günün tümcesi;

Adım, dudaklarında son dakikalarını yaşayan bir sigara gibi. Birazdan yeni sevgilin gelecek. Onun dudakları adım kokmasın diye, bitirmeden atacaksın beni..

Açık bilet..

Kasım 06, 2013 by bitter



Her gelenin çantasında açık bir gidiş bileti bulunurdu ve ben bu gerçeği asla göz ardı etmezdim,
Herkes gelmekte olduğu kadar, gitmekte de özgürdü yani..

   Yüreğimi ferah tuttum ben yine de hep, daralmasın diye yürekte ağarlanan insanların içleri,

Yüreğimi ferah tuttum ve çok sevmekten alıkoymadı beni kimsenin çantasındaki o açık gidiş biletleri..
Öyle ki ferah tuttuğum, genişlettiğim yürekte kalan boşluklar bazen üşüttü, bazense ürküttü beni,
Yüreğimin boşluklarına en sevdiklerim terketti beni,
Ne yar baki kaldı yanımıza, ne de bir dost eli,
Yalnızlığım kutsal bir arkadaş gibi, her defasında sardı, sakladı, ben etti beni..

<<özkut>>



Posted in | 0 Comments »

Never free, never me..

Kasım 16, 2012 by bitter

Haketmeyen insanların hep senden daha mutlu olduğu bu adaletli dünyada çırpınıp duruyoruz hergün. İşler güçler, ilişkiler, arkadaşlıklar ve en yakınlara dair ne varsa eşittir hayat diyoruz. 
Tüm bunların İçinden seçip ayırmak istesem de en az birini, en az birine tutunabilsem daha güçlü hissedeceğim sanıyordum kendimi. Her yandan o tutabileceğim dalın bana uzanmasını bekliyorudum. 
O an, o hayal ettiğim an bir türlü gelmedi. İçimde giderek yükselen fısıltılar beni her gün biraz daha bitirdi. Sonu potansiyel ayrılık olarak başladım her ilişkime. Ve evrene gönderdiğim bu mesaj bana aynen geri dönmüştü her seferinde. Beraberinde kırmızı fiyonkla süslenmiş bir paketle erimiş hayaller yığınıyla birlikte. 
Yazılanı yaşamak mıydı doğru olan? Yazılana karşı koymak mı? Kalbim, ruhumu kader ve özgürlük yarışında tuzağa düşürmüştü hayata karşı. Düşürmeye de devam ediyordu. Çalıyordu geleceğimi benden söküp alıyordu. Sanılanın aksine artık tarafsız olmak istemiyorum. Hala herşeye rağmen, çalınmış geleceğimin azad edilmesini bekliyorum..




Ne özgür olabildim ne kendim...

Posted in | 0 Comments »

Yalnız piyon

Eylül 11, 2012 by bitter
Hemen hemen hayatımın çoğu anı "bu da biticek, bu da geçicek" diyerek devam ediyor. Hep mutlu olabileceğim zamanların hayallerini kurmakla oyalıyorum ruhumu, beynimi.. Kalbimse okadar yaralı ki kazık saplıcak yer ara ki bulasın. Hiç bi teselli durdurmuyor içime akan yaşları. Hayatta en çok birine boşa umut vermekten korktum. ama hep umut verilen ben oldum..!

Tüm bunları düşünmekten yorulunca, yanlız kalmayayım diyorsun. girdiğin arkadaş ortamlarında "tek" sensin. Sallamıyormuş gibi yapsan da bu durum zamanla canını sıkıyor. engel olamıyorsun. onlara baktıkça sen de istiyorsun hayatında sana değer veren biri olsun artık temelli olsun. Olduğunu sandığın anlar oluyor. Hepi topu bir haftacık kurduğun hayallerle mutlu oluyorsun. Bir hafta sonunda bi bakıyorsun bi hayalin elini tutmuşsun. O kararını vermiş gitmiş.. sana, gel demiş gelmişsin, sev demiş sevmişsin, öl demiş ölmüşsün...

 Herşey doğru bir insan olabilmek için. Herşey, herkesi kendin gibi sandığın için.. Her bok iyi niyetinden..........
Biriyle dertleşmeye kalkıyorum canım sıkkın diyorum. ooo karşı taraf başka bir frekansta. sen onun için sadece bir görüntüden ibaretsin. Bedenine konuşuyo ruhuna değil. Farklı zannetiğin her insan yeni bir hayal kırıklığından ötesi değil.. 

Bazen,  bi oyunun ortasında kalmış yalnız bir piyonmuşum gibi hissediyorum.. üç beş insan biraraya gelmiş. Zar atıyorlar. attıkları zar sayısı kadar ilerliyorum..En zor şartları getiriyorlar önüme birbirleriyle rekabet ederken, ne fırtınası eksik oluyor, ne yangını, ne depremi.. "hadi şimdi de ayakta kal bakalım" der gibi. her hamlenin arkasından o koca kötü kahkahayı atıyorlar..  İlerlerken piyonlarını da koyuyorlar yanıma ara sıra. Tam birine alışıyorum hop alıyorlar yanımdan.. Sonra yine zar, başka bir piyon.. Hepsi gelip geçiyor bu oyunun içinden, çıkamayan tek piyon ben.! 

Fırsatçı insanlardan, hayallerimle oynayanlardan, kopmleksleri tavan yapmış insan görünümlü pardon arkadaş görünümlü orospu çocuklarından, YORULDUM! Olsam da olmasam da bu hayatta bi fark yok gibi. Yaşamak buysa yaşamaktan yoruldum!
Posted in | 0 Comments »

Azim, Duvar, Umut

Ağustos 01, 2012 by bitter
Yeni bir çevre yeni arkadaşlıklar iyi gelir derler ya. Eğer ki  kendinle çelişmiyorsan, barışıksan, özgüvenin yerindeyse, pozitifse yani ruh halin iyiyse iyi gelir. Yoksa ters teper. Sen iyiysen herşey iyi..!

Bir hafta oldu kursa başlayalı  şimdiye kadar memnunum. Arkadaşlarla yeni yeni tanımaya başlıyoruz birbirimizi ve aralarda herkes birbirine sorular soruyor tanışmak adına. Seviyorum bu durumu aslında. Karşındakilere bakıp kendini tanıma fırsatı veriyor. Sınıfa yeni gelen iki genç kızın şen kahkahaları bana aslında nekadar mutsuz ve yalnız olduğumu hissettiriyor. Bazen de en ufağımızın dersi umursamazlığı boşvermişliği benim hedefe varmak için yokuşa nekadar sıkı sıkı tutunduğumu, vazgeçmeyeceğimi.. Azim işte..!

Ben de epey bir hırs yaptım bu konuyla alakalı. İş yerinde bile kelime ezberi için kelime kutum var daha doğrusu topum. Kağıdı Yazıp katlayıp içine attığım bir top. Lisede Almanca öğrenirken kullandığım bir metoddu. tavsiye ederim. Onun dışında kartonları keserek yapıştırdığım bir kelime duvarı oluşturdum odamda. Hatta yorulmadım, bazı eşyaların üzerlerine de yazdım. Tv nin kumandasına bile. Hafta sonları da evde o şekilde çalışıyorum. Annem çok korkuyor bütün eve asıcam o kartonlardan diye. Aslında asıcam ama kıyamıyorum ve bu durumu sadece odamla ve bir parça mutfakla sınırladım. Öyle ki arkadaşımın evinde kaldığım günlerde salonun duvarını gözüme bir kestirişim var sormayın. Bomboş koca bir duvar, neler yazardım buraya diye içimden geçirdiğim bir duvar. Bomboş doldurulmayı bekleyen bir duvar. Duvar işte ..! 

Tabi Bu arada; kursum tam gaz devam ederken, ben tam bir göçebe hayatı yaşıyorum. Kurs akşamları kalacak yer arıyorum kendime. Cünkü sürekli bir yer tutturamadım tutturamam da aslında. Şuan hep geçiciyim. Kazandığım parayla ayrı eve çıkmam söz konusu bile değilken yaşadıklarımı hazmetmek zor olmuyor. Kendi evimde bile geceleri bazen odamda korktuğum zamanlar olduğu halde, alışkın olmadığım bir evde yalnız kalmaya hiç korkmadım. iyi bile geldi yalnızlığım. tek kötü yani kendime ait olmayan bir evde geçici de olsa düzen kuramayışım.. ve en büyük hayalim kendime ait penceresinin önüne oturup kitap okuyabileceğim bir eve çıktığım günü görmek. Umut işte..!



Posted in | 8 Comments »

Ben mi?

Temmuz 10, 2012 by bitter
Yazıyorum siliyorum sora yine yazıyorum siliyorum. şu bloga yazmak için girdiğim zaman yazamadığımı farkediyorum. Uzunca da bir süre olmuş yok olmuşum ölmüşüm ben. okadar çok yazacak şey birikiyor ki "bunu mutlaka yazmalıyım" diyorum. o "yazmalıyım" ları bikenara not etseydim, epeyce  roman tadında hikayeler çıkarabilirdim sizlere. Lakin işte buraya sırf bakmak ve bişeyler karalamak için girdiğimde tutuluyorum..!

Değişmeyen şeyler se hayatımda,
Yine babamı ziyarete gidiyorum. Ona gidemediğim her gün yaramazlık yapmış çaresiz küçük kız oluveriyorum.. Zaten hala alışamadım. Sanik onu oraya bırakmışız terketmişiz gibi hissediyorum çoğu zaman normal mi ? Arabada yine onun sevdiği şarkıları dinliyorum. Arka koltukta yine bana eşlik ediyormuş gibi hayal ediyorum. Bir de onu çok özlüyorum..

Ve yine bir düzen kurmaya çalışıyorum hayatımda. Bir yön vermeye çabalıyorum. Hala şansım dönmedi mesela. Hala harıl harıl iş arıyorum. Farklı olaraksa;
Pes etmedim ama artık daralttım çemberi. Kafamı bulandıran bazı şeyleri oturttum şimdi. İşimi bırakayım? dil mi öğreneyim? yurt dışımı olsun? kursa mı gideyim? derken , işimi bırakmayıp, kursa devam etmeye karar verdim. Dün anlaştım Amerikan Kültür Derneği ile.. Tabi bu arada taşındım da . Yeni bi ev, yeni bi ortam iyi geleceğini umuyorum.  Yanlız yaşamayı da öğreneceğim böylelikle. Biraz daha özgüvenim okşanacak. İşim aynı olsa da yeni fırsatlara açıyorum kendimi ısrarla ve inatla. Olacak elbet bir gün ben de hakettiğim yerde bulacağım kendimi. Vazgeçmeyeceğim.

Aşk derseniz; onu çoktan buruşturup attım dibi olmayan koca bir deliğe. Çünkü önceliklerim değişti artık. Sanırım hızlı büyüyorum. Hem de çok hızlı. İçimdeki kariyer hırsı aşkı meşki çoktan öldürdü zaten. İnsanlar çıkıyor karşıma. Tanımak istiyorlar beni. Direk yaşımı soranlara "Arkadaşım çocuğunun sünnet davetiyesini yollamış" diyorum :) 
Aşk aramıyorum. Ama birisi beni sevsin istiyorum hala.. Çok şey beklemeden. Arada bir yoklasın beni . Alsın sinemaya götürsün. Ya da bir akşam elinde hazır yemeklerle kapıma dayansın. Lakin yemek de yemiyorum artık. İlaç kullanıyorum, kilo yapıyormuş:/ Ne diyordum evet gelsin yemek yiyelim. Sonra ben ona günümün nasıl geçtiğini anlatayım. Bir yandan uzunca bir sürelik açlığımı bastırırken bir yandan dedikodu yapayım. Anlatayım, o sadece dinlesin. Yorulayım konuşmaktan uyuyakalayım onun kollarında.. İster dost olsun, ister sevgili yada adı olmasa bile olur..!  
 
Posted in | 8 Comments »

8 numaralı koltuk

Mayıs 08, 2012 by bitter

Otobüsün yanına vardıklarında kardeşine sarıldı ve yanağına bi öpücük kondurdu kız. Moralinin bozuk olduğunu belli etmemeye çalışarak. Sonra koltuk numarasını bildiği halde ağır ağır hareket ederek çıkardı tekrar biletini çantasından birdaha baktı. Oturdu sekiz numaraya. İstanbula gelirken nekadar heyecanlı ve mutluydu güzel bir haftasonu için. Bu şekilde ayrılacağını düşünemedi kız. Sevdiği adamın bilmemkaç kilometre öteden zehir edeceğini bilemedi bu kıymetli zamanını. Durduk yere hiç telefonlara çıkmaması, mesajlarına dönmemesi yetti de arttı bile. Görmemezlikten duymamazlıktan geliniyordu ennihayetinde. Başını cama yaslamış bunun sebebini düşündü. Midesi bulandı, görünmez bir el tarafından böcek gibi ezildiğini hissetti. o kadar değersiz, o kadar miğde bulandırıcı..

Aracın motor sesiyle gözlerini açtı, karşısında bir çift dikiliyordu.. Çocuk kızın gözünün içine bakıyor, söylemek istediklerini görünmez bir dille anlatıyordu diğer otobüsün camına yansıyan bu karede. Sonra sarıldılar birbirlerine sımsıkı sarıldılar. Şoförün kornasıyla ancak ayrıldılar ve çocuğun eşliğinde kız gelip yedi numaraya oturdu.. Kız haliyle yaşayamadığı  bu karenin sancısıyla başını tekrar başka yöne çevirdi. ama düşüncelerine hakim olmakta zorlanıyordu. Susturamıyordu iç sesini ve bu karşılaştırmayla yaşadığı içsel çatışmaya son veremiyordu. Çünkü kız kendisine istediği hayatı yaşatacağını düşündüğü sevgilisini sevgi ile severken, daha sebebini bile bilmediği birşeyin bu sevgisine yenik düşmesine şahit oluyordu.
Belki sebebini bilmesem daha hayırlıdır diye geçirdi içinden.. ama içinde bulunduğu durumu da bir türlü hazmedemiyordu kız.. o onda  derin bir nefes çekmek istedi hiç içmeyi beceremediği o sigaradan..
Düşünceleri derinleştikçe bazı gerçekleri farketmeye de başladı. Onunlayken önüne çekilen ve görünmeyen koca bir set olduğunu anladı. birer birer aklına gelen önemli ayrıntıların her biri tek tek bir uzvunu kopardı attı bedeninden. Düşüncelerle kırışmış alnının ve dehşete düşen gözlerinin yansımasını gördü camda. Nefes alış verişleri hızlanmış olacaktı ki yedi numara bir an için elindeki dergiden başını ona doğru cevirme gereği hissetti. " iyi misiniz?" - " teşeekkür ederim, evet iyiyim".
O an ana rahmindeki bebek gibi kıvrılıp top olup yavaşça yok olmak istedi o koltukta. Doğum ve ölüm gibi aşkta da yalnız olduğunu değiştiremeyeceğini düşünüyordu ve bu düşünce git gide ve taddığı her yeni yenilgide gerçeğe bir adım daha yaklaşıyordu..

Düşünün, sevdiğiniz kişinin sizi sadece kendi çıkarı için sevdiğini, anlattığı hayatının harfi harfine bir düzmeceden, senaryodan ibaret olduğunu anladığınız an dünya başınızın üstüne çökmez miydi?

Gözünün önünde çırılçıplak duran gerçekleri nasıl görmediğini hazmedemediği gibi, insanların nasıl bu kadar kolay ve acımasızca yalan söylediğini de hazmedemiyordu. Peki karşı taraf bu yalanları yediğinde acaba eğleniyorlar mıydı? gülüyorlar mıydı? Halbuki dünyada yaşamımızı sürdürebilmemizin tek nedeniydi sevgi ,değil miydi? Herşeye rağmen sevgi.. Herkesin ihtiyacı olan sevgi.. O kadar zor bulunan birşeyin bu kadar kolay harcanması nasıl bir şeydi ?

Bir an önce bu yolculuğun bitmesni istiyordu kız. Okuduğu kitap bile onun ilgisini toplayamıyordu. Yan koltuktaki ağlayan kız çocuğu ve onu susturmaya çalışan koca sesli annesi bile.. içinde bulunduğu hüzün dalgası ve o zihnine düşüyordu durmadan. ve onun zihnindeki gözlerinden kaçamıyordu. Düşürüldüğü bu durumun gerçekliğinden kaçamıyordu.


Dua etti, güçlü olmayı diledi.. Kısa zamanda bu durumu da atlatmayı diledi. atlatacaktı da adı gibi emindi ama o anda başka bir gerçekle titredi sekiz numaralı koltuğunda.. Güven ! O duyguyu iyice yitirmişti kız bu zaman içinde. ve bu da ona kalabalıklar arasında çekilen yalnızlığı getirecekti.. Doğumda ve ölümde olduğu gibi..



Posted in | 6 Comments »

3leme

Nisan 25, 2012 by bitter
Çok kıymetli okuyucu,
Size bu satırları tuza bandırıp bandırıp yerken kütür kütür ses çıkaran eriklerim eşliğinde yazmaktayım.. Müdürüm gitmiş uzatmışım ayaklarımı kalan işlerin hepsini ertelemişim huşuu içindeyim. küfürlerinizi yazının sonuna saklayın olur mu? hani belki kıyamazsınız falan. ya da edin anasını satiyim ya hakkıdır küfür etmek okuyucumun neticede.. Ohh edin edin bi rahatlayın gevşeyin çok işe yarıyo bak işe yaramasa böle huşuuu içinde yazabilir miydim ey sevgili okuyucu. Yanlız ben yazının amacından fena halde sapıyorum. Tuzlu eriklerin etkisi heralde nirvanaya ulaşmaya ramak kala kendime geldim şimdi.


Çok kıymetli kitap arkadaşımın ve cici kızı Nisa nın kitaplarıyla birlikte gönderdikleri güzel hediyeler için bir de burdan teşekkür etmek istedim.. Canım benim elleriyle yaptıkları bileklikler, rengine hayran olduğum rujla ve gözkalemi ve dee Nisa nın minik elleriyle benim için yaptığı resim.. Kendisini odamdaki istanbul tablosunun köşesine astım çok da yakıştı.. Tekrar çok çok tesekkür ederimm Kocaman öpüyorum seni ve Nisayı : )

Bu arada cuma yine İstanbul yolu gözüktü bana.. Bundan kelli çok da gözükecek gibi.. Adam gibi tavsiyeleri olan yazsın valla bildiğiniz cahilim işte. Yazın bana, nerde nereye gidilir, gitmeli.. hani şuraya gitmesen olmaz, ay sen daha orayı görmedinmi, bak buradan çok memnun kalacaksın.. gibi gibi. Yoksa kafana göre vakit öldürmek aptalca oluyo dönüş vaktinde anlıyosun.. Siz  de beni anladınız.. biliyorum.. Tessekür ederim..
Si yu canlar ^^
öperim 

muuaaah









Posted in | 3 Comments »