Türk kahvesi içilen ortamda "fal bakıyo musun" sorusu nağber gibi alelade bir soru gibi dursa da aslında şu alt mesajı verir "cinler falan var mı sende" "gelecekten haber verebilir misin" "uhrevi alemde aran nasıl" vs.
Hayatımda bir kere fal kafede fal baktırdım ve oldukça aptalca bir deneyimdi benim için. Kadın gelecekten haber vermeyi bırak olmuşu da bilemedi. Ayrıca sorduğu sorular da aptalcaydı. Neden gittiğimi de hala bilmiyorum zira fala zerre itimadım yoktur.
Şimdi size falcı olmadan fal bakıyormuş gibi nasıl davranılır ondan bahsedeceğim sevgili dostlar. Zaten çoğu 'fal bakıyorum ve rahatsız oluyorum' insanının genel özellikleridir bunlar.
Birincisi: Falcının ağzı laf yapar. En başta soru olayını olabildiğince aza çekeceksin; şunun gibi: 'erkek arkadaşın çalışıyor mu?' diye sormak yerine: erkek arkadaşın çalışmıyorsa iş bulacak, çalışıyorsa mevki atlayacak gibi bir cümleyle iki ihtimalli çok laflı bir cümle kuracaksınız.
İkinci adım: Klişelerden kurtul bebeyim. Balık, nasip, kısmet,yol,haber falan geçmişte kaldı. Artık şöyle bir cümle kurulabilir: 'Seninle yüz yüze değil ama bir araç vasıtasıyla iletişim kuran biri var. İnternet ya da telefon olabilir. Onunla kısa bir görüşmen olacak' vb. Anladın sen olayı;)
Üçüncü adım: Sağlık sıhhatle ilgili spesifik noktalar verirken genel geçer hastalıklardan bahset. Mesela herkesin başı ağrır ama safra kesesi ağrımaz. Bakınız: "Baş ağrıların artmış bir dönem ama önemli bir şey değil gibi duruyor." (aynı zamanda hekimim)
Dördüncü adım: Dinleyeni memnun et. Karşınızdaki muhtemelen rahatlamak için fal baktırıyordur. Kafası karışıktır falan. Aslında psikoterapi gibi bir şey olarak gördüğü için olayı içine kurt düşürmektense bırak rahatlasın, mutlu olsun. Onun için şöyle bir kaç laf et: "iş hayatında, aşk hayatında bazı karanlık dönemler var. Bu ara da onları yaşıyorsun ama her şey aydınlığa çıkacak. Karşınddaki insanla ilgili şüphelerin var ama yersiz kuruntular. İş yaşamında da iki iş görüyorum" gibi yalaaaandan daa olsaaaaaaa ne güzeeel güldün o akşaaam banaaaaa dım dırı dım dım dırı dımmm....
Beşinci adım: Bir kaç karışık hayvandan bahset. Falda bir hayvandan bahsetmezsen eğer o fal fal olmaz tatlım. Bunun için bir kaç hayvandan ve ne anlama geldiğinden bahset fakat klişeye girme. "Bir deniz yıldızı görüyorum. Deniz yıldızı birden çok iş kapısı anlamına gelir." "Burada bir antilop var, antilop aşk hayatında daimilik anlamına gelir" gibi.
Altıncı adım: Bir dilek tut. Dilek tutturduktan sonra tabak ters çevrilerek damlanın akması falan beklenir ona göre olacak, olmayacak, çabuk ya da geç olacak gibi olasılık, kombinasyon, permütasyon, sedimantasyon akreditasyon, füzyon ve mikrobiyotik hesaplamalar yapılır. Fakat karşındakini üzmek istemiyorsan tabağı ters çevirmeden, sanki tabaktan bir mesaj alıyor gibi yaparak olacak bebeyim deyiverin gitsin.
Unutulmaması gerekenler:
Olabildiğince Arapça ve Farsça kökenli kelimeler kullanmak
Kapı, Hane, Vakit gibi kelimeleri cümle içine serpiştirmek
İç huzur, enerji gibi secretvari laflar etmek.
İşte sevgi kelebeklerim artık hepiniz iyi birer falcı gibi davranabilirsiniz.
Sertifikalar, kapı çıkışında tüm katılımcılara dağıtılacaktır.
Şimdi yeni fallara yelken açma vaktidir.
Fal ve falcıları koruma derneği başkanı b.n.
Öberim.