candy crash etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
candy crash etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

26 Mart 2013 Salı

İmdat!!! 7 gün 24 saat saat bana yetmiyor!

Ezelden beri çok heyecanlı bir insanım. Anne olmadan önce yoğun bir iş hayatım vardı. Sektörümün event planlama ve reklam olması sebebi ile zaman benim işimde en önemli unsur olmuştur her zaman. Yayına yetişmesi gereken, medya planında aksaklık yaratılmaması gereken radyo, tv spotları, reklam filmleri, aktivitenin günü saati belli yetiştirilmesi gereken tasarımlar, çizgi altı ve çizgi üstü materyaller, konserlerden önce yeterli duyuru zamanını sağlamak için hazırlanacak duyuru materyalleri vs gibi zamanla yarışan bir iş hayatının kendimce başarılı bir üyesi olarak zaman planlamasını her zaman çok iyi yapmışımdır. Ama gel gör ki anne oldum, işten ayrıldım, kendimle ilgili daha fazla yapacak şeyler ürettim ve sonuç sahip olduğum 7 gün 24 saati bir türlü yettirememeye başladım. Günün ve hatta haftanın SABİT  planı çok basit! Saat en geç 9 buçukta günüm başlıyor. Öncelikli Beren'in altını değiştirmekle başlayan günüm, Beren'in kahvaltısını hazırlamak ve yedirmekle devam ediyor. Bu her gün aynı! Haftanın iki günü ( Salı ve perşembe) sabah 10'da Beren'in okulu var. Kindyroo'ya gidiyoruz. Bir saat süren yoğun aktiviteden sonra genellikle eve dönüyoruz. Beren yine bir şeyler yiyor, sonrasında öğlen uykusuna dalıyor. Okula gitmediğimiz günlerde uyku saatine kadar ya Beren'in arkadaşları ve tabi ebevenleri olan kendi arkadaşlarımla bir araya geliyoruz. Saat 13:00 itibariyle bebeler uykuya dalıyor.
Kendi adıma, Beren adına, evim için yapmam gerekenleri yapabileceğim 2-3 saatlik serbest zaman başlıyor. İşte size uzuuuuuun bir liste;

  • Malum ikinci üniversiteye başladım. Sosyoloji okuyorum, sınavlar kapıda, ders notları hafta hafta yüklenmeye devam ediyor. Okuyacak bir sürü doküman var ve ders çalışırken sakin kafa çok önemli!
  • Uyandığında Beren'in öğle yemeği yemesi gerekiyor. Her gün makarna, patates gibi çabuk hazırlanan ama besleyiciliği az yemekler yiyemeyeceğine göre önce ne yapılacağı düşünülüyor ve sonra uygulamaya geçiliyor. 
  • Artık ben de heyecanı canlı bir bloggerım. Yazmak istediğim bir sürü şey var, konuları kafamda toparlamak, bir sıraya dizmek, gerekliyse fotoğrafları ve videoları toparlamak, bilgisayar başına geçip, birbirinden kopuk cümleler kurmadan yazımı yazmam gerekiyor.
  • Okumaya başladığım kitaplar var. Hele bir seri var ki ( bloguma yazacağım yazılar arasında öncelikli sırada) bir türlü elimden kitabı bırakamıyorum. Seri 4 kitaptan oluşuyor, çok heyecanlı 4. kitaba geldim, hemen devamını öğrenmek istiyorum. 
  • Film izlemeyi çok severim. Hele şimdi ipad'ime digitürk'ün bir uygulamasını indirdim. Bir sürü film listede izlenmeyi bekliyor. 
  • Akşam yemeğinde ne yapılacağını düşünmek ve yapmak da ayrı bir konu zaten. 
  • Örgülerim var sırada bekleyen. Canım arkadaşımın oğlu Efe'ye ve benim miniğe başladığım hırka ve kazak var yarım bekleyen, bahar için harika merserize ipler aldım örmek örmek örmek istiyorum. 
  • Tüm bunları yapmaya çalışırken tabi akşamları erken yatmak mümkün olmuyor, haliyle sabah da tam uykumu alamamış oluyorum çoğu zaman. Gün yoğun başlıyor, Beren'in uykusu ile birlikte ben de biraz kestirmek istiyorum. 
  • Her gün evde geçmez ki biraz da AVM, park, bahçe gezmek lazım. Dışarı çıkmak, kafa dağıtmak lazım.
  • Yeni bir iş oluşumuna giriştim bir de. Detayları yine ileride paylaşacağım. ( Al sana yazacak bir konu daha :) ) Bunun için eğitimler almam lazım, işi geliştirmek için bir sürü fikrim var bunlarla ilgili çalışmalar yapmam lazım. Sadece hafta sonlarında eğitim alıp, evde öğrendiğim sistemin tüm incelikleri üzerine çalışmam lazım. 
  • Postcrossing sevdasına tutuldum bir de. Kartpostallar alıp, onları doldurup, PTT'ye gidip düzenli olarak gönderim yapmam lazım. 
  • Bütün bunlar yetmiyormuş gibi bir de günümüzün sanal çılgınlığı "Candy Crash" oynamaya başladım dün itibariyle, oradaki levellerı atlamam lazım!
Söyleyin bana A dostlar! Bu günler, haftalar uzamaz mı!?