29 Temmuz 2011

devrik.

Ben çok yoruldum anneanne. Ben üzülmekten çok yoruldum.
Şimdi evine sığınıyorum. İlk nefesime şahitlik yapan şu duvarların arasında, yine onlara asılı fotoğraflardaki gülüşüne sığınıyorum, bu dünyadaki yeniliğime, acemiliğime gülümseyen haline.
Ben kırgınlıktan çok kırıldım anneanne.
Gitmekten ve kalmaktan. Seninle başlayan tüm gidişlere gönül koymaktan, çok...
Şimdi yaşsız ve kayıp bir dilimindeyim takvimin. Her şey boşa dönen bir tekerlek gibi. Engelleri aşamayacağını bile bile dönen bir tekerim.
Nefesim kuruyor. Oyuncaklarım kırılıyor. Kimse, orada oynayan çocuğa inanmıyor.
Çocuklara inanmayan bir evrende, avuçlarım boyalı kaldım.
Gidişlere nokta, kalışlara virgül, sessizliklere üç nokta olmaktan, içimi ünlemlere karşı dirençli kılmaktan yoruldum.
Çok çabuk yoruldum ben anneanne. Senin gidişinle boyalarım kanadı.
Şimdi bisiklete binsem ve gelsem maviler ve beyazlar boyunca, affeder misin senden sonra kalışımı...
Kirpiklerimi kurutur musun..?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder