İKİNDİ ÇAYI
Bekarken ikindi çayımız hiç eksik olmazdı. Annem muhakkak çayın yanına bir şeyler yapardı. Ne günlerdi. O kadar yememize rağmen iyi, kiloda almıyorduk. İnsan yalnızken kendi başına ikindi çayını içmiyor tabi. Herşey kalabalıkta güzel. Bilemiyorum belki de çocuk olmanın verdiği tatda vardı. Tek derdimiz ödev. Bizim için başka büyük bir dert yoktu ki. İnsan büyüyünce dertlerde eklenrek çoğalıyor. Çocukluk çok başka. Şimdi de Zeyenp büyüdükçe bende çay ile yanına birşeyler yapıp beraber yemeyi seviyorum. O da çayı çok seviyor. Gerçi yaptığım şeylerden kuş ısırığı gibi yese de arkadaş oluyor bana. Onun canı bir şey isteyince yapmak benim için çok mutluluk verici. Canım çay arkadaşım, kuzum. İkindi çaylarımız yeniden mi başlıyor ne. İnsan büyünce güzel anılar bitti sanıyor. Ama çocuğu büyünce yeni, unutulmaz, neşeli anılar yeniden birikiyor. Çocukla çocuk oluyorsun yani. Onun hayatı senin hayatın oluyor. Çocuklarımız, yavrularımız, en büyük yaşama sevinçlerimiz iyiki
tarifi yok mu?
YanıtlaSil