hasta günler geçirdim, kimi geçti, kimi geçiyor, 2015'e girerken hazırladığım yılbaşı ağacının beyaz çiçeği yeni ve umutlu başlangıçları temsil ediyor. Dilerim 2015 hepimiz için sağlık dolu, eğlenceli ve güzel geçer....
Devamını Oku...

13 Haziran, 2014

"HAYATA DAİR" PROGRAMI KONUĞUYDUM....


Nisan ayı oldukça yoğun geçti benim için, son yazımda yazdığım gibi bir etkinlik, bir televizyon programı, babamın ameliyatı ve ay sonunda hayatımda ilk defa geçirdiğim orta kulak iltihaplanması ve yurt dışı seyahat. (Evet uçağa bindim, zorlandım çok şükür sorun olmadan atlattım)

Hayata Dair programı için benimle bağlantı kurduklarında bu yoğunlukların bir kısmı da gündemdeydi, o sıkışıklıkta gidebildiğim için, yine zevkli geçen hoş bir anı olduğu için mutluyum. Program için benden sayfamda görüp çok beğendikleri tarifleri uygulamamı istediler. Özellikle uğur böceği kanepeyi çok beğenmişler ki bu tarif benim de favorilerimden. Nasıl geçtiğini anlayamadığım 1 saatlik zaman diliminde 3 tarifi program sunucusu Deniz Hanım'la sohbet ederek hazırladık.


Programı http://www.kure.tv/aktualite/1443-hayata-dair/hayata-dair-11-nisan-2014/53-Bolum/149648/ adresinden izleyebilirsiniz. Uğur böceği kanepelerin yanısıra, top börek ve renkli peynir toplarını hazırladım. Tariflere ilişkin detaylar programda ve fotoğrafların altındaki linklerde yer alıyor.


Uğur böceği kanepe tarifi burada

Pratik ve lezzetli peynirli top börek tarifi burada

Renkli peynir toplarının tarifi burada

Tarifleri tamamladıktan sonra, bir de kahvaltı sofrası hazırladık, programda ayrıca sayfamda yeralan cepli peçete katlamayı uygulayarak masayı güzelleştirdik. Keyifli seyirler....

Devamını Oku...
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...