KİTAPTAN:"adil olmayan her şey doğal sayılmıştır uygarlığımızda,,, kimse ses çıkaramaz olmuştur artık,,, binlerce yılın getirdiği düzen,,, uygarlaştırma budur,,, herkesin olanla yetinmesi,,, başkaldırı eskidi,,, başka yollar bulmalı,,,"
"yurt budur işte,,, kimsenin istemediği özgürlüğü gene de getirmeye kalktığınız toplumla çatışmaya girdiğiniz halk; yani avam,,, hep olagelmiştir,,, özgürleşme nedir bilmediği, özgürlük iradesinin isteminin kendileri tarafından önerilmediği durumda bile onları içine düşürüldükleri aymazlıktan çıkarmak için her seferinde sıfırdan başlayan inatçı aydınların var olduğuna tanıklık ettiğimiz,,,""öteki kırık dizine de ben oturdum çıplak heykel'in,,, edep yerini oyup çıkarmışlardı,,, bu millet neden orasına takmıştı aklını,,, kırmamışlardı adamın pipisini,,, oyup çıkarmışlardı kökünden tanrının yarattığı durumda masum uyuyan şeyi,,,"
"(...) Orta Çağ hukuk ve siyaset anlayışına dayanan, ikiz olarak doğmuş kral efsanesine göre, hükümdarların iki bedeni olduğu kabul edilir. Bunlardan biri günün birinde çürüyecek olan doğal bedendir. Öteki aevum'dur. Bu kutsal gizemli ve ölümsüz beden, krallık payesinin bütün insan zaaflarını ve krallık üzerindeki talihsizliğini aştığı dünyevi bir sonsuzluktur.(...) Eikon Basikile'in bazı kopyalarında talihsiz I. Charles'a dayandırılan 'Acı Çeken Majeste' adlı uzun bir şiir bulunmaktadır. Bu şiirde tahttan indirilen ve yargılanması sonunda tam da iki bedeb teorisine dayanak yapılarak 'kral adına' mahkum edilen hükümdar, aynı ideoloji çerçevesinde akıbeti hakkında acı ve dokunaklı bir yorum yapar:
Kendi yetkimle ben majestelerini yaralarlar,
Kral adına kralı tacından ederler.
Kül elması böyle yok eder.
Foucault. J. G. Merquior "